Zihnimizin ürettiği, o ters yüzen balıkların farkına varmayı öğretti. | TED | علمني أن ألاحظ السمك الذي يسبح للخلف الذي خلقه عقلنا. |
balıkların birlikte hareket etmeleri, deniz aslanlarının aklını karıştırdığından, ...başka bir yerde, daha kolay bir av bulmak için ayrılıyorlar. | Open Subtitles | بالتحرّك سويّة، فإن السمك يشوّش على أسود البحر كثيراً لدرجة أنهم يرحلون ويبحثون بمكان آخر عن أهداف أصغر وأقلّ صعوبة. |
Aynı zamanda uçan balıkların yumurtlamaları içinde özel bir yaşam alanı. | TED | ويؤمن البحر أيضاً بيئة طبيعية خاصة لهذا السمك الطائر ليضع بيوضه فيه |
balıkların, av hayvanlarının ve yabani bitkilerin bolca olduğu sulak alanlara yerleştiler. | Open Subtitles | لقد اختاروا الإستقرار في بيئات رطبة حيث تتواجد الأسماك اللعب والسهول البرية |
Charles, senin, balıkların veya insanların hareketlerini tahmin etme kabiliyetin hakkında şüphem yok ama, sadece bir konuda dikkatini çekmek istiyorum, dost dosta. | Open Subtitles | شارلوس ، ليس لدي شك في قدرتك على توقع تحركات السمكة والرجال ولكنني سأقدم هذي الملاحظة التحفظية |
Arkadakiler, önde beslenen balıkların önüne geçmeye çalışıyor. | Open Subtitles | بينما سمك يتغذى فى المقدمة يمر فوقه أولئك فى المؤخرة |
Açıkçası balıkların çoğu enkazda küçük noktalardı, döküntülerin arasında mercanlar vardı. | TED | وفي معظم السمك في الواقع، هي بقعة صغيرة على الحطام، أكوام الحطام، كانت أسماك شعاب مرجانية. |
Tıpkı balıkların yüzmeye veya kuşların uçmaya ya da geyiklerin koşmaya ihtiyacı olduğu gibi, bizim yürümeye ihtiyacımız var. | TED | كما يحتاج السمك للسباحة أو الطيور للتحليق أو الأيل للركض، نحتاج نحن للمشي. |
AT: Bizim için hangi balıkların önemli olduğu konusunda müsadenizle biraz bilgi vereyim. | TED | أنوتي: دعني أخبركم قليلا عن معنى السمك بالنسبة لنا. |
Ketçapın, sosisin, makarna sosunun, soya sütünün, spor içeceklerin, parmak balıkların ve yer fıstığı ezmesinin içeriklerini bir kontrol edin. | TED | تفقد مكونات الكاتشب والنقانق وصلصلة السباغيتي وحليب الصويا والمشروبات الرياضية، أصابع السمك المقلية، وزبدة الفستق. |
Babası ona, balıkların suda ileri gidebilmeleri için, kuyruklarını hızla salladıklarını söyledi. | TED | أباها شرح لها ، بأن السمك يسبح بهز أذياله بسرعة ليدفع نفسه عبر الماء. |
Görünen o ki, Ganj timsahlarını öldüren toksin, besin zincirindeki bir şeyin, yedikleri balıkların içindeki birşeydi. | TED | لذا، يبدو أنه السم الذي قتل الجاريال كان شيئا في السلسلة الغذائية، شيء ما في السمك الذي يأكلونه. |
Miguel çok zengin bir sistem olduğunu, balıkların normalde doğada yemeleri gerekeni yediklerini söyledi. | TED | حسناً , أكمل قوله .. أن نظامهم هذا غنيٌ جداً حيث أن السمك يأكلون ما يؤكل في حياتهم البحرية .. |
Burası eskiden, balıkların üremesi bakımından kritik öneme sahip bir mercan ve sünger ormanıydı. | TED | ماذا كانت, كانت غابة من حيوان الأسفنج والمرجان والتي كانت مسكن شديد الأهمية من أجل نمو السمك |
Bu yalnızca balıkların gösterebildiği bir şeydir bize ve bunun için onları seviyorum. | Open Subtitles | شيء يستطيع السمك فقط أن يريه لنا وأحبهم لذلك |
Plastik halkalara yakalanan balıkların gösterdiğinde, aklıma bir fikir geldi. | Open Subtitles | لم أستطع تفويت محاضرتك عن السمك المحاصر في الحلقات البلاستيكية، دون الحصول على فكرة. |
Suya bir tane dinamit atar sonra balıkların yüzeye vurmasını izlerdi. | Open Subtitles | كان يرمي اصبع ديناميت في الماء و يشاهد الأسماك تطفو للسطح |
balıkların akarsuda gizlendikleri noktalar... çok karmaşık bir hiyerarşiye yol açar. | Open Subtitles | حيث أن إختباء الأسماك في المجرى يستلزم تسلسل هرمي معقد للغاية |
Evet, hele ki balıkların ailevi sorunları varsa. | Open Subtitles | صحيح، لو كانت السمكة تعاني من مشاكل أبوية |
İnsanlar yakaladıkları balıkların peşinde olduklarını düşündü. | Open Subtitles | الناس اقتنعوا أن الطيور كانت تهاجم سمك الحبار خاصتهم |
bu onların su hakkı, ve eğer bu hakkı deredeki balıkların büyümesi için kullanmak isterlerse, bunu yapmaya hakları var. | TED | هذه هي حصتهم وان كانوا يريدون ان يستخدموا هذه الحصة لكي يساعدوا على انماء الاسماك في الجدول فهذا حقهم .. |
Ve bu canlı, çürüyen balıkların kokusunu almak için akıntıları koklar. | Open Subtitles | و هذا الكائن يشم مياه التيارات بحثاً عن أية أسماك متحللة. |
Sana bir kere yapmıştım, sende 'Tanrı balıkların öyle olmasını istememiş' demiştin. | Open Subtitles | لقد أعددتها لك من قبل وقلت أن هذه ليست الطريقة التى يريد الله للسمك أن ينتهى بها |
balıkların hafızası 3 saniyelik olduğuna göre, sence... | Open Subtitles | ..بما أن للأسماك الذهبية ذاكرة تمتد لـ 3 ثواني فقط أتظن |