Bak, benim için endişelenmeyi kesip, kendin için endişelenmeye başlasan iyi olur. | Open Subtitles | هيّا، لنذهب يجب أن تتوقف عن القلق عليّ وتقلق على نفسك |
Kyle, benim için endişelenmeyi bırak. | Open Subtitles | توقف عن القلق عليّ |
Ben bunun üstesinden gelebilirim. benim için endişelenmeyi kesmenizi istiyorum. | Open Subtitles | و يمكنني فعله مرة أخرى توقفن عن القلق بشأني |
Sen kafanı işine ver. benim için endişelenmeyi bırak. | Open Subtitles | إبقَ مركزاً على عملك، وتوقف عن القلق بشأني. |
benim için endişelenmeyi bırakın ve işinize geri dönün, hepiniz. | Open Subtitles | وتوقفي عن القلق بشأني .. وعودي للعمل، جميعكم |
Pekala, herkes benim için endişelenmeyi bıraksın ve bulduğum kütüphane kitabı hakkında endişelenmeye başlasın. | Open Subtitles | لنكف جميعا عن القلق بشأني ونبدأ القلق بشأن الكتاب المستعار الذي عثرت عليه للتو |
Seni bu yüzden seviyorum ama şimdilik benim için endişelenmeyi bırakıp sahip olduklarım için beni kıskanamaz mısın? | Open Subtitles | وأنا أحبك لذلك لكن من الآن هلا توقفت عن القلق بشأني وأن تشعري بما أريده "منك أن تشعري به وهو "الغيره, |
benim için endişelenmeyi kes. Kendin için endişelen. | Open Subtitles | كف عن القلق بشأني وأقلق بشأنك |
benim için endişelenmeyi bırak. | Open Subtitles | توقفي عن القلق بشأني. |