"beni öptü" - Translation from Turkish to Arabic

    • قبّلتني
        
    • قبلني
        
    • قبلتني
        
    • قبّلني
        
    • قبلنى
        
    • قام بتقبيلي
        
    • قبّلتْني
        
    • قبّلَني
        
    • وقبّلني
        
    Hayır, ben yardım etmeye çalışıyordum ve o beni öptü. Open Subtitles كلاّ ، كنتُ أحاول المُساعدة ، و هي من قبّلتني.
    Onu eve bıraktım, Japonca birkaç laf ettim ve beni öptü. Open Subtitles الشئ الوحيد الذي فعلته أني تمشيت معها لبيتها وتكلمت ببعض اليابانية لها و قبّلتني
    Aslında o beni öptü, ama yine de oldu ve kendimi kötü hissediyorum. Open Subtitles في الحقيقة، هي من قبلني وأنا أشعر بالسوء حيال ذلك
    Pekala, öncelikle biz oynaşmadık, sadece bir öpücüktü ve o beni öptü. Open Subtitles حسناً، أولاً: لم نخرج مع بعضنا، كانت مجرد قبلة وهو قبلني
    O korkmustu, ben de korkmustum, ama kurtulduk, o rahatlamayla beni öptü. Open Subtitles ... كانت خائفة وكنت خائفاً .. لكننا نجونا، ووسط فرحتنا بهذا قبلتني
    Senin hakkında konuşuyorduk ilişkiler hakkında konuşuyorduk ve beni öptü. Open Subtitles كنّا نتحدّث عنك، كنّا نتحدّث عن العلاقات، ومن ثمّ قبّلني.
    Daha sonra beni öptü patikadan aşağıya doğru indi ve ağaçların arasında gözden kayboldu. Open Subtitles ثم قبلنى ومشى الى داخل الاشجار وأسفل المنحدر
    Sonra arabayı yolun kenarına çekti, ve sonra da beni öptü. Open Subtitles ثم قام بإيقاف السيارة بجانب الطريق، و... ثم قام بتقبيلي
    ...ama bir şey söyleyemeden Lisa beni öptü ve kapıdan ayrıldık. Open Subtitles لكن قبل أن أحظى بالفرصة لأقول أي شيء ليسا قبّلتني ثم خرجنا مع بعضنا
    Sonuç şu ki o bir garip davranıyor. beni öptü. Open Subtitles حسنٌ، القرار هو أنّها تتصرّف بغرابة، لقد قبّلتني.
    Dedektif beni öptü ve nedenini bulmam gerekiyor. Open Subtitles لقد قبّلتني المُحققة وأحتاج إلى معرفة السبب
    Laura beni öptü ve kulağıma katilin ismini fısıldadı. Open Subtitles قبّلتني "لورا" وهمست بإسم القاتل في أذني
    Evet. Adamın biriyle yemeğe çıkmıştık, beni öptü. Open Subtitles أجل، لقد ذهبت للعشاء مع هذا الشاب و قد قبلني
    Bir gece beni öptü. Ben de onu. Büyük bir hataydı. Open Subtitles لقد قبلني ذات ليلة، وبادلته التقبيل، وكان ذلك خطأ.
    Ama işte, geçen gece bana karşı hâlâ hisleri olduğunu söylediğinde beni öptü. Open Subtitles لكن هذا هو الأمر الليلة التالية عندما أخبرني بأنه لازال يكن لي المشاعر لقد قبلني
    Rory... Rory, beni öptü çünkü orada olan bendim. Open Subtitles روري، لقد قبلتني لأنني كنت موجوداً يا روري
    Asha'ya içki almaya gitmiştim sonra Tonya beni öptü. Open Subtitles لقد ذهبت لأحضر لآشا شراباً وعندها قبلتني تونيا
    Noel ağacı alırken ökseotunu görüp milletin gözü ününde beni öptü. Open Subtitles في شجرة عيد الميلاد الكثير، كان هناك الهدال، وأنها قبلتني تحتها في الأماكن العامة.
    Sonra beni öptü ve iyi geceler dedi. Open Subtitles بعدها قبّلني وقال لي ليلة سعيدة
    Aslında daha çok o beni öptü. Open Subtitles في الواقع، هو من قبّلني في الأغلب
    Onu ben öpmedim. O beni öptü. Open Subtitles انا لم اقبله ، هو قبلنى ..
    Bu önemsiz olabilir ama beni öptü. Open Subtitles هذا ربما يبدو بديهياً ولكنه قام بتقبيلي
    O beni öptü. Open Subtitles قبّلتْني
    Gerçekten çok sarhoştuk ve, işler biraz çığırından çıktı, ve Jamie... beni öptü. Open Subtitles نحن شُرِبنَا حقاً، الأشياء أصبحتْ مجنونة إلى حدٍّ ما، وجَيمي... قبّلَني
    Ve sonra bir gece eve yürürken beni öptü, yanağımdan sadece. Open Subtitles وبعدها في أحد الليالي كنا نمشي للمنزل وقبّلني.. فقط في خدي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more