| Ülke ekonomisinin onun kişisel banka hesabına döndüğünü farkedene kadar. | Open Subtitles | إلى أن أدركوا أنه حول إقتصادهم إلى حساب مصرفي لصالحه |
| Üç milyonluk kaparo Zürih'deki banka hesabına yatırılacak. | Open Subtitles | ثلاثة ملايين دولار في حساب مصرفي بزيروخ ، موافق ؟ |
| Sadece güzel bir banka hesabına sahip olduğunuz için size ilgi duymamı istemediniz. | Open Subtitles | أنت لم ترد أن تثير إهتمامي فقط لأنك تملك حساب مصرفي كبير |
| Adamın banka hesabına gözattım Durumu kötü. | Open Subtitles | القيت نظرة خاطفة على حسابه المصرفي كان مفلسا |
| CEO'nun banka hesabına ulaşımın var mı? | Open Subtitles | لديك قدرة للوصول لحسابته البنكية ؟ |
| Buradan hesabına bulup Cayman adalarındaki banka hesabına yönlendirmeyi yapacaksın. | Open Subtitles | هنا ستحصلين على الحساب و أين تقومين بإرساله في حساب بنكي على جزيرة قبرص |
| E-posta adresi korumalı ama banka hesabına ve randevu defterine girmeyi başardım. | Open Subtitles | الأن، بريده الإلكتروني منيع، ولكنّي اخترقت حسابه البنكي ومفكرّة مواعيده. |
| Combs internette onu aktif tuttu ve parayı gizlice banka hesabına aktardı. | Open Subtitles | حافظت كومبس على عليها تعمل على الموقع الالكتروني و جمعت المال في حسابها المصرفي الجيد جداً |
| banka hesabına ulaşabiliyorsun. | Open Subtitles | أنت من تستطيع السحب من الحساب المصرفي |
| Üç milyonluk kaparo Zürih'deki banka hesabına yatırılacak. | Open Subtitles | ثلاثة ملايين دولار في حساب مصرفي بزيروخ ، موافق ؟ |
| Bill'in finansal durumunu araştırmaya çalışıyoruz. Ama ne kredi kartına ne de banka hesabına ulaşamadık. | Open Subtitles | نحاول أن ننظر إلى كشوفه الماليّة ، ولكن لا يمكننا العثور على بطاقات إئتمانيّة ، ولا حتّى حساب مصرفي |
| Olga yeni bir kimlik ve Swiss banka hesabına 20 milyon dolar istiyor. | Open Subtitles | أولغا تريد هوية جديدة و 20 مليون دولار في حساب مصرفي بسويسري. |
| Şu birinin banka hesabına benziyor, ona bakarsak... | Open Subtitles | يبدو أنه حساب مصرفي لشخص ما, فلماذا لا نمضي قدما |
| Ben de parayı özel banka hesabına aktardım. | Open Subtitles | لذلك قمت بتحويل المال إلى حساب مصرفي خصوصي. |
| Paranı banka hesabına yatırdığın zaman | Open Subtitles | عندما تودع البنسان في حساب مصرفي |
| - Bu sabah 8'de Tanca'da bir banka hesabına 100.000$ havale etmiş. | Open Subtitles | 00 هذا الصباحِ، رَبطَ 100,000$ إلى a حساب مصرفي في طنجة. |
| İstediğin banka hesabına aktarırım. | Open Subtitles | أستطيع أن... أنا... أنا يمكن أن اجعلك تنقله إلى أي حساب مصرفي. |
| Yardıma ihtiyaç duyacağı tek şey banka hesabına olacak olan para akışıdır. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي سيحتاج دعم فيه التدفق الهائل في حسابه المصرفي. |
| Bu oyunu oynamayacağım onunla. banka hesabına el koydum. | Open Subtitles | انا لا العب معه , لقد قمت بحظر حسابه المصرفي |
| CEO'nun banka hesabına ulaşımın var mı? | Open Subtitles | لديك قدرة للوصول لحسابته البنكية ؟ |
| Çözmem gereken tek şey onları tekrar gerçek paraya nasıl dönüştüreceğimi ve banka hesabına nasıl aktaracağımı bulmaktı. | Open Subtitles | كل ما احتجت لمعرفته هو كيفية تحويل ذلك إلى مال حقيقي مرة ثانية، ثم أنقله إلى حساب بنكي |
| Çünkü akşam 9:00'da Tupelov banka hesabına bakıp paranın orada olmadığını görecek. | Open Subtitles | ({\pos(192,208)}توبلوف) سيفتح حسابه البنكي وسيُدركَ أن الـ200 مليون، ليست هناك |
| banka hesabına ulaştım. | Open Subtitles | هذا حسابها المصرفي. |
| İsteğin üzerine 800.000 doları bu sabah FBI'In banka hesabına yatırdım. | Open Subtitles | بناءً على طلبك أودعت الثمانمائة ألف دولار في الحساب المصرفي " لـمكتب التحقيقات الفدرالي" هذا الصباح |