"batı cephesinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • الجبهة الغربية
        
    • الجانب الغربي
        
    • الجبهه الغربيه
        
    Almanya Batı cephesinde büyük bir taarruz başlatır, ama müttefikleri parçalanmaya başlar. Open Subtitles ألمانيا تشن هجوم ضخم على الجبهة الغربية لكن حلفائها يبدأون في الانهيار
    Şişman Berta lakaplı müthiş top ilk defa Batı cephesinde gözükür. Open Subtitles مدفع بيرثا الكبير قادر على الإنطلاق حتي مائة ميل كان مجرد ظهوره على الجبهة الغربية
    Batı cephesinde Almanlara karşı kullandıklarına benzer ağır silahlar kullanmışlar. Open Subtitles مثل ما يستعملونها فى الجبهة الغربية ضد الالمان
    Fransa'da generaller Batı cephesinde savaşarak ünleniyor. Open Subtitles سمعة الجنرالات تزيد الاّن في فرنسا فهم يقاتلون على الجبهة الغربية
    Batı cephesinde ortalık süt liman. Open Subtitles كل شيء هادئ في الجانب الغربي
    Ancak kuvvetlerinin önemli bir bölümünün Batı cephesinde olması nedeniyle müdahale etmedi. Open Subtitles ...لكن مع وجود أغلب قواته على الجبهه الغربيه لم يعترض ( هتلر ) على تلك التحركات...
    Bu yüzden 1918'e kadar Batı cephesinde başka bir büyük taarruza kalkışmadı. Open Subtitles لم تتمكن المانيا من شن أي هجوم اخر في الجبهة الغربية حتى عام 1918.
    Almanya, Batı cephesinde kısa bir süreliğine sayıca Müttefiklerden fazlaydı. Open Subtitles لوهلة قصيرة فاقت المانيا الحلفاء عدداً على الجبهة الغربية
    Bu, Batı cephesinde 3 yıldır süren siper savaşının en büyük taarruzuydu. Open Subtitles كان هذا هو الإختراق الأكبر على مدار أكثر من 3 سنوات من حرب الخنادق على الجبهة الغربية
    Çoğunun oğlu ve babası Batı cephesinde savaşıyordu ve isyanın Alman bağlantılı olmasına öfkeliydiler. Open Subtitles كان للكثيرين أبناء وأباء يقاتلون على الجبهة الغربية وكانوا جميعاً يشعرون بالإستياء من اتصالات الثورة بالألمان
    Batı cephesinde Fransız bir ambulans şoförünün oğluna yazdığı mektupta... Open Subtitles في الجبهة الغربية كتب احد سائقي عربات الإسعاف الفرنسية لأبنه، قائلاً
    Kağıt üzerinde kuvvetli görünen Almanya Batı cephesinde perişan..., ...bitkin, aç ve usanmıştı. Open Subtitles أقوياء ألمانيا نظروا على الخريطة جيوشها على الجبهة الغربية كانت قرب نهاية مجالها مُنهكة ، جائعة ، ضجرة
    Burada değil, Batı cephesinde, siperlerde. Open Subtitles ليس هنا وانما فى الجبهة الغربية
    Evet, Batı cephesinde Yeni Bir Şey Yok. Open Subtitles نعم، "كل شيء هادئ على الجبهة الغربية."
    Duncan, Ruslar bayadır Batı cephesinde bir gelişme kaydetmek için feryat ediyorlar. Open Subtitles (دانكن) الروس كانوا يطالبون منذ فترة بتقدم من اي نوع كان على الجبهة الغربية
    "Batı cephesinde yeni bir şey yok." Open Subtitles "الهدوء في الجانب الغربي"
    Halbuki, Polonya'da savaş ediyor ve Almanlar'ın Batı cephesinde hiç tankı bulunmuyordu. Open Subtitles و فى الوقت الذى كانت فيه ...( الحرب مازالت مشتعله مع ( بولندا لم تكن هناك دبابات ألمانيه على الأطلاق ( على الجبهه الغربيه ل ( ألمانيا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more