"benden önceki" - Translation from Turkish to Arabic

• قبلي
• قبلى
• سبقوني
• سلفي

Biriyle mi konuşmak istiyorsunuz? - benden önceki randevuyu araştırın.
تُريدان التحدّث إلى شخص ما، جرّبا الموعد الذي كان قبلي.

Şimdi, benden önceki konuşmacı, benden bir önceki konuşmacı... ...Idris Mohammed, Afrika'da berbat... ...liderler olduğunu ifade etti.
الآن ، المتحدث قبلي ، المتحدث السابق قبلي ، محمد إدريس ، أشار إلى أن لدينا قيادة بالغة السوء في إفريقيا.

Ray Stratton, en iyi arkadaşın. benden önceki oda arkadaşın.
راي شراتون، صديقك الأفضل شريك غرفتك قبلي

Peki benden önceki yıllarda doğan büyük kardeşlerimi hiç gördün mü?
وهل لم تعرف قط أخوتى الكبار المولودين قبلى بسنوات ؟

benden önceki meclis liderlerinin güçlerini çağırabileceğim yere gitmeliyim.
لوغان يجب أن أكون في المكان الذي استطيع ان أستمد منه قوه قادة المعشر الذين سبقوني

benden önceki koruyucu onu bana teslim ettiğinden bu yana 5 koç yılı geçti, o da kendi efendisinden almıştı, bu şekilde devam etti.
ومنذ أصبحت التالي من سلفي تكريم وسيده من قبله ، وهلم جرا ، وهلم جرا.

benden önceki bayanın hastalığı kasım ayında nüksetti ve kardeşi, kendisiyle yaşaması. için onları götürdü.
السيدة التي كانت هنا قبلي مرضت في نوفمبر جاءت أختها

Pislik yapmak istemem, bunu da çok söylediğimin farkındayım ama benden önceki adamda beyin namına bir şey yoktu herhâlde.
لا أريد أن أكون مزعجاً و أعلم أن أقول هذا كثيراً لكن ذالك الرجل الذي كان قبلي لابد و أنه كان أحمقاً جداً

Ben görevdeki bir pilotum, benden önceki savaşlardaki diğer pilotlar gibi.
أنا طيار في هذه المهمة مثل باقي اي طيار اخر وفي جميع الحروب الاخرى قبلي

John, benden önceki insanlara göre zamanın çok öncesini milyonlarca yıllık geçmişi gördüm.
جون لقد رأيت إلى الماضي أكثر من من أي رجل قبلي ملايين السنوات في الماضي

- benden önceki tüm Mortdecai erkeklerinde vardı, neden bende olamıyor?
لديك خمسة دقائق لحلاقته كل رجل من عائلة موردكاي قبلي كان لديه مثله لم لا يمكنني أنا ؟

Burada olmak bir onurdur, benden önceki başkomiserleri düşündüğümüz zaman.
إنّه لشرف كبير كوني هُنا، لاسيّما لو أخذنا بعين الإعتبار جميع النقباء الذين جاءوا قبلي.

benden önceki tüm o erkek arkadaşlarını göz önüne alırsak senden önce hiç kız arkadaşım olmadığını da göz önüne alırsak ikimiz arasında her şeyin hemen hemen uygun bir hale döndüğünü sanıyormuş.
يقول أن مهما كان لديك أصدقاء قبلي و أنا لم تكن لي آي صديقة قبلك ... يعتقد أن فيما بيننا هناك نوعا من المتوسط

benden önceki elçi elçi.
رسول قبلي ... رسول ويأتي الملك فجأة الى معبده

benden önceki kız böyle bırakmış.
الفتاة التي كانت قبلي فعلت ذالك

benden önceki çocuk gittiği için herkesin tekrar bana kalplerini açacak olmasının zor olduğunu bildiğim için bekledim.
... إنتظرت بإعتقاد أنه كان من الصعب لكل شخص أن يفتح قلبه مرة أخرى بعد أن غادر الطفل الذي كان قبلي

Ve benden önceki birçok sanatçı gibi kadın vücudu her zaman mükemmel bir ilhâm kaynağı olmuştu.
ومثل العديد من الفنانين قبلى فإن الشكل النسائى كان ما يزال دائماً مصدراً عظيماً من الإلهام

benden önceki kral babam gibi, ben de en gizli görevlerde sana güvenmiştim.
... كان ابى من قبلى يأتمنك على المهمات الخطيره

benden önceki üçünün tek ortak yönü vardı.
حسناً، الثلاثة الذين سبقوني كان بينهم قاسم مشترك

Ama en sonunda, bütün çabalarıma rağmen benden önceki bin çocuktan farklı bir şey yapamadım.
لكن في النهاية بعد كلّ جهودي... لم يكن نصيبي منها أفضل مِن 1000 فتىً سبقوني

benden önceki ile pek iyi anlaşamıyordun sanırım.
سلفي شعر بأنك تملك علاقة مترددة معه

benden önceki dostumun çok sevildiği belli.
سلفي هنا كَانَ محبوباً كثيراً.