"baltanın" - Translation from Turkish to Arabic

    • الفأس
        
    • فأس
        
    • الفأسِ
        
    Çocuğun baltanın üzerine düşüp ağzından kan kabarcıkları çıktığı zaman. Open Subtitles حينما الولد يقع على الفأس وفقاعة الدم تخرج من فمه
    Biz baltanın yara ağzını tıkadığını, ve yatış konumu dolayısıyla da içeri doğru kanadığını düşünüyorduk. Open Subtitles في البداية افتراضنا أن شفرة الفأس قد قام بسد الجرح وأن الوضع الذي كان عليه جسدها قد تسبب في أن تنزف داخلياً
    Ve bu da, cinayet silahı "varsayılan", baltanın sapı. Open Subtitles الآن، هذه هي ملابس الضحيّة وهذا هو مقبض الفأس لسلاح الجريمة المفترض
    Bir kalem veya bir baltanın bıçağı tarafından alınabilecek bir şey. Open Subtitles من الممكن سلبها بتوقيع من قلم، أو شفرة فأس.
    Baltayı Michael'ın kafasına vururken hem de peşisıra kanı baltanın sapına sıçramış ve parmağındaki yüzük sıradışı bir desen oluşturmuş. Open Subtitles عندما أنت كُنْتَ تَتأرجحُ ذلك الفأسِ في رئيسِ مايكل مراراً وتكراراً، دمّه تَسرّبَ في مقبض الفأسِ،
    baltanın bir boyunla buluştuğunda ne olacağını göstermek için. Open Subtitles ستكون عبرة لما الذي يحدث عندما يقابل الفأس الرقبة
    Düşen bir baltanın bu kadar derin bir yara açmasına şaşırdım. Open Subtitles إنّي مُتفاجئٌ من أنّ سقوط الفأس قد يُسبب مثل ذلك الجُرح العميق.
    baltanın gölgesini enseme inmeden önce görerek hayatta kaldım. Open Subtitles وأنا على قيد الحياة من خلال رؤية ظل الفأس قبل أن تقع.
    Bir daha denersen baltanın öbür tarafını sırtına yersin. Open Subtitles حاول هذا مُجدداً ، ولسوف تُبرح ضربًا بالطرف الآخر من الفأس
    baltanın hindiyi istemesi gibi ben de onu istiyorum! Open Subtitles اننى أريده كما يريد الفأس الديك الرومى
    Ama baltanın hala bende olduğunu hatırladım ve her yerinde parmak izlerin var. Open Subtitles ولكن تذكري، مازلت أملك الفأس... وهو مغطّى ببصمات أصابعكِ.
    "Seni parçalara ayıracağım." baltanın yukarı kalkıp, vınn diye geçmesi lazımdı. Open Subtitles "سأُقطعك إلى قطعِ" الفأس يفترض به الارتفاع ثم النزول.
    Bu baltanın iki aydır ağzının bileylenmediğine garanti veririm. Open Subtitles تلك الفأس لم تجلخ منذُ شهرين
    Birden, başının üzerindeki baltanın gıcırtısını duyuyor. Open Subtitles فجأة يسمع فوقه صوت صر الفأس
    - Bu baltanın sapı huştan. Kemik üzerinde izlerini bulduğumuz soyu tükenmiş ağacın aynısı. Open Subtitles مقبض الفأس من خشب البتولا
    baltanın kafaya vurulmasından doğan. Open Subtitles نشأت بواسطة الفأس إلى الرأس.
    Tüm neşelerin üstüne baltanın gölgesi düşüyor. Open Subtitles ظل الفأس يحلق فوق كل متعه
    Lordun suratının üzerine bir baltanın gölgesi düşmüştü. Open Subtitles وعبر وجه اللورد سقط ظل فأس
    Yüzünüz üzerinde bir baltanın gölgesi vardı! Open Subtitles ظل فأس عبر رأسك
    İmparator Nero'nun muhafızlarının taşıdığı bir tören baltası. "Faşizm" kelimesi de bu baltanın isminden türemiş. Open Subtitles فأس شعائري حمله .(حارس الإمبراطور (نيرو ومنه اُستلهم مصطلح الفاشية. تجهلانه؟
    Bölgede baltanın neden olduğu bir eziklik yok. Open Subtitles لا كدماتَ على الجروحِ سببه الفأسِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more