Babam her zaman "Bir avukata asla iyilik borcun olmasın" derdi. | Open Subtitles | لقد كان أبي دائماً يحذّرني أن لا أكون مديناً أبداً لمحامي |
Babam her zaman bir gün hayvanların dünyayı yeniden ele geçireceğini söylerdi. | Open Subtitles | كان أبي يقول إنه في يوم ما ستستعيد الحيوانات السيطرة على الأرض |
Babam her zaman derdi ki, hiçbir problemin tek bir cevabı yoktur. | Open Subtitles | كان والدي يقول دوماً لا حل واحد لأي مشكلة |
Ama Babam her zaman derdi ki, bu iş kafana taktığın şapka gibidir. | Open Subtitles | ولكن أبي كان يقول دائماً أن العمل مثل القبعة التي تضعها على رأسك |
Babam her Cumartesi buraya gelirdi. Burayı severdi. | Open Subtitles | ابي كان يحب ان يأتي هنا كل سب كان يحب هذا المحل |
Babam her şeyi düzenli şekilde bırakmış. Vergiler ve diğer başka ne varsa. | Open Subtitles | ترك والدي كل شيء منظماً، الضرائب وكل شيء. |
Babam her zaman iyi bir masajcı olduğumu söylemiştir. | Open Subtitles | كان أبي يقول دائما أنني كنت مدلك ظهر جيد |
Babam her zaman "Jürili duruşma sırf yasalarla alakalı değildir." derdi. | Open Subtitles | كان أبي يقول دائماً أن المحاكمة التي بها محلفين لا تعتمد على القانون فقط |
Noel'de ekstra para olsun diye Babam her işi yapardı. | Open Subtitles | من أجل توفير بعض المال لأعياد الميلاد كان أبي ليقوم بأي عمل متوفر |
Babam her türlü kıyafetin iyi göründüğünü sanıyordu. | Open Subtitles | كان أبي يعتبر أية ملابس بأنها ملابس رائعة |
Babam her Pazar kilise sonrası Bonanza'yı izletirdi. | Open Subtitles | كان أبي يجعلني أشاهد برنامج بونانزا كل يوم أحد بعد الصلاة في الكنيسة |
Babam, her zaman biraz çılgındı. | Open Subtitles | على محمل الجد، كان والدي دائماً جرعة من الجنون |
Babam her zaman kontrollü bir insandı. | Open Subtitles | لطالما كان والدي محكماً السيطرة |
Babam her zamanki gibi filme çekiyordu, ben de ona eşlik ediyordum. | Open Subtitles | كان والدي يصوّر كعادته وكنت أنا بصحبته، |
Babam her zaman "Bazen anlarsın, ...bazen de anlamazsın" derdi. | Open Subtitles | أبي كان يقول أحياناً تخدع أحدهم و أحياناً يخدعك أحدهم |
Bildiğim kadarıyla Babam her zaman makul miktarda bir parayı evdeki kasasında tutardı. | Open Subtitles | أنا أعرف أن أبي كان دائماً يترك كمية من الأموال .في خزينة بمنزله |
Neden? Babam her kış gündönümünde annemi nasıl hamile bıraktığını anlatırdı. | Open Subtitles | أبي كان يحكي قصة مضاجعة تلقيح أمي ببذرتي كل منقلب شتويّ. |
Babam her zaman başaramayacaksın jane, başaramayacaksın diyordu. | Open Subtitles | ابي كان دائما يقول لي انك ستفشلين , ستفشلين |
Babam her şeyini senin dövüş kariyerine yatırdı. Seni severdik... | Open Subtitles | لقد استثمر والدي كل شيء لديه في مستقبلك في القتال، لقد أحببنا... |
Babam her zaman tam zamanında gelmiştir. Bu yüzden yaklaşık olarak üç, iki, bir saniye sonra burada olmalı. | Open Subtitles | حسناً، والدي على الموعد دائماً، سيصل خلال ثلاثة، اثنان، واحد. |
Babam her zaman şöyle derdi; "Beni kandırırsan, bu senin ayıbındır. | Open Subtitles | ابي دائما يقول تخدعني مرة، عيب عليك |
Acıktığımızda, Babam her zaman bize gece atıştırmalığı yapardı. | Open Subtitles | إذا شعرنا بالجوع,يتأكد أبي دائما من تناولنا وجبة خفيفة متأخرة |
Bu akşamları Babam her zaman dedi ki ... | Open Subtitles | فى ليال كهذه اعتاد أبى أن يقول: |