Baronun sıradan bir doktorun oğluyla ilgilenmesi için onay vermesine şaşırdım. | Open Subtitles | أنا متفاجئة أن البارون وافق على طبيبة من العبيد لتعالج إبنه |
Eğer bunu Baronun doğum gününe yetiştiremezsem, ölü bir oyuncakçı olacağım. | Open Subtitles | انظر انا فقط صانع العاب واذا لم انهى هذه فى الوقت المناسب لعيد ميلاد البارون غدا |
Ne olursa olsun hâlâ Baronun onunla evleneceğini sanıyor. | Open Subtitles | لأي غرض؟ إستمرت بإعتقاد الزواج من البارون |
Bir gün Baronun Ahlak ve Etik Komitesi ile yüzleşeceksin ve gerçekten bunu yapan birini kabul edeceklerini sanmıyorum. | Open Subtitles | اعني انه يوما ما ستواجهين لجنة النقابة و اشك انهم سيوافقوا على شخص |
Bir dükü asla bir markinin üzerine veya bir Baronun altına oturtmamalısın. | Open Subtitles | لا يمكن أن يجلس دوق فوق ماركيز أو تحت بارون |
Geçiş için, prensesin ya da genç Baronun izni gerekiyor. | Open Subtitles | منح إذن العبور لابد أن يؤخذ من الأميرة أو البارون الشاب |
Bir eşten diğerine küçük bir tavsiye bir Baronun evi sığınak değil savaş alanıdır. | Open Subtitles | إنها نصيحة من زوجة لأخرى منزل البارون ليس ملاذاً، إنه معركة |
Baronun silahları sopalarımıza ve kör bıçaklarımıza kıyasla hoş bir değişiklik olacak. | Open Subtitles | إننا نخدم بعضنا البعض، ياصديقي. سنأخذ أسلحة البارون ونستبدلها |
Baronun silahları sopalarımıza ve kör bıçaklarımıza kıyasla hoş bir değişiklik olacak. | Open Subtitles | سنأخذ أسلحة البارون ونستبدلها بـ العصي التي نستخدمها. |
O sabah, Baronun evi ve bizim ev yandığında baron evine bakmaya gelmişti. | Open Subtitles | بالصباح عندما تدمر ...كلا من منزل البارون ...وتدمر منزلنا قابلت البارون الذي أتى لتفقد ممتلكاته |
Gerçekten de, Baronun serzenişi bir çok ortak şüphe ortaya çıkarmasına ve daha sonra çürütülmüş bir takım ihbarlara neden olsa da muhtemel suçluya yönelik hiç bir somut delil ortaya çıkmamıştı. | Open Subtitles | بالفعل، لم يتم العثور على أي دليل يقود للمجرم رغم أن اتهام البارون قد أدى إلى شبهات مبتادلة و حتى أحياناً إلى محاولات للاتهام |
Bir Baronun karısının kliniğimi ziyaret etmesi için hiç sebep yok. | Open Subtitles | ليس لدى زوجة البارون سبباً لتزور عيادتي |
Baronun iktidarının ilk yılında burada özgür bir yazmandım. | Open Subtitles | كرجل حر البارون الأول غيّر القوانين |
Fakat ne sevgilimi ne de Baronun aşkını hiç bir yerde bulamadım. | Open Subtitles | ،لكنّي لم أستطع العثور عليها (أو على حبيبة (البارون |
Çünkü o Baronun ilk doğan çocuğuydu. | Open Subtitles | لأنه كان أول أبناء البارون |
Baronun veda hediyesi. | Open Subtitles | هدية فراق البارون |
Bir gün Baronun Ahlak ve Etik Komitesi ile yüzleşeceksin ve gerçekten bunu yapan birini kabul edeceklerini sanmıyorum. | Open Subtitles | اعني انه يوما ما ستواجهين لجنة النقابة و اشك انهم سيوافقوا على شخص |
Mezun olduğunda Baronun karakter ve uyum testlerini geçmelisin. | Open Subtitles | عندما تتخرجين ستواجهين لجنة النقابة لاجتياز اختبار النزاهة واللياقة |
İtiraz ediyorum, Bayan Zane bir hukuk öğrencisi, Baronun bir üyesi değil. | Open Subtitles | اعتراض, السيدة (زاين) هي طالبة قانون وليست عضوة في النقابة |
Baronun oğlu değil kırpıcılardan birine çok daha uygun bir iş. | Open Subtitles | هذه وظيفة مقاتل، وليس ابن بارون. |
Peki başka bir Baronun mülküne karşı kabul edilemez bir saldırı düzenlemek? | Open Subtitles | كمهاجمة ملكية بارون أخر بدون إذن؟ |