| Şimdi havayolları sistemlerimizin internet'e gerçekten bağlı olmadığını düşünüyorsunuz, ve bir bakımdan değil de. | TED | ألا تعتقدون حقًا أن نظامنا للطائرات يعتمد على الإنترنت, ومن ناحية أخرى ليس كذلك. |
| Ama ekolojik bakımdan düşünürseniz kanser hücreleri de bağışıklık hücreleri de av ve avcı-- yaşamak için glikoz gibi besinlere ihtiyaç duyuyor. | TED | لكن لو فكرتم بالأمر من ناحية بيئية، كل من السرطان والخلايا المناعية، أي الفريسة والمفترس، بحاجة إلى العناصر المغذية مثل الجلوكوز للبقاء. |
| Mevcut vergi sistemi her bakımdan Amerika'ya uygun olma özelliğini yitiriyor. | Open Subtitles | أعتقد أنه من ناحية الروح والجوهر أن نظامنا الضريبي أصبح لا يتحلى بالأمريكية |
| Hemşireyi gönderip seni yoğun bakımdan çıkaracağız. Yarın sabah taburcu olursun. | Open Subtitles | سأرسل الممرضة لنقلك خارج العناية المركزة و سترحلين من هنا صباحاً |
| Muhtemelen yarın yoğun bakımdan çıkabileceğini söylediler ve 5. katta psikiyatrik değerlendirmeye alacaklarmış. | Open Subtitles | سوف يخرجونها غدا من العناية المركزة ومن بعدها سوف تخضع لجميع الفحوصات الضرورية |
| Çocuk tacizi ile suçlanan ilk kurban, hapishanede saldırıya uğramış ve aldığı darbelerden dolayı hala yoğun bakımdan çıkmamıştır. | Open Subtitles | الضحية الأولى، المتهم بالأعتداء على الأطفال، قد تعرض للأعتداء في السجن وهو ما يزال في العناية المركزة متأثراً بجروحه. |
| Düşünme biçimimiz, tavrımız, her bakımdan. | Open Subtitles | ، فى تفكيرنا , و تصرفاتنا اللعينة أتعلم ذلك ؟ |
| Bu araba bakımdan geçmeli. | Open Subtitles | اطلب منك ان تنظف لطفلي هذا |
| Öfkeliyiz, çünkü hepimiz kimyasal ve genetik bakımdan zarar görüyoruz... ve bunun farkında bile değiliz. | Open Subtitles | نحن غاضبون لانهم يضرون بنا من ناحية كيميائية وجينية ونحن لا نعلم بذلك |
| Onlar benim kızlarım. Ama diğer bakımdan, Amerika'nın öpmeye değer bir taşı yok. | Open Subtitles | لكن من ناحية اخرى لا يوجد بأمريكا صخور تستحق التقبيل |
| Duygularım her bakımdan buna engel oluyor. | Open Subtitles | فمشاعرى ترفضه من كل ناحية |
| Ne bakımdan kontrol sahibi? | Open Subtitles | - نعم. اممم, اووه, السيطرة من اي ناحية |
| Antropolojik bakımdan yani. | Open Subtitles | من ناحية العلوم الإنسانية |
| Ne bakımdan? | Open Subtitles | من أية ناحية ؟ |
| - Hangi bakımdan? | Open Subtitles | من أية ناحية ؟ |
| Beni yoğun bakımdan akut omurilik bölümüne sevk ettiler. | TED | نقلوني من العناية المركزة لقسم اصابات النخاع الشوكي الخطيرة. |
| İyi görünüyordu. Yoğun bakımdan çıkmış. | Open Subtitles | بخير على ما أظنّ خرجت من وحدة العناية الفائقة |
| Aşağıdayken, şu hemşire-kedi-rahibeler yoğum bakımdan bahsediyorlardı. - Peki nerede? | Open Subtitles | عندما كنت بالأسفل سمعت تلك القطط الراهبات، يتحدثن عن العناية الفائقة، لكن أين هي ؟ |
| Yoğun bakımdan çıktı, birkaç gün sonra evine gidebilirmiş. | Open Subtitles | لقد خرجت من العناية المركزة الطبيب قال انها قد تغادر بعد يومين |
| Şansımız varsa yarın onu yoğun bakımdan çıkaracağız. | Open Subtitles | مع قليل من الحظ , سوف تكون خارج العناية المركزة غدا |
| Düşünme biçimimiz, tavrımız, her bakımdan. | Open Subtitles | ، فى تفكيرنا , و تصرفاتنا اللعينة أتعلم ذلك ؟ |
| Bu araba bakımdan geçmeli. | Open Subtitles | اطلب منك ان تنظف لطفلي هذا |