Doktor ne olduğunu anlamamıştı ve iyi olup olmadığını anlamak için sadece sabaha kadar beklememiz gerektiğini söylemişti. | Open Subtitles | والأطباء لم يعرفوا ماذا به فقط قالوا إن علينا الإنتظار حتي الصباح ليروا إن كان سيصبح بخير |
Bu gece gitmiyoruz. Yarına dek beklememiz gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | لن نذهب الليلة, لقد قال أنه يجب علينا الإنتظار للغد |
- Düğünden sonraya kadar beklememiz gerektiğini düşünmeye başladım. | Open Subtitles | بدأت أفكر في أنه كان علينا الإنتظار إلى ما بعد الزفاف |
Yani daha fazla rahibin geleceğini beklememiz gerektiğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد أن علينا توقع ظهور المزيد من هؤلاء الرهبان؟ |
Farklı dünyalardan geldiklerini ve bunu beklememiz gerektiğini söyledin. | Open Subtitles | قلت أنّهما من عالمين مُختلفين وأنّه كان علينا توقع ذلك. |
Danışılana kadar beklememiz gerektiğini sanıyordum. | Open Subtitles | أعتقد أنه كان علينا أن ننتظر حتى أننا دعا إلى التشاور. |
Yani beklememiz gerektiğini söylüyorsun. | Open Subtitles | إذن علينا الإنتظار حتى ذلك الحين |
Sabaha kadar beklememiz gerektiğini söyledim. | Open Subtitles | لقد قلت انه يجب علينا الإنتظار للصباح |
beklememiz gerektiğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أعتقد أن علينا الإنتظار |
Peter, ben sanmıştım ki... Yemin törenine kadar beklememiz gerektiğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | ويحي يا (بيتر) خلتُ انّكَ قلت، خلتُ أنّه علينا الإنتظار حتّى مابعد الإفتتاح |
Yay burcuyla Başak burcunun birleşmesini beklememiz gerektiğini düşündük. | Open Subtitles | كان علينا أن ننتظر حتى يلتقي برج القوس ببرج العذراء |