"bardakların" - Translation from Turkish to Arabic

    • الكؤوس
        
    • الأقداح
        
    • الأكواب
        
    Buzları Bardakların içine attım ve tuzları da, tuzlukların içine. Open Subtitles وضعت مكعبات الثلج في الكؤوس والملح في مرشة الملح
    Evet, Bardakların ve şişelerin üzerinde kurbanın parmak izleri vardı. Open Subtitles نعم، وبصمات الضحية كانت تملأ الكؤوس والقارورة
    Bardakların, peçetelerin, kaşıkların parasını ben veriyorum. Open Subtitles لقد دفعت مقابل الكؤوس دفعت للمناديل، ودفعت للملاعق
    Dinle kızım, bu Bardakların altısı 2 dolar. Open Subtitles أسمعي بنيتي هذه الأقداح سته بدولارين ولأني لا أستطيع أن أحمل 12
    O Bardakların yokolması ne kadar sürüyor biliyor musun? Open Subtitles هل تعرف كم يستغرق من الوقت لتتحلل تلك الأكواب ؟
    Sen onu dinle. Bardakların nasıl kullanıldığını anlatıyor. Open Subtitles استمعي لما يقوله يقول لكي كيف تعمل الكؤوس
    barın üzerinden aşıp Bardakların üstüne şangırtıyla düşmen gerekiyordu! Open Subtitles يفترض عليك ان تقع على البار تتحطم عند الكؤوس!
    Bardakların boş kalmamalarına dikkat et. Open Subtitles إحرص على أن تبقى كل الكؤوس مليئة
    Bardakların boş kalmamalarına dikkat et. Open Subtitles إحرص على آبقاء الكؤوس كلها مليئة
    Senin yıkaman gereken Bardakların var, ihtiyar. Open Subtitles لديك بعض الكؤوس للغسل, أيها العجوز.
    Bir de Bardakların nerede olduğunu ona göstermelisin. Open Subtitles وأيضاً عليك إخبارها عن مكان الكؤوس
    Bardakların üzerinden parmak izleri bulunmuş. Open Subtitles بصماتهم كانت على الكؤوس
    Bardakların tümü ortaya, buraya. Open Subtitles جميع الكؤوس في الوسط هنا
    - Bardakların üstüne oturdum. Open Subtitles - جلست على الكؤوس
    Bardakların kırılmasını eğlenceli bulan arkadaşımız Marty mi Open Subtitles ... (أهو صديقنا (مارتي الذي يظن أن كسر الكؤوس أمراً مضحكاً؟
    Bu Bardakların altısı 2 dolar. Open Subtitles هذه الأقداح السته منها بدولارين.
    hayır lshika, buna ihtiyacım yok... hayır hayır geçen seferki partideki Bardakların aynısını kullanamazsın... misafirlerin ne düşünecek? Open Subtitles لا , "لشيكا" لَسَت بِحاجةٍ إلى... لا، أنت لا تَستطيعُ تكرار الأقداح مِنْ الحفلة الأخيرةِ. ماذا سَيَعتقدُ ضيوفَكَ؟
    Sorun Bardakların iz almamıza elverişli olmaması. Open Subtitles المشكلة هي الأكواب أسلوب القطع عليهم لا يقدم بصمة
    Bu Bardakların altında böcek var ve onları öldüremiyorum. Open Subtitles ثمة حشرات تحت هذه الأكواب ولا يُمكنني قتلها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more