becerilere sahip olmanız lazım. Ve bu beceriler teknik becerilerden tutun, | TED | لإستمرار الشركة . وتلك المهارات تتضمن كل شئ من المهارات التقنية, |
Ancak bunlar, çoğunlukla ders kitaplarından öğrenilen beceriler ve bebek maskesi kırık. | TED | لكن هذه المهارات تعلموها غالباً من الكتب المدرسية، وقناع الأطفال هذا محطم. |
Kontrol edebileceğiniz etkenleri baz alarak çözümler formüle edersiniz. İster beceriler, ister gübre, isterseniz de bitki seçimi olsun. | TED | فتضع إجراء مستندا إلى العوامل التي يمكنك السيطرة عليها. سواء أكان ذلك في المهارات أو الأسمدة أو اختيار النباتات. |
Eğer ağaç tepelerinde hayatta kalmak istiyorsa, ...öğrenmesi gereken bazı kritik beceriler var. | Open Subtitles | هنالك مهارات هاّمة أخرى عليها تعلمها إن أرادت البقاء حيّةً في أعالي الشجر. |
Ve bunlar, yine, bizim sayabileceğimiz ve ölçebileceğimiz beceriler değiller. | TED | وايضا تلك مهارات نحن غير قادرين على قياسها. |
Bunlar, çocuklara adaletin nasıl işlediğini görmelerinde eğitimin nasıl bir yeri olduğunu anlatırken bahsettiğim beceriler. | TED | هذه هي المهارات التي أتحدث عنها عندما أقول أن التعليم يمكن أن يكون مكانًا لمساعدة الأطفال على التعلم من أجل العدالة. |
Bu okullarda sıradan kadınlara pratik beceriler öğreterek kendi topluluklarındaki kişilere okumayı öğretmelerini sağladı. | TED | وفي تلك المدارس، قامت بتعليم النساء العاديات المهارات العملية ليعدن إلى مجتمعاتهن ويعلمن الناس القراءة، |
Modül beş: manuel beceriler çalışması. | TED | الوحدة الخامسة: تدريب المهارات اليدوية. |
İnsanların kendisine odaklanmalarını istediği zaman sesinin şiddedini çok çok aşağı bir seviyeye düşürür ve en iyi şekilde öğrencileri olaya dahil edebilen öğretmenlerde ihtiyacımız olan beceriler bunlardır. | TED | يخفّض صوته لمستوى جد متدني حين يريد من الناس أن يفهموه، وتلك هي المهارات التي نحتاجها لدى المدرّسين الأكثر إشراكا. |
Ve bazen siz birtakım becerilerle donatılırsınız, fakat bu beceriler sizin yaratıcılığınızı ortaya çıkaranlar olmayabilir. | TED | واحيانا تكون متسلحا بالمهارات , ولكن ربما لا تكون نوع المهارات التي تتيح الإبداع. |
Ve bugün öğrendikleri beceriler onları üniversite ve kariyere hazırlayacak. | TED | وهذه المهارات التي يتعلمونها اليوم ستُعدهم للجامعة ، و للاستعداد الوظيفي. |
Bu beceriler olmadan tam anlamıyla rehabilite edilmiş olamazsın. | TED | فلن تحصل على إعادة تأهيل كاملة دون هذه المهارات الحياتية. |
Nihayetinde dışarı çıkıp dünyayı değiştirmede kullanmak için öz güveni yoksa akademik beceriler neye yarardı. | TED | بعد كل شئ، ما جدوى المهارات الأكاديمية بدون وجود ثقة في إستخدام هذه المهارات في الخروج وتغيير العالم |
Onlara, yazılımın okuma, matematik ve fen alanlarını yapacağını, ama çocuğun motor ve kendine bakma becerilerinden sorumlu olduklarını ve birlikte sosyal duygusal beceriler üzerinde çalışacağımızı söylüyoruz. | TED | ونخبرهم أن البرنامج قادر على تولي جميع مهام الحساب والقراءة والعلوم، ولكنهم مسؤولون عن تعليم المهارات الفكرية ومهارات مساعدة الذات، ومعاً، يمكننا العمل على تعليم التعاطف الاجتماعي. |
Temel beceriler, minimum düzeyde edebiyat, kültür öğrencilerin çoğunun ulaşamadığı bir lüks oldu. | TED | إتقان المهارات الأساسية والحد الادنى من محو الأمية الثقافية يتملص أعداد كبيرة من طلابنا. |
Özelleşmiş beceriler ve basitleştirme becerileri, ve bunun birlikteliği güçlü bir başarıya götürür. | TED | المهارات المتخصصة ومهارات التسيير، والتركيبة التي تقود إلى نجاح ساحق. |
Onlar evlerini, para kazanmak için,yeni beceriler edinebilmek için ve dünyayı görebilmek için terkediyorlar. | TED | اختاروا مغادرة منازلهم من أجل كسب المال، لتعلم مهارات جديدة، ورؤية العالم. |
Farklı olma sebebi şudur; sadece geçtiğimiz bir kaç yıl içinde makinelerimiz daha önce hiç göstermedikleri becerileri göstermeye başladılar; anlama, konuşma, işitme, görme cevaplama, yazma ve daha yeni beceriler de ediniyorlar. | TED | السبب في كونه مختلف هو أنّ الآلات قد بدأت تكشف في السنوات الأخيرة عن امكانيّات لم تكن تمتلكها مطلقا في السابق: الفهم، التحدّث، الاستماع، الرّؤية، الإجابة، الكتابة، ولا تزال بصدد اكتساب مهارات جديدة. |
Zira bende normal ötesine geçen bir beceriler var | Open Subtitles | بالرغم من أنّ لديّ مهارات عدّة تفوق المعدل الطبيعي |
Rahatça anlamanız için tanık olduğunuz beceriler üstünden örnekleme yapacağım. | Open Subtitles | كمثال توضيحيّ، سأستعرض مهارات رأيتموها بأنفسكم قبلًا. |
Ve sonra üçüncü tabak... Çünkü eğer yenilebilir bir peyzajdan geçerseniz ve yeni beceriler öğreniyorsanız ve mevsimlik nelerin yetiştiğine ilgi duymaya başlarsanız paranızın daha büyük bir bölümünü yerel üreticilerin desteklenmesi için harcamak isteyebilirsiniz; sadece sebze değil; et ve peynir ve bira ve başka ne olabilirse. | TED | ثم يأتي الطبق الثالث، اذا مشيت بجانب مناظر طبيعية تصلح للأكل، و اذا كنت تتعلم مهارات جديدة، و اذا بدأت تتحمس لما ينمو موسميا، ربما تريد ان تنفق بعض من مالك الخاص لدعم المنتجين المحليين، ليس فقط الخضروات، لكن اللحم و الجبن و البيرة و اي شيء آخر. |