Oldu işte. Gitme zamanı geldiğinde beni uyandır. | Open Subtitles | هناك ، شكرا لك أيقظني عندما يحينُ وقت الذهاب |
Evet, kapıyı kitle çalışma zamanı geldiğinde beni uyandır. | Open Subtitles | نعم , أغلق عـليّ , أيقظني عندما يحين وقت التدريب |
İyi, işte sana bir soru. Yarın sabah 6'da beni uyandır. | Open Subtitles | - حسناً ، تفضل هذا سؤال ، أيقظني الساعة السادسة صباحاً. |
Sen uyanık kal. Eğer başım beladaymış gibi hissedersen, beni uyandır. | Open Subtitles | إبقي مستيقظة، وإذا بدوت وكأني في مشكلة، أيقظيني |
100'e geldiğinde beni uyandır. | Open Subtitles | عندما تصل الى 100 أيقظنى |
Eve döndüğünde beni uyandır. Bir kokteyl kaparız, olur mu? | Open Subtitles | ايقظني من النوم عندما تعود للمنزل سنتناول الكوكتيل. |
Vardığımızda beni uyandır. | Open Subtitles | ايقظينى عندما نصل |
Evet. Vardığımızda beni uyandır. | Open Subtitles | نعم، نعم أيقظني عندما نصل إلى هناك |
Yemek hazır olunca beni uyandır. | Open Subtitles | أيقظني عندما تكون الوجبة جاهزةً |
Bir sonraki vuruşa geldiğimizde beni uyandır. | Open Subtitles | حسناً، أيقظني عندما نصل للرمية التالية. |
Sus ve sadece bir sonraki vuruşa gelince beni uyandır. | Open Subtitles | أيقظني فقط عندما نصل للرمية التالية. |
İşte o zaman bütün bar "Gitmeden önce beni uyandır" şarksını söylüyordu, olağan olarak. | Open Subtitles | وذلك كان عندما جعل كل من في الخانة يغنون " أيقظني قبل أن تذهب " بشكل ساخر |
Eğer uyuyakalırsam, beni uyandır, tamam mı? | Open Subtitles | إذا غطيت بالنوم , أيقظني , حسنا ؟ |
Ediyorum. Ne dersem diyeyim ve ne yaparsam yapayım umursama ve beni uyandır. | Open Subtitles | - أنا أطلب منك ذلك ، لكن تجاهل أي شيء اقوله أو افعله و أيقظني. |
- Süre dolduğunda beni uyandır. - Emredersiniz. | Open Subtitles | عندما ينقلب الرمل للأسفل ، أيقظني - أجل ، سيدي - |
Tabii, tabii. Hızlı kayabildiğinde beni uyandır. | Open Subtitles | أجل, أجل, أيقظيني حالما تتعلّم كيف تَضرِب. |
Şaşı takımı bir şey bulursa, beni uyandır. | Open Subtitles | أيقظيني عندما تكتشف فرقة الأذكياء شيئاً |
Çok net bir şekilde,"Terleme Kulübesi"ne girmeden önce beni uyandır dedim. | Open Subtitles | لأنني كنت واضحة جدا قلت لك أيقظيني "قبل "كوخ التعرق |
İyileşirse beni uyandır. | Open Subtitles | أن تحسنت أيقظنى |
Ağaçlar saldırıya geçtiğinde beni uyandır küçük adam. | Open Subtitles | ايقظني حينما تهاجمنا الأشجار أيها الضئيل! |
Palm Springs' e vardığımızda beni uyandır. | Open Subtitles | ايقظينى عندما نصل بالم سبرينج |
Hayır, bekleyemez. İçeri gir ve beni uyandır. | Open Subtitles | كلا لا يمكن إذهب وأيقظني |
Hareketli sahne çıktığında beni uyandır, olur mu? | Open Subtitles | أوقظيني عندما يبدأ المشهد المثير |