"benim için sorun" - Translation from Turkish to Arabic

    • مانع لدي
        
    • مشكلة بالنسبة لي
        
    • مانع لديّ
        
    • جيد بالنسبة لي
        
    • أنا بخير مع
        
    • أنا موافق على
        
    • بأس بالنسبة لي
        
    • لدي مشكلة في
        
    • لدي مشكلة مع
        
    • مانع عندي
        
    • بأس بذلك معي
        
    • المشكلة بالنسبة لي
        
    • أنا لا أقبل الخسارة
        
    • مشكلة عندي
        
    • عليكي أنا مستمتع
        
    Baba, eğer bir daha biriyle çıkmak istersen, bu Benim için sorun olmaz. Open Subtitles ولكن, أبي إذا أردت مواعدة شخصٍ آخر لا مانع لدي
    Hatırlayabildiğim kadar uzun zamandır Benim için sorun oluşturuyorlar: önce minik bir erkek fatma iken sonra da erkek görünümlü ancak östrojen ağırlıklı bir organizma iken. TED كانت مشكلة بالنسبة لي منذ أمد بعيد، بدايةً منذ أن كنت فتاة مسترجلة صغيرة ثم بعد ذلك كصاحبة مظهر ذكوري، قائم أساساً على هرمون الإٍستروجين الأنثوي.
    Seninle paylaşırız. Benim için sorun değil. Open Subtitles سأشاركها معك فلا مانع لديّ
    Zamanını kardeşini bulmak istersen Benim için sorun değil. Open Subtitles إذا كنتِ تريدين فعل ما يتطلبه الأمر للعثور على شقيقتك الصغيرة، جيد بالنسبة لي.
    Benim için sorun değil ama seni bilemiyorum. Open Subtitles أنا بخير مع ذلك، ولكن لست متأكدا من أنت.
    Beni senin gibi bir kaçık olmamı engelliyorlarsa Benim için sorun yok. Open Subtitles و أنهم يمنعوني من أن أكون مجنون مثلك أنا موافق على هذا
    Bakın, rahatsız edilmek istemiyorsanız Benim için sorun değil. Open Subtitles ولكن لا بأس بالنسبة لي . إذا كنتِ لا ترغبين الإزعاج
    Değişmek istersen orada uyumak Benim için sorun olmaz. Konu o değil. Open Subtitles لو أردت أن نتبادل الوظائف لن يكون لدي مشكلة في النوم هناك
    Annen için uygunsa, Benim için sorun değil. Open Subtitles ان كانت أمك موافقة فلا مانع لدي
    Birlikte çalışmak istiyorsan Benim için sorun yok. Open Subtitles أتريدنا أنْ نعمل معاً ؟ لا مانع لدي
    Tamam, Benim için sorun değil. Open Subtitles حسناً ، لا مانع لدي
    Buna saygı duyarım. Benim için sorun yok. Open Subtitles أنا احترم الأشرعة، هذه ليست مشكلة بالنسبة لي
    Eğer ölürsen, Benim için sorun olur. Open Subtitles إذا مُت , إنها مشكلة بالنسبة لي
    Seni bağlamış olsam bile, Benim için sorun teşkil ediyorsun. Open Subtitles حتى وانت مقيد مشكلة بالنسبة لي
    Seninle paylaşırız. Benim için sorun değil. Open Subtitles سأشاركها معك فلا مانع لديّ
    Benim için sorun değil. Open Subtitles حسنٌ، لا مانع لديّ.
    Benim için sorun değil canım. Open Subtitles هذا جيد بالنسبة لي عزيزتي
    Ve tercihini hangisinden yapman Benim için sorun değil ama şimdi yapmak zorundasın. Open Subtitles وبصراحة، أنا بخير مع أيهما كان اختيارك، لكن يتوجب عليك الاختيار،الآن.
    Hafta içi iki katı çalışırsan, Benim için sorun olmaz. Open Subtitles تعمل بجهد مضاعف خلال الأسبوع و أنا موافق على الأمر
    - Dönmek istersen, Benim için sorun değil. Open Subtitles إذا كنت تريد العودة فلا بأس بالنسبة لي
    Tüm seytanlari yok etmek cehennem köpegini degisip kaninda yikanmaksa Benim için sorun degil. Open Subtitles إن كان هذا سينفي كل الكائنات الشيطانية للأبد فليس لدي مشكلة في بقر بطن كلب شيطاني ثم أغتسل بالصابون لإزالة الرائحة
    Bana gerçeği söyle anne. Gerçekten Benim için sorun değil. Open Subtitles اخبريني الحقيقة يا امي انا ليست لدي مشكلة مع هذا
    Ve eğer ev erkeği olmak istiyorsan, Benim için sorun değil. Open Subtitles وإن كنت تريد أن تصبح ربّ منزل فلا مانع عندي
    Benim için sorun değil, istasyona bir kere daha az giderim. Open Subtitles لا بأس بذلك معي خاصة مع الغاء الرحلة الى القطار
    Benim için sorun bilgisizlik değildi: asıl sorun ön yargılı düşüncelerdi. TED المشكلة بالنسبة لي ليست الجهل لقد كانت الأفكار الموجودة لديهم من قبل
    Benim için sorun. Open Subtitles أنا لا أقبل الخسارة.
    Bir şey söyleyeyim mi? Benim için sorun yok. Open Subtitles حسنا لا مشكلة عندي
    - Benim için sorun yok. - Aslında var. Open Subtitles لا عليكي أنا مستمتع بذلك أعتقد انك لن تستمتع زيادة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more