"babanızı" - Translation from Turkish to Arabic

    • والدكم
        
    • والدكما
        
    • أبيك
        
    • بوالدك
        
    • أباك
        
    • أباكم
        
    • أبوكم
        
    • أباكما
        
    • أبوكَ
        
    • أبيكم
        
    • أبيكما
        
    • أبّاكَ
        
    • أبّيكَ
        
    • اباكم
        
    • فيها والدك
        
    Yemin ederim babanızı bulduğumda bizzat ağzına sıçacağım! Open Subtitles لأني أعدكم عندما أجد والدكم سأزج به فى السجن شخصياً
    Tamam çocuklar. İzin verelim de doktorlar babanızı iyileştirsinler. Open Subtitles حسنا يا أولاد لندع الأطباء يعالجون والدكم
    Bill'in başına gelenlerden yüzünden babanızı uzun zaman önce affettim zaten. Open Subtitles أريدك أن تعرف . . أنني سامحت والدكما منذ فترة طويلة
    Postalarına bakacaklardır. babanızı iyi bir bahaneyle hapse atmak istiyorlar. Open Subtitles إنهم يراقبون بريده, يريدون ان يضعوا أبيك في السجن للأبد
    babanızı arayıp piyangoyu çoktan kazandığını söylesem iyi olur. Open Subtitles .يجب علي ان اتصل بوالدك واخبره .انها فازت بالمسابقه الان
    - babanızı seviyordunuz, değil mi? Open Subtitles لقد أحببت أباك ، أليس كذلك ؟ أوه ، نعم ، أحببته كثيراً جداً
    Siz çocukların babanızı hiç ağlarken görmediğinizi biliyorum. Open Subtitles أنا أعلم يا أطفال أنكم لم يسبق وشاهدتم أباكم يبكى من قبل..
    Mesaj ulaşana kadar burada beklerseniz, benimle gelip babanızı tekrar görebilirsiniz. Open Subtitles إن إنتظرتم حتى تصل سوف تأتون معي لرؤية أبوكم.
    babanızı görmek isteyeceğinizi düşündüm herhangi bir karar vermeden önce. Open Subtitles خلت بأنكم ترغبون برؤية والدكم قبل... أن تتخذوا أي قرارات
    Ve iyi haber de, çok büyük ihtimalle babanızı göreceğim. Open Subtitles , و الأخبار الجيدة هى . من المحتمل كثيراً أن أرى والدكم
    Siz çocukları seviyorum ama babanızı aptallaştırıyorsunuz. Open Subtitles أنا أحبكم يا أطفال بل لا تجعلوا والدكم كالمجنون
    Hem, babanızı hepinizin birlikte ziyaret etmesi önemli. Open Subtitles كما أنني أعتقد انه من المهم ان تزوروا موطن والدكم معا
    babanızı topluma tekrar tanıtmak için birlikte çalışmamız gerekiyor. Open Subtitles أعتقد بأننا جميعا يجب أن نعمل سوية لأعادة تقديم والدكم إلى المجتمع المتحضر
    Ama eğer ikiniz de ölmüş babanızı görüyorsanız sebebini bulabilirim. Open Subtitles لكن طالما تريان والدكما الميّت، فقد أحاول جلب إجابات لكما.
    Siz ikiniz babanızı görmek istemiyor musunuz? Open Subtitles ألا يريد اثنان من اللاعبين أن تريا والدكما ؟
    Ama Gordon'la çıktım. O aslında babanızı geri getirme çabasıydı, değil mi? Open Subtitles لقد كان ذلك أشبه محاولة إعادة أبيك مرة أخرى ، أليس كذلك ؟
    Eğer dinliyorsanız babanızı hemen arayın. Open Subtitles إذا كنتِ تستمعين الآن، فأرجوكِ اتصلي بوالدك.
    Andrew, babanızı öldürdüğüme inanıyor olamazsın. Open Subtitles أندرو ، بالتأكيد أنت لا تفكر بأنني قتلت أباك
    - Evet, efendim. Çocuklar! babanızı rahat bırakın! Open Subtitles يا أطفال ، توقفوا عن إستغلال أباكم
    Peki o yabancı "annenizle babanızı tanıyorum" derse? Open Subtitles : و لكن ماذا لو قال الرجل الغريب "أنتم أنا أعرف أمكم و أبوكم"
    Tamam, tamam. Herkes yatağa. babanızı gönderiyorum. Open Subtitles حسناً، ليخلد الجميع إلى النوم وإلا أرسلت أباكما إليكما
    Düşünün, kardeşlerinizi düşünün, annenizi ve babanızı. Open Subtitles فكّرُي بشأن أَخِّيكَ، أبوكَ وأمّكَ.
    babanızı görmeye mi, Bayan Anna'yı mı görmeye geldiniz? Open Subtitles هل جئتم من أجل رؤية أبيكم أم السيدة (آنا)؟
    Bir fahişeyim! Yıllardır babanızı aldatıyordum! Open Subtitles أنا عاهرة، لقد خُنت أبيكما لسنوات عدّة.
    Ben bayan Woodhouse'um. babanızı tanıyordum. Open Subtitles أَنا السّيدةُ وودهاوس عَرفتُ أبّاكَ
    Her şeye rağmen babanızı özledim. Open Subtitles على الرغم مِنْ كُلّ شيءِ، أَتغيّبُ عن أبّيكَ.
    babanızı biliyorsunuz. Open Subtitles انتم تعرفون اباكم
    Bu babanızı ilk defa hayal kırıklığına uğratışınız değildi, değil mi? Open Subtitles لم تكن هذه المرة الأولى التي خيبت فيها والدك أليس كذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more