"bakıcıyı" - Translation from Turkish to Arabic

    • المربية
        
    • جليسة
        
    • مربية
        
    • الجليسة
        
    • بجليسة
        
    • المربيه
        
    • حارس الحديقة
        
    Hararetli görüşmelerle... geçen bir günden sonra harika Bakıcıyı buldum. Open Subtitles بعد يوم من اللقاءات الواسعة المجال وجدت لنا المربية المثالية
    Yukarıda, iblis Bakıcıyı kitapta arıyor. Open Subtitles إنها في الأعلى تحاول أن تجد المربية المشعوذة في الكتاب
    Bakıcıyı, bu gece gelmemesi için iknâ ettim. Open Subtitles لقد أقنعت جليسة الأطفال بأن تأخذ اليوم اجازة
    Neden ben Bakıcıyı evine bırakırken, sen de yukarı çıkıp kışkırtıcı bir şeyler giymiyorsun? Open Subtitles لمَ لا تصعدي إلى الدور العلويّ و ترتدي شيئاً غير مريح، بينما أوصّل جليسة الأطفال إلى بيتها؟
    Özür dilerim, Bakıcıyı bekliyordum. Open Subtitles يا إلهي، أنا آسفة جداً كنتُ انتظر مربية ابني
    Veya çocuğu bakıcısı olmadan bırakıyorum ve korkunç şeyler oluyor çünkü Bakıcıyı kafamda işe almışım! Open Subtitles أو أترك طفلي مع جليسة أطفال وشيء فظيع يحدث لأن الجليسة التي استأجرتها كانت في رأسي أنا فقط
    Saat 10'dan fazla kalacaksak Bakıcıyı aramam gerekiyor. Open Subtitles أنا أحتاج بالإتصال بجليسة طفلي . إذا كنا سوف نتأخر إلى 10
    Bu gerçekten benim hatam, çünkü sana çok baskı uyguladım işin en güzel tarafı da, sen Bakıcıyı becerdin, ben ise Jamie'nin nefret ettiği kişi olup çıktım! Open Subtitles وهي غلطتي لأنني و ضعتك تحت ظغطً كبير، والجزءالأفضل ، وأنت أضعت وقتك مع المربية وأنتهى الأمربأن يكرهني جيمي
    Sürekli çalışan bir bakıcın var. Çocukların Bakıcıyı sevdiğini kendin söyledin. Open Subtitles و مربية أيضاً أنتِ قلتها بلسانك الطفلتان تحبان المربية صحيح؟
    Hastaneye gitmem gerekti, ...Bakıcıyı da çağıramam. Open Subtitles إنّها حالة طارئة، الآن لا يمكنني إحضار المربية.
    Bakıcıyı haftada beş güne düşürmem gerekecek. Open Subtitles سيكون علي أن أجعل المربية تأتي خمسة أيام في الأسبوع فقط
    Onu görünce ilk düşündüğüm şey kız kardeşimin çocukları için böyle bir Bakıcıyı nereden bulduğu idi. Open Subtitles لقد كنت أنظر إليها و أقول من أين عثرت أختي على جليسة أطفال كهذه؟
    Bu arada Bakıcıyı da getir. Hınzır bir şeye benziyor. Open Subtitles و ملحوظة احضري معكِ جليسة الأطفال انها تبدو قذرة
    Eski kocamın yapabileceği tek şey Bakıcıyı eve götürmekti. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي كان يساعد به طليقي هو إحضار جليسة الأطفال
    Sana Bakıcıyı otobüs duraklarından bulurduk. Open Subtitles اعتدنا ان نجد مربية لك من نشرات محطة الباص.
    Ben de gidip Bakıcıyı getireyim. Open Subtitles انا سأذهب لأرى الجليسة من هى ؟
    Bakıcıyı sen devralacaktın. Open Subtitles كان من المفروض أن تعفي الجليسة
    Tabii, Bakıcıyı arar plan değişikliği olduğunu söylerim. Open Subtitles بالتأكيد، سأتصل بجليسة الأطفال وأخبرها بأنّنا غيّرنا خططنا
    Her zamanki Bakıcıyı bulamadım ve o uyanıp ağlamaya başlar diye biri olmasını istedim ama ağlamayacak söz veriyorum. Open Subtitles لم استطع الاتصال على المربيه واردت ان يكون هنا شخص بجانبها في حال استيقظت وبدأت بالبكاء , لن تبكي اعدك
    Bakıcıyı öldüren aslanın içinde ne olduğunu öğrenmek istiyorsun. Open Subtitles تريدين معرفة ما الذي حرض الأسود على قتل حارس الحديقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more