| Bu senin oğlunun tek seks kaynağı banyoda dergilere mastürbasyon yapıyor | Open Subtitles | ان يكون المخرج الجنسى الوحيد لابنك هو تصفح المجلات فى الحمام |
| Islak ve kirli havlular banyoda yerde, geceden kalan yemekler pis pis kokar. | Open Subtitles | و تترك الفوط المبللة القذرة على أرض الحمام و تركت طعام الأمس يتعفن |
| Islak ve kirli havlular banyoda yerde, geceden kalan yemekler pis pis kokar. | Open Subtitles | و تترك الفوط المبللة القذرة على أرض الحمام و تركت طعام الأمس يتعفن |
| Eminim banyoda esas odaya bağlanan bir kapı vardır. Açabilirim. | Open Subtitles | أراهن أن هناك باب بالحمام يربط بالجناح الرئيسي، يمكنني فتحه |
| - banyoda çok uzun kaldı. - Neyin var senin? | Open Subtitles | لقد كانت لفترة طويلة جدا في الحمّام ماذا جرى لك؟ |
| banyoda çıplak olarak asılmışken otoerotik asfiksi sonucu ölümden dönen adam var ya? | Open Subtitles | الرجل الذي يتعلق عاريا عند ستارة الحمام شبه ميت من اختناق النشوة الذاتي؟ |
| Yatakta renkli yastıklar, banyoda çiçekli böcekli havlular ve sonra o kıyafetler, ayakkabılar... | Open Subtitles | ،إنها الوسائد الفاخرة على السرير المناشف الفاكهيّة في الحمام وثم الملابس والأحذية .. |
| Bir bakmışsın, konsantrasyonun kaybolmuş ve kendini banyoda kendi kucağına bağırırken bulursun! | Open Subtitles | ثم فجأة تجد نفسك فقدت التركيز حبيس في الحمام تصرخ على حضنك |
| Hayır, banyoda sadece bir tane diş fırçası vardı ve o da benimdi. | Open Subtitles | لا ، لم يكن هناك إلا فرشاة أسنان واحدة في الحمام وكانت تخصني |
| Hayır, banyoda sadece bir tane diş fırçası vardı ve o da benimdi. | Open Subtitles | لا ، لم يكن هناك إلا فرشاة أسنان واحدة في الحمام وكانت تخصني |
| Gwen onu banyoda bulmuş. Boynuna dolanmış bir kemer varmış. Aman Tanrım. | Open Subtitles | جوين وجدته في الحمام و لديه حزام ملفوف على رقبته يا إلاهي |
| Resimler de banyoda, lavabonun üzerinde. - Hemen gitmen gerek. | Open Subtitles | الصور في الحمام العلوي على الحوض يجب أن تذهب الاَن |
| banyoda benim için bir raf boşaltır mısın? Çok ilaç alıyorum ben. | Open Subtitles | هل يمكنك اخلاء رف لى فى الحمام انا اتناول العديد من الأدوية |
| Alzheimer olan hastalar için para topladığımız gece de sen birisiyle, banyoda sevişiyorsun. | Open Subtitles | هل كان لديك ممارسة الجنس مع شخص في الحمام في صندوق جامع الزهايمر. |
| Bakın, bir dakika beklemeniz gerek. Kocam banyoda. | Open Subtitles | أسمعي، يجب أن تنتظري لدقيقة فزوجي بالحمام |
| banyoda, yani ödevimi yapmam için yaklaşık bir 20 dakikam var. | Open Subtitles | انها بالحمام لذا انا املك عشرين دقيقه او نصف ساعه في افضل الاحوال |
| Bir keresinde banyoda... saçlarını yıkarken... arkasında bir şeylerin olduğunu hissetmiş. | Open Subtitles | لقد قال لي ذات مرة في الحمّام عندما كان يغسّل شعره |
| Saatlerce banyoda üzerindeki boyayı çıkarmaya çalıştı. | Open Subtitles | أمضت ساعات في الحمّام وهي تحاول إزالة الطلاء. |
| Daha önce, ekranlarınıza Homer banyoda ve Homer Tuvalette gibi klasik filmler getirmiştim. | Open Subtitles | في الماضي، انتجت لكم مجموعة من ..الأفلام الكلاسيكية، كهومر أثناء الاستحمام وهومر في المرحاض |
| Oldukça aydınlık bir banyoda durur aynaya bakarak dişlerimizi fırçalarız. | TED | نقف في حمام مضاء بشكل ساطع ننظر في المرآة ونحن ننظف أسناننا. |
| Hepsi öyle gürültüler çıkarıyor. banyoda, yatakta. | Open Subtitles | كلهم يفعلون تلك الضوضاء ضوضاء دورة المياه و ضوضاء غرفة النوم |
| Benim istediğim, ben hazırlanana kadar orada... banyoda beklemen. | Open Subtitles | الذي أُريدُه ان تنتظر هناك في الحمّامِ بينما أَستعدُّ |
| Bir seferinde banyoda oynuyordu. | Open Subtitles | لقد كان يلعب في.. في دورة المياة ذات مرة |
| Konsey salonunda ya da burada, banyoda senin hizmetkarınım. | Open Subtitles | أنا خادمك في قاعة المجلس، أو هنا فى قاعة الاستحمام |
| Sen banyoda temizlenirken biz de sana yeni cübbeler ayarlayacağız. | Open Subtitles | بينما تستحم سأحضر لك بعض الملابس الجديدة |
| Öyleyse, banyoda olduğunuz 20 dakika içinde babanız vuruldu, öyle mi? | Open Subtitles | ،عندما كنتِ في الدش .والدك أنقتل .أظن ذلك |
| Cevap vermiyor. Ama tabii ki, banyoda falan da olabilir. | Open Subtitles | لا إجابة, قد يكون يستحم أو يقوم بعمل شيء ما |
| Muhtemelen sapığın birinin onları banyoda, ...kız arkadaşlarıyla birlikte takip ettiğini bilmeye hakları vardır. | Open Subtitles | أجل ربما لهم الحق بمعرفة أن أحد المعتوهين يلاحقهم للحمام |
| Kırık bir lamba ve.... ...banyoda da kırık bir vazo bulduk. | Open Subtitles | وجدنا مصباح مكسور، وجدنا مزهرية مكسورة بالحمّام. |
| Motelde banyoda saklıyordum. Bayat pizza ile besledim. | Open Subtitles | أحتفظ به في حمامي في النزل أطعمه البيتزا القديمة |