Biliyorum, çok çalışıyorsun, seyahat ediyorsun ama burada olmanın Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | أعلم أنك كنت تعمل كثيـــرا وتسافر و بما أنك هنا هذا يعني الكثير بالنسبة لي |
Bu yüzden, Benim için anlamı büyük geri zekalıları görmek TV'de resmedilmiş. | Open Subtitles | لذا، لا تتصور كم يعني الكثير بالنسبة لي... لرؤية الإعاقة... مصوّرة على الشاشة الفضّية بشكل عطوف. |
Bunun Benim için anlamı büyük. Teşekkürler. | Open Subtitles | هذا يعني الكثير بالنسبة لي شكرا لك |
Öncelikle burada bulunduğunuz için hepinize teşekkür etmek isterim. Özellikle yeni arkadaşlara. Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | أولاً أريد أن أشكركم كلكم لحضوركم خصوصاً الجدد، هذا يعني الكثير لي |
Dinle, beni seçtiğin için çok mutluyum. Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | أجل, أنظري, كل ما أردت قوله, أني ممتن فعلا لأنك إخترتيني, هذا يعني لي الكثير |
Sadece bir kereliğine. Böyle bir fantezim var ve Benim için anlamı büyük olacak. | Open Subtitles | فقط لمرة واحدة و ذلك سيعني الكثير لي |
Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | ذلك يعني الكثير |
Nate'le birlikte çalıştığın için. Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | لبذلك مجهودا مع (نايت)، هذا يعني الكثير بالنسبة لي |
Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | فهذا يعني الكثير بالنسبة لي |
Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | وهذا يعني الكثير بالنسبة لي. |
Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | وهذا يعني الكثير بالنسبة لي |
Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | وهذا يعني الكثير بالنسبة لي. |
- Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | ذلك يعني الكثير بالنسبة لي . |
Benim için kariyerini riske atmandan etkilendim. Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | لقد تأثرتُ بمجازفتكِ بوظيفتكِ من أجلي هذا يعني الكثير لي |
Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | و هذا يعني الكثير لي بما أنه منك |
evet, harikayım geldiğin için sağol bunun Benim için anlamı büyük bunu nasıl kaçırabilirdim ki. | Open Subtitles | -نعم، أنا بأفضل حال شكراً جزيلاً على قدومك هذا يعني الكثير لي لم أكن لأفوت هذا |
Teşekkürler patron, Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | شكراً يا رئيس هذا يعني لي الكثير |
Sağol tatlım. Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | شكراً لك عزيزتي هذا يعني لي الكثير |
Bunun Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | فهذا سيعني الكثير لي حقيقة. |
Benim için anlamı büyük ama Marciella bunu hoş karşılıyor mu? | Open Subtitles | ذلك يعني الكثير لي يا أخي لكن , هل (مارسيلا) موافقة على ذلك ؟ |