Bizim burada parfüm bayanlar için uygunsuz bir şeydir. | Open Subtitles | بالنسبة لنا هنا فاننا نشعر بأن العطر غير ملائم للسيدات |
Benimle egzotik, klas şeyler yapmak isteyen yaşIı, süslü, zengin bayanlar için. | Open Subtitles | لا للسيدات الغنيات اللاتي يريدون فعل بعض الاشياء الرائعة معي |
Fizik kurallarına uygunluğunun yanı sıra bayanlar için de küçük bir işaret olur. | Open Subtitles | إنه إضافة للقوانين الفيزيائية يحتوي عامل جذب للسيدات السيدات ؟ |
O kağıtları incelerken bayanlar için kullanabileceğim bir yer var mı? | Open Subtitles | هل يوجد حمّام للنساء أستطيع إستخدامه بينما ينظر في المعاملات الورقيّة |
Tüp bebek ile yumurtayı harekete geçirmenin bayanlar için güvenli gözükmesine rağmen uzun vadeli sağlıklı sonuçlarının olması çok kesin değil. | TED | إن العواقب الصحية طويلة الأمد من التنبيه المبيضي بأدوية الأخصاب المساعد غير واضحة يعتقد أن الإخصاب المساعد آمن للنساء |
Burada bay ve bayanlar için güzel deri eldivenler yapıyoruz. | Open Subtitles | سوف نقوم بصنع قفازات جلدية للسيدات والسادة |
Bütün şekillerde ve boyutlarda bayanlar için iç çamaşırı. | Open Subtitles | ملابس داخلية للسيدات بجميع الأشكال والمقاسات |
Şimdi kendi başına takılmak senin için yeni bir kavramsa yıllar boyunca uzmanlaştığım bu konuda bayanlar için gerginlik alıcı bazı teknikleri seninle paylaşabilirim. | Open Subtitles | أتعلمين, إن كان عيشك لوحدكِ جديدٌ عليكِ سيسرّني أن أشارك تقنيات تزيح التوتر للسيدات قد أتقنتها على مرّ السنوات |
bayanlar için dikilmiş, ama bu kadar kısa sürede başka ne yapabilirim? | Open Subtitles | و لكنها مفصله للسيدات و لكن ماذا يمكنني أن أفعل في هذا الوقت القصير ؟ |
Ama bu hayranlık, bu saplantı hep o zenci bayanlar için. | Open Subtitles | , لكن هذا الأفتتان , الهوس للسيدات الزنجيات ليلا |
Şu bayanlar için buraya bir kadeh daha alalım. Tamam. Şerefe. | Open Subtitles | اجلب زجاجة أخرى من الخمر هنا للسيدات مآثر شولتز تصدر عناوين الأخبار |
Halk kabini Madam, özellikle bayanlar için. | Open Subtitles | حجرة مشتركة، سيدتي للسيدات فقط. |
11. sokakta bekar bayanlar için bir yer var küçük bale dansçıları ve onlar gibiler için. | Open Subtitles | هناك ذلك السكن في الشارع الـ 11 ... للسيدات العازبات أشياء كهذه |
Belki biraz ama düğümü bayanlar için özel bir şekilde atıyorlar, çabuk olması için. | Open Subtitles | ...مجرد القليل... لكن يربطون العقد خاص للسيدات لذا هو سريع |
Hayır, efendim, bu sadece bayanlar için. | Open Subtitles | المعذرة ياسيدي , هذا الجينز للسيدات فقط |
Sizi uyarıyorum, bu bayanlar için bir içki değil. | Open Subtitles | أريد تحذيركم إنه ليس شراب للسيدات |
Erkekler için barı, bayanlar için tabutu açın. | Open Subtitles | حانة مفتوحة للرجالِ، وعلبة مجوهرات مفتوحة للنساء |
Eşcinsel bir yarış atımız var ve ben onu bu kış bayanlar için büyücü pelerinlerini moda yapmasına ikna ettim. | Open Subtitles | نمتلك حصان سباق شاذ سوياً. وأقنعته بعمل خط موضة لعبايات الساحرات, للنساء هذا الشتاء. |
- Fakat bayanlar için çok çekici. - Hep böyle olmuyor mu? | Open Subtitles | ولكنها اكثر جاذبية للنساء اليس هذا الحال دائما ؟ |
Dışarıda bayanlar için iş piyasası pek uygun değil gibi ama halledebilirim. | Open Subtitles | حسنا، انها ليست أفضل سوق عمل هناك للنساء في الوقت الراهن، ولكن سوف اتعامل |
Bay Fielding için viski soda, bayanlar için porto şarabı. | Open Subtitles | ويسكي للسيّد فيلدنق الخمر الحلو للسيّدات |
Ve ben de gidip yeni arabamı bayanlar için ısıtayım. | Open Subtitles | وأنا سوف أذهب لأشغل السيارة الجديدة من أجل السيدات |