Kız arkadaşınla ilgili bir amacım yok. beraber çalışıyoruz. Hepsi bu. | Open Subtitles | ليست لدي رغبة بصديقتك نحن نعمل معاً و هذا كل شيء |
Profesör ve ben, yıllardır beraber çalışıyoruz. | Open Subtitles | مؤهل ؟ لسنوات عديدة , انا والأستاذ كنا نعمل معاً |
Payımı almalıyım, Cricket. Çünkü artık beraber çalışıyoruz. | Open Subtitles | سأخذ بعضها كريكت بما اننا اصبحنا نعمل سوياً |
Bu iyi! Evet. Sanki biz...biz beraber çalışıyoruz. | Open Subtitles | هذا جيد، وكأننا نعمل سوياً نحن فريق |
Çok uzun süredir beraber çalışıyoruz kimin ne yaptığını hatırlamak | Open Subtitles | نحن نعمل معا منذ فتره من الصعب تذكر من القائل |
Merak etmeyin, bölgedeki bu ve bunun gibi birçok problemle baş etmek için yetkililerle beraber çalışıyoruz. | TED | لا تقلقون، نحن نعمل مع السلطات لكي نحل مثل المشكلات، والعديد من المشكلات المختلقة في المنطقة. |
Bu davada beraber çalışıyoruz efendim. | Open Subtitles | -لا تهتم -نحن نعمل سوية على هذه القضية يا سيدي |
İki yıldır beraber çalışıyoruz ve ben bunu bilmiyor muyum ? | Open Subtitles | {\pos(192,245)}سنتان نعمل معًا وأنا لا أعرف ذلك؟ |
Şey, bilirsin, yani, ona aşık olmuyorum. Sadece beraber çalışıyoruz, anlıyor musun? | Open Subtitles | حسناً، لست معجبة به، إننا نعمل معاً فحسب |
En kötüleri yok etmek için şimdi beraber çalışıyoruz. | Open Subtitles | والآن نعمل معاً كفريق ونطيح بأسوء من فيهم |
Artık beraber çalışıyoruz! Harbi mi? | Open Subtitles | و أنقذني من أفعى عملاقة و الآن نحن نعمل معاً |
Kazancımızın. Artık beraber çalışıyoruz, hatırladın mı? | Open Subtitles | عمليتنا ، نحن نعمل معاً الآن ، هل تتذكر؟ |
Arkadaşım Melissa. Chicago'dan buraya yeni taşındı. Radyoda beraber çalışıyoruz. | Open Subtitles | هذه "ميلسا" لقد انتقلت للتو من شيكاغو ونحن نعمل معاً في محطة الراديو |
Hoş olmaz. beraber çalışıyoruz. | Open Subtitles | حسناً، قد يتعقد الأمر فنحن نعمل معاً |
Sydney'le beraber çalışıyoruz. | Open Subtitles | - انه ماكس- هذه "سيدني" , نحن نعمل سوياً |
Biz beraber çalışıyoruz! Benimle nasıl görüşmeyeceksin? | Open Subtitles | كيف لا تريد أن تقابلني إننا نعمل سوياً |
beraber çalışıyoruz...aslında çocukluğumuzdan beri beraber çalışıyoruz. | TED | نعمل معا منذ، حسناً، منذ أن كنا صغاراً، بالفعل. |
O boşlukları doldurmak, fark etmek, adlandırmak ve onların illa ki birer utanç kaynağı olmadığını anlamak için beraber çalışıyoruz. | TED | نعمل معا بملء هذه الفراغات، للتعرف عليهم، وتسميتهم، وفهم أنهم لا يجب أن يكونوا مصادر للعار. |
Biz beraber çalışıyoruz ve benim davranışım uygunsuzdu. | Open Subtitles | نحن نعمل مع بعضنا البعض وتصرفي كان غير لائق |
Ara sıra buna benzer durumlarda devletle beraber çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن اسشتاريون نحن نعمل مع الحكومة في مواقف لا تختلف كثيرا عن هذه |
Artık beraber çalışıyoruz ya hani. | Open Subtitles | بما أننا نعمل سوية ، وما إلى ذلك ؟ |
İtiraf etmem gerek, Harold. Bir süredir beraber çalışıyoruz ama beni şaşırtmaya her daim devam ediyorsun. | Open Subtitles | عليّ القول يا (هارولد)، لقد كُنّا نعمل معًا لبعض الوقتِ، لكنّكَ لا تنفكّ تُفاجئني. |
Tabii ki. Biz arkadaşız, beraber çalışıyoruz. Biliyorsun ya. | Open Subtitles | بالتأكيد فنحن أصدقاء و نعمل مع بعض |