"bakmıyorum" - Translation from Turkish to Arabic

    • لا أنظر
        
    • لا انظر
        
    • لن أنظر
        
    • دون أن أتأمله
        
    • لست أنظر
        
    • لاأنظر
        
    • لم أنظر
        
    • لا أرعى
        
    • لا أحدق
        
    • لا أَنْظرُ
        
    Yanlış. Size bakmıyorum. Sizi göremiyorum. TED خطأ. أنا لا أنظر إليكم. لا يمكنني أن أراكم.
    Şey, ben buna gemi seyahati gözüyle bakmıyorum. Open Subtitles أنا فقط لا أنظر إليها وكأنها نزهة ، تفهمين مقصدي ؟
    Suratına bakmıyorum. Göğüslerini inceliyorum. Open Subtitles أنا لا أنظر إلى وجهها أنظر إلى نهديها فقط
    E-postalarımda gönderilen kutum tıka basa dolu, ama hiç bakmıyorum. Her zaman yazıyorum, ama izime, kaydıma hiç bakmıyorum. TED مجلد الصادر في بريدي الإلكتروني هائل، ولا أنظر إليه أبداً. اكتب طيلة الوقت, لكن لا انظر ابداً إلى سجلي, إلى آثاري.
    Filme bakmıyorum, çünkü yedi yıl önce izlemiştim. Open Subtitles و لن أنظر للفيلم لأنني شاهدته بالفعل منذ 7 سنوات
    Nefis bir vücudum var ve bazen aylarca aynaya bakmıyorum. Open Subtitles لدي جسد جميل، وتمر شهور أحياناً من دون أن أتأمله.
    Ben buna rekabet gözüyle bakmıyorum, ama sen öyle diyorsan... Open Subtitles حسناً ، أنا لا أنظر لذلك على أنه مسابقة ولكن بما أن هذا أوصلك لهذه النتيجة
    - Sen ona sakın bakma, olur mu? - Ben bakmıyorum ki. Open Subtitles . لا تنظري إليه و حسب - . لا أنظر إليه -
    Ben aileye senin baktığın gibi bakmıyorum. Open Subtitles أنا لا أنظر للعائلة بالطريقة التي تنظر إليها انت
    Bunu uzun zaman önce öğrendim. Perdelerin ardına bakmıyorum. Open Subtitles تعلمتُ منذ زمن طويل، بأن لا أنظر لما خلف الستائر.
    Akılsız bir ölüm makinesine bakmıyorum, soğukkanlı bir ölüm makinesine bakıyorum. Open Subtitles لا أنظر إلى آلة قتل عديمة العقل، أنا أنظر إلى آلة قتل باردة
    Hiçbir şeye bakmıyorum ve hiçbir şey görmedim. Open Subtitles أنا لا أنظر إلى شيء، وأنا لا أرى شيئاً
    - Bana bakmayı kes. - bakmıyorum. Open Subtitles توقفي عن النظر إلي - انا لا أنظر إليك أنا أتجول -
    Başımızı belaya sokacaksın. Ona bakmıyorum. Open Subtitles ستوقعيننا في مشاكل ـ إنني لا أنظر إليه
    Elimde bu kumandayı tutuyorum; ona bakmıyorum bile ve onu herhangi bir problem yaşamadan idare edebiliyorum. TED أنا أحمل جهاز التحكم هذا في يدي، حتى أني لا انظر إليه، يمكنني التحكم فيه بدون أية مشكلة.
    Ben körüm, ama hepinizden daha fazla görüyorum. Çünkü bakmıyorum. Open Subtitles انا اعمى لكني ارى افضل منكم لانني لا انظر
    Artık haritaya bakmıyorum bile. Open Subtitles - بجدية؟ - انا حتى لن أنظر إلى الخريطة بعد الآن
    Nefis bir vücudum var ve bazen aylarca aynaya bakmıyorum. Open Subtitles لدي جسد جميل، وتمر شهور أحياناً من دون أن أتأمله.
    bakmıyorum. Open Subtitles لست أنظر أنا فقط
    bakmıyorum, merak ediyorum. Open Subtitles أنا لاأنظر بل أتساءل
    .. yıllardır aynaya bakmıyorum. Open Subtitles أنني لم أنظر لشكلي في المرآة منذ سنين.
    İş bu kadarla bitmiyor, Bart. Sadece çocuk bakmıyorum. Open Subtitles الموضوع أكبر من ذلك يا (بارت). أنا لا أرعى الأطفال وحسب.
    Çünkü ben onu kız arkadaşının çatalına bakmıyorum. Open Subtitles لأني لا أحدق في فتحه صدر صديقته
    -Onlara bakmıyorum. Open Subtitles لا أَنْظرُ إليهم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more