| İkimizden biri ölene ya da bacağınız yeniden çıkana kadar. | Open Subtitles | حسنا، حتى يموت أحدنا أو أن تنمو ساقك من جديد. |
| Eğer bacağınız kesilmişse ve kan kaybetmişseniz, vücudunuz tedbirli davranır, kalp atış hızınız artar, kan basıncını yüksek tutabilmek için yapabileceği her şeyi yapar. | TED | إذا قُطعت ساقك وفقدت دم، سوف يضيق جسمك الخناق، ويرفع معدل ضربات القلب، يقوم بكل ما في وسعه للحفاظ على ضغط الدم مرتفع. |
| Eğer bacağınız kırılmamışsa Creekside ta doktora gitmezsiniz. | Open Subtitles | فىالحى الذى أقطن به , أنتِ لا تذهبينَ لطبيب إلا إن كُسِرت ساقك |
| bacağınız enfeksiyon kaptığında bacağı kesmek zorunda kalacaksınız. | Open Subtitles | ستصاب بعدوى في ساقك ويتمّ بتر ساقك. |
| Bakıyorum bacağınız daha iyi. | Open Subtitles | أرى ساقك أفضل بكثير. |
| bacağınız biraz düzeldi mi? | Open Subtitles | هل تحسّنت ساقك ؟ |
| - bacağınız daha iyi diyorum. | Open Subtitles | أقول، ساقك أفضل. |
| bacağınız iki yerden mi kırılmıştı? | Open Subtitles | إنّك كسَرتَ ساقك في مكانين؟ |
| - Tamam! Bayan Chan, bacağınız nasıl? | Open Subtitles | السيدة تشان هل ساقك بخير؟ |
| Chen, bacağınız... | Open Subtitles | الرئيس تشين، ساقك تنزف |
| En azından bacağınız iyileşene kadar. | Open Subtitles | لكن على الأقل ساقك سلمت |
| - bacağınız daha iyi mi, dedim. | Open Subtitles | أقول إن ساقك أفضل _. أجل .. |
| - bacağınız daha mı iyi Sör Charles? | Open Subtitles | - ساقك أفضل، السير تشارلز. |
| bacağınız nasıl? | Open Subtitles | كيف حال ساقك ؟ |
| bacağınız mı acıyor? | Open Subtitles | هل ساقك يؤلمك؟ |
| Tanrım, bacağınız! | Open Subtitles | رباه, ساقك! |