"batı yakasındaki" - Translation from Turkish to Arabic

    • الجانب الغربي
        
    • الساحل الغربي
        
    • الجهة الغربية
        
    • الجانب الغربى
        
    - Paul'un Batı yakasındaki barbeküsünde. Oraya nasıl gideceğiz ki? Open Subtitles في حفلة الشواء في الجانب الغربي كيف سنذهب إلى هناك؟
    Batı yakasındaki dairemi yeniliyorum. Open Subtitles أنا أجدّد شقّتي التي في الجانب الغربي شمال الولاية
    Batı yakasındaki bütün köşelerde polis bekliyor. Open Subtitles الشرطة متواجدة في نصف زوايا الجانب الغربي
    Önümüzdeki dönemin Batı yakasındaki en büyük partisini kaçırmaya niyetim yok. Open Subtitles اعتقدت أني لن أفوت علي أكبر حفلة تقام على الساحل الغربي و التي كنت أتطلع إليها طوال الفصل الدراسي
    Bu onun Batı yakasındaki büyük kaçakçılık işini bir arada tutmasına engel olmadı. Open Subtitles ذلك لم يمنعه من بناء أكبر عمليات التهريب المشهورة في الساحل الغربي
    Çek defterini açtım ve Batı yakasındaki psikiyatrislerden birini buldum böylece. Open Subtitles لذا قمت بفتح دفتر شيكات ووجدت نفسى فى عيادة "الجهة الغربية" النفسية
    Havaalanının Batı yakasındaki hiçbir binada yok. Open Subtitles لا يوُجد فى أىٌ من مبانى الجانب الغربى من المطار
    Batı yakasındaki bizim için kötü olabilir ama.. Open Subtitles صفوف طويلة في الجانب الغربي قد يكون ذلك في غير صالحنا
    Onları Batı yakasındaki okula bırakır. Open Subtitles وأنزلتهم في مدرسة الجانب الغربي الإبتدائية
    Adam 16 yıl boyunca Batı yakasındaki limanlarda çalışmış. Open Subtitles قضى الرجل 16 عاماً في العمل على الجانب الغربي
    İmalatçısından da şehrin Batı yakasındaki bir dizi binaya... Open Subtitles و الصانع قادني الي سلسلة من البنايات في الجانب الغربي من المدينة
    Batı yakasındaki bir cinayet davasına atandın. Open Subtitles هل تم تعيينها إلى قضية القتل على الجانب الغربي.
    Batı yakasındaki en iyi müze. Open Subtitles انه افضل متحف على الجانب الغربي
    Orası Batı yakasındaki en büyük ikinci vergi işlem merkezidir. Open Subtitles إنه ثاني أكبر مركز لجمع الظرائب فى الساحل الغربي
    Benim bedelim bu demek? Demek ki, Batı yakasındaki her herifi satın aldın. Open Subtitles سيتوجب أن تدفع لكل شرطي آخر على الساحل الغربي.
    Batı yakasındaki her departmandan gelen kayıp kişi raporlarını taradık. Open Subtitles كان لدينا كل قسم على طول الساحل الغربي يبحث في تقارير الاشخاص المفقودين
    Batı yakasındaki en iyi tahnit sanatçılarından biridir kendisi. Open Subtitles إنه واحد من أفضل فناني التحنيط في الساحل الغربي
    Garcia, Batı yakasındaki basını alarma geçir. Open Subtitles غارسيا,قومي بتحذير الصحافة على الساحل الغربي
    Gary, Collier'in Afrika'nın Batı yakasındaki bir adayla niçin ilgilendiğini duyabilmiş mi? Open Subtitles لماذا يهتم "كولير" بجزيره على الساحل الغربي في افريقيا
    Hayır tatlım, Batı yakasındaki tiyatro. Open Subtitles لا، حبيبي. المسرح في الجهة الغربية.
    Sadece Batı yakasındaki bir tanesi hariç. Open Subtitles ما عدا هذا, فى الجانب الغربى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more