Kimse daha önce sana aynen Al Pacino'ya benzediğini söyledi mi? | Open Subtitles | أتدري أمراً؟ هل سبق وأخبرك أحد بأنك تشبه آل باتشينو تماماً؟ |
Hiç kime sana Foxy Brown'a çok benzediğini söyledi mi? | Open Subtitles | هل أخبرك أحد من قبل أنك تشبه فوكسى برون بالضبط؟ |
Bu muhteşemdi. Birazcık da olsa Ay'a benzediğini düşündüm ki bu çok ilginçti. | TED | اعتقدت أنه يشبه نوعا من القمر، وهو أمر جدير بالاهتمام. |
Şimdi size kaskın altında Google Glass giymenin neye benzediğini gösterecek tadımlık bir filmimiz var. | TED | الآن، لدي بعض اللقطات لأريكم ما يشبه ارتداء نظارة جوجل تحت خوذة لأعطيكم هذا الإحساس. |
İlk defa halk önüne çıkıyor. Neye benzediğini kimse bilmiyor. | Open Subtitles | هذا أول ظهور له في العلن، لا أحد يعرف شكله |
Sadece demek istediğim, onun verilerinin benimkilere ne kadar benzediğini merak ettiğim. | Open Subtitles | عنيتُ بكلّ بساطة، أتسائل عن مقدار تشابه بياناته مع بياناتي، |
Dostum daha önce sana yürürken bir penguene benzediğini söyleyen olmuş muydu? | Open Subtitles | يا رفيقي، هل سبق وأن أخبرك أحد عندما تسير كأنك تشبه البطريق؟ |
ve bu fotografa bakınca gerçi size başka bir fotograf göstereceğim ama büyükannesine ne kadar benzediğini görebilirsiniz | TED | و تذكروا هذه الصورة، لأنني سأريكم صورة أخرى فيما بعد، ولكن يمكنكم أن تروا كم هي تشبه جدتها، |
İzin verirseniz, efendim, postacı adanın bir Kızılderili... başına benzediğini söyledi. | Open Subtitles | عفواً يا سيدى ، لقد أخبرنى الملاح أن السبب هو أنها تشبه رأس الهندى |
Mahtob'un aynı Moody ve Ameh Bozorg'a benzediğini söylüyor. | Open Subtitles | انها تقول ان ماهتوب تشبه اميه بوزورج ومودي |
Fakat zaten sizin posttravmatik stres bozukluğunuzun benimkiyle benzer olduğunu düşünmüyorum; ya da benim endişemin veya üzüntümün sizinkine benzediğini. | TED | لكني أعتقد كذلك أن اضطرابي لا يشبه اضطرابك أو أن حزني وقلقي يشبه حزنك وقلقك. |
Birçok dağ inşa ettim, burada size, buluta benzediğini düşündüğüm bir binayı göstereceğim. | TED | لقد بنيت العديد من الجبال، وأنا هنا أحاول أن أريكم مبنى أعتقد أنة يشبه السحابة. |
Sanırım hanımefendi bir silaha benzediğini söylemişti. Pek çok insan silahlardan hoşlanmaz. | TED | أظن أنها قالت أنه يشبه المسدس. الكثير من الناس لايحبون المسدسات. |
Bunun saçma sapan Yıldız Savaşları projesine benzediğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يشبه برنامج حرب النجوم السخيف |
Mir, ona benzediğini düşünmemiz için bu saçları bota yerleştirmiş. | Open Subtitles | في القارب ليجعلنا نعتقد أن هذا ما يبدو عليه شكله |
Bir kuzgunun neden çalışma masasına benzediğini biliyor musun? | Open Subtitles | ألديك أية فكرة عن سبب تشابه الغراب بالمكتب؟ |
Şuradaki kulenin Santa Fe'deki katedrale benzediğini söylemiştin. | Open Subtitles | قلت ان ذاك البرج يبدو مثل كنيسة في سانتا في |
Büyük çocuklardan biri, onun bir fahişeye benzediğini söyledi. | Open Subtitles | أحد الأولاد الكبار قال أنها تبدو مثل العاهرة |
Aman Tanrım, annene ne kadar benzediğini hiç farketmemiştim. | Open Subtitles | يا إلاهي! لم أدرك كم أنّك تشبهين لوالدتك |
Ve sonra koca kümenin olduğu yere uçacağız ve siz de neye benzediğini göreceksiniz. | TED | ومن ثم سنحلق الى موقع الكتلة الهائلة وتستطيعون رؤية شكلها. |
Benim küçüklük hâlime benzediğini düşünmüştüm. | TED | اعتقدت أنها تشبهني قليلا عندما كنت صغيرة. |
Eczacı olabilirim ama öksürük ilacının neye benzediğini de bilirim, doktor. | Open Subtitles | أنا مجرد صيدلي لكنني أعرف كيف يبدو دواء السعال يا دكتور |
Kızın neye benzediğini bilmiyorum ama birazcık sana benziyorsa, ona içiyorum. | Open Subtitles | حسنا ، لا أعرف شكلها و لكن اذا كانت تشبهك ، فهذا نخبها |
...olura neye benzediğini unutursun diye sana ait bir fotoğraf, | Open Subtitles | صورة لك في حالة انك نسيت كيف هي تفاصيل شكلك |
Kass, bana senden daha çok benzediğini söylemek zorundayım. | Open Subtitles | يجب أن أقول ياكاسى أنه يشبهنى أكثر مما يشبهك أنتى |
Ama Oliver üçüncü sınıftayken, Oliver'ın tahmin ettiğimden çok bana benzediğini fark ettim. | TED | ولكن عندما كان أوليفر في الصف الثالث، اكتشفت أنه يشبهني بشكل أكبر مما تخيلته. |
Sadece annene ne kadar benzediğini söylüyordum. | Open Subtitles | فقط كم انت متشابهه فى طريقة النظر مثل والدتك هذا كل شىء |