"baharında" - Translation from Turkish to Arabic

    • ربيع
        
    • أوج
        
    • مقتبل
        
    • مُقتبل
        
    Çocuklar, 2008 baharında, Barney amcanızın başına garip bir şeyler geliyordu. Open Subtitles يا أولاد ، في ربيع 2008 شيء غريب حدث لعمكم بارني
    O video 2011 baharında yapılmıştı ve bugün itibariyle neredeyse 20 şehre gittim ve neredeyse 2000 kişiyi fotoğrafladım. TED صُنع ذلك الفيديو في ربيع 2011 و الي يومنا هذا لقد سافرت الي حوالي عشرين مدينة و صورت حوالي الفين شخص.
    2016 baharında internete dönüş yaptığımda bazı klasik işletme yetileriyle bu süreci yeniden düzenlemek istedim. TED لذا عندما عدت مجددًا لاستخدام الإنترنت في ربيع 2016، قررت إعادة هندسة العملية من خلال بعض أدوات العمل الكلاسيكية.
    1911 baharında, uzun kutup gecesini bekledikten sonra, iki ekip de güneye yolculuğuna başladı. TED في ربيع عام 1911، بعد الانتظار من انتهاء الليلة القطبية الطويلة، بدأ كلا الطرفين الرحلة إلى الجنوب
    Hayatının baharında özgür bir kadınım. Open Subtitles أنا أمرأة مستقلة في أوج عطائي.
    Hayatının baharında sağlıklı bir adamdı. TED فقد كان شخص في مقتبل العمر ويتمتع بصحة جيدة.
    Hikaye 1983 yılının unutulmaz baharında başlıyor. Open Subtitles هذه القصة بدأت في فصل ربيع 1983 الذي لا ينسى
    1949 yılının baharında fabrika çatısını ziftleyen mahkûm tayfası sabahın 10'unda sıraya dizilerek buz gibi soğuk bira içiyor. Open Subtitles طاقم العمل الذى طلى سطح المصنع فى ربيع 1949 جالسين الساعة العاشرة صباحا
    1949 yılının baharında fabrika çatısını ziftleyen mahkûm tayfası sabahın 10'unda sıraya dizilerek buz gibi soğuk bira içiyor. Open Subtitles طاقم المساجين الذين كانوا يطلون سطح المصنع فى ربيع 49 كانوا يجلسون صفا واحدا فى العاشرة صباحا
    Alkatraz, 1934 baharında başlangıçta federal bir hapishane olarak açıldı. Open Subtitles ألكتراذ تم افتتاحة كأصلاحية فيدرالية فى ربيع 1934
    Alkdaraz ilk olarak fedaral bir hapishane olarak açıldı 1934 baharında. Open Subtitles ألكتراز تم افتتاحه كاصلاحيه فيدراليه فى ربيع 1934
    1941 yılının baharında bu fotoğraflar çekilmeden önce Adolf Hitler radikal bir karar vermişti. Open Subtitles في الوقت التى اُخذت فيه هذه الصور في ربيع عام 1941
    Takitani Şozaburo 1946 baharında Japonya'ya bir deri bir kemik halde döndü. Open Subtitles تاكيتاني شوزابورو عاد لليابان بجسد هزيل جداً .في ربيع 1946
    2007 baharında, 19.000 kişi gözaltında tutuldu. Open Subtitles بحلول ربيع عام 2007 بقى 19000 منهم رهن الأعتقال
    1987 baharında doktor olarak bir adamın hayatını kurtarabilecek bir ameliyat talebini reddettim ve bu şekilde ölümüne sebep oldum. Open Subtitles في ربيع عام 1987، كطبيب، أنكرتُ رجل عملية ضرورية الذي كَانَ سَيُوفّرُ حياتَه، وهكذا سبّبَ موتَه.
    1987 baharında doktor olarak bir adamın hayatını kurtarabilecek bir ameliyat talebini reddettim ve bu şekilde ölümüne sebep oldum. Open Subtitles في ربيع عام 1997 كطبيب رفضت عملية ضرورية لرجل
    Bilmiyorsun işte. Asla benim kusursuz tekniğimle aşık atamazsın. Bu yüzden seni 2002'de ve 1999 baharında madara ettim. Open Subtitles لا, لست, ليس لديك تقنياتي بالتزلج لهذا هزمتك في ربيع 99
    2004 baharında silah inceleme biriminden bize yeni transfer olmuştu. Open Subtitles نُقلت إلى هنا في ربيع 2004 تحقيق أسلحة نارية
    Bu teftişe göre binanın yapımına 1958 baharında başlamışlar. Open Subtitles ووفقاً لهذا التفتيش. المبنى بدأ إنشاءه في ربيع عام 1958.
    1961 yılının baharında, Başkan Kennedy'nin ziyaret ettiği zamanda Paris, her zamanki gibi güzeldi. Open Subtitles باريس في ربيع عام 1961 وفي وقت زيارة الرئيس كينيدي، كانت جميلة كما أي وقت مضى.
    Ermenistan'ın hanımı Şirin, hayatının baharında can verdi. Open Subtitles (شيرين)، سيدة أرمينيا ماتت في أوج زهرتها.
    Babama hayatının baharında çoklu skleroz teşhisi konuldu. TED تم تشخيص والدي بتصلبات متعددة في مقتبل عمره.
    - genç ve ömrünün baharında bir canlının ölmek zorunda olması ,... Open Subtitles شيء صغير جداً , في مُقتبل عمره،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more