"bebeklerin" - Translation from Turkish to Arabic

    • الاطفال
        
    • الدمى
        
    • الأطفال
        
    • الرضع
        
    • الرُضع
        
    • الطفل لوجاك
        
    • ميكروباتهم
        
    Yani demek istediğin şey bebeklerin bir Alpha olarak doğmasını engelliyor. Open Subtitles ما الذي تقوله صدقا انه يمنع الاطفال من ان يولدوا كالفا
    bebeklerin doğumdan sonraki beyin gelişimlerini inceleyen iki yeni çalışma başlatıyoruz. TED نحن سنعمل على اطلاق دراستين عن عمليات المسح لأدمغة الاطفال منذ ولادتهم
    Geçen yıl yayınlanan bir çalışma, doğumda yani tam da doğdukları anda bebeklerin annelerinin ana dilinin aksanında ağladığını ortaya koydu. TED وقد أظهرت دراسة نشرت العام الماضي أنّه ومنذ الولادة، منذ لحظة الولادة، يكون بكاء الاطفال بنفس لهجة لغة الأم الأصلية.
    Kasiyerle yatıp, şişme bebeklerin hepsini almadıkça o dükkanda nasıl bu kadar harcama yapabilirsin? Open Subtitles إلا إذا قضيت ليلة مع ألكاشيرز وبعض الدمى كيف يمكن لك إن تنفقى كل هذا بمتجر كهذا
    Bir 10 yıl önce bebeklerin de aynı şeyi yapıyor olabileceğini öne sürdüm. TED ومنذ حوالي 10 سنوات مضت، اقترحت أن الأطفال الصغار ربما يقومون بالأمر ذاته.
    Bunu bebeklerin ve küçük çocukların insan türünün araştırma ve geliştirme bölümü olduğu olarak görebiliriz. TED لذا يمكننا التفكير بالأمر وكأن الأطفال الرضع وحديثي السن أشبه بأقسام البحث والتطوير للجنس البشرى.
    Böylece artık onları takip ediyor ve sırlarını öğrenebiliyoruz. bebeklerin yumurtadan çıktığında nereye gittiğini ve birazdan sizin de şahit olacağınız, buna benzer olağanüstü şeyleri yakalayabiliyoruz. TED واصبحنا نتبعهم ونعرف اسرارهم واين تذهب الاطفال بعد فقسها واشياء رائعة انتم على وشك رؤيتها
    o gercekten büyüleyici... kendime soruyorum acaba böyle , bir yüz yapisiyla kime benziyecek... bebeklerin cirkin göründügünüde, kim söylemis... o bütün geceden beri agladi, daha simdi uyudu. Open Subtitles اتسائل من ستشبه مخطئ الذى قال ان الاطفال الصغار متعبين لقد كانت تبكى طوال الليل لم تنم الا منذ دقيقة
    bebeklerin konuşmayı öğrenmesinin sebebi yetişkinlere böyle davranmalarını kesmeyi söylemek olmalı. Open Subtitles الاطفال غالبا يتعلمون الكلام ليخبرو البالغين ان يتوقفوا
    Ve en iyi yanı bebeklerin dinlemesi gerekmiyor, çünkü uyuyorlar. Open Subtitles والقسم الاجمل من هذا انه ليس على الاطفال ان يستمعوا لانهم سينامون عندها
    Küçükken, babam bebeklerin ağaçlarda büyüdüğünü söylerdi. Open Subtitles هل تعلم عندما كنتِ صغيره ابى قالى , ان الاطفال ينمو فى الاشجار
    Dansı mı yoksa vaftiz edilmemiş bebeklerin gittiği yerimi kastediyorsun? Open Subtitles اتقصدين الرقص أم ذلك المكان الذي يذهب اليه الاطفال غير المعمدين ؟
    bebeklerin gerçekten zeki olarak doğduğu operasyonları gösteriyorlardı. Open Subtitles يبينون انهم يجرون عمليه حيث يجعلون الاطفال اذكياء
    Oyuncak bebeklerin ve şiirlerinle yeterince dalganı geçtiysen onları artık kaldırabilirsin demeye geldim buraya. Open Subtitles أتيت لأخبرك بأنك إذا اكتفيت من جعل نفسك سخيفاً مع الدمى خاصتك و مع أبياتك فيمكنك إزالتها الآن
    Çin'den bebeklerin içinde ülkemize eroin kaçakçılığı yapıyorlardı. Open Subtitles كانوا يقومون بتهريب الهيروين من الصين إلى داخل البلاد داخل تلك الدمى.
    Bize gece vardiyasında bebeklerin içindeki uyuşturucunun boşaltılıp nasıl teslimata hazır hale getirildiğini anlattı. Open Subtitles أخبرنا كيف كانوا يقومون أثناء مناوبة الليل بإزالة الممنوعات من الدمى قبل إعادتهم إلى المخزن.
    İnsanlarla vücutları hakkında konuşmayı bırakmalısın, ve nereden, bilirsin, bebeklerin nereden geldiğinden. Open Subtitles لا يجب أن تتكلم مع الناس عن أجسامهم ومن أين يأتي الأطفال
    Burası erdemli paganların ve vaftiz edilmemiş bebeklerin bulunduğu diyar. Open Subtitles هذا هو عالم الوثنيّن و الأطفال الذين لم يتمّ تعميدهم
    bebeklerin bu kadar merak uyandırıcı olduğunu kim bilebilirdi ki? Open Subtitles ومن كان يعلم أن الأطفال يمكنهم أن يكونوا مدهشين هكذا؟
    Çünkü kadınlar sahip oldukları gözenekli salgı bezleri sayısı olarak çeşitlilik gösterir ve bebeklerin emmeye başlama huzuru ile kadının sahip olduğu gözenekli salgı bezi sayısı arasında bir ilişki mevcut. TED لأن النساء يختلفن في عدد الغدد الهالية لديهم، وهناك علاقة بين سهولة عملية الرضع للرضيع وعدد الغدد الهالية لديها.
    Bu kötü, anne. bebeklerin yaşamak için süte ihtiyaçları var. Open Subtitles هذا سيء يا أمي، يحتاج الرضع للحليب ليعيشوا
    Çık ve doğumda ölen anne ve bebeklerin mezarlarındaki bütün çöpleri ve yabani otları temizle. Open Subtitles ونظفي كل هذه الحشائش والقاذورات التي تغطي قبور الرُضع وأمهاتهم الذين ماتوا أثناء الولادة
    Bunu bebeklerin izini sürmek için mi takmışlar sence? Open Subtitles أتعتقدين أنه بإمكانهم تعقب هذا الشئ مثل الطفل لوجاك ؟
    Esasen normal doğan bebeklerin mikropları tamamen vajinal topluluğa aitken, sezaryenle doğan bebeklerin mikropları tamamen cilt topluluğuna aittir. TED فالأطفال الذين يولدون بالطريقة الطبيعية، تكون كل ميكروباتهم بشكل عام تشبه المجتمع الخاص بالمهبل، بالمقابل الاطفال الذين يولدون بالعملية القيصرية، جميع مايكروباتهم تشبه مجتمع الخاص بالجلد.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more