"beyazın" - Translation from Turkish to Arabic

    • أبيض
        
    • الأبيض
        
    • الابيض
        
    • والأبيض
        
    Senin gibi böyle efendi bir beyazın böyle bir yerde ne işi var? Open Subtitles ما الجيد , بالنسبة لشخص أبيض مثلك , في هذا المكان ؟
    Eğitimli bir kadın, güçlü bir kadın. Çok açık tenliydi. Çünkü, annesi bir beyazın tecavüzüne uğramış. Open Subtitles لقد كانت قمحية اللون , لأن أمها إغتصبها . رجل أبيض
    Çünkü, annesi bir beyazın tecavüzüne uğramış. Open Subtitles لقد كانت قمحية اللون , لأن أمها إغتصبها . رجل أبيض
    İnsanlar bana daima beyazın bu tonlarına neden bu kadar para istediğimizi sorarlar. Open Subtitles يسألني الناس دائماً كيف نجني الكثير جداً لما يرقى إلى التدرج من الأبيض
    Yani burada beyazın düşük rakımı, mavinin de yüksek rakımı temsil ettiğini görebiliyoruz. TED فهنا نرى الأبيض يمثل الارتفاعات المنخفضة، والأزرق يمثل الأرتفاعات الأكثر علوا.
    Benim yerime geçmiş sahte çılgın beyazın üstesinden geldiğimiz gece ve artık buna gülebiliyorsun. Open Subtitles فى تلك الليلة التى تعملنا فيها مع هذا الفتى الابيض المخادع
    O siyah ve beyaz, beyazın üstüne siyah siyahın üstüne beyaz... Open Subtitles ذلك الأسود والأبيض ...أسود على أبيض ...أبيض على أسود
    Nil'in dalgalarını gördüm, ve hiçbir beyazın görmediği yerli kabilelerini gördüm. Open Subtitles لقد رأيت منابع نهر النيل وقبائل بدائية لم يشاهدها أى رجل أبيض من قبل
    beyazın biri, bir yıl boyunca her hafta onu ziyarete geldi. Open Subtitles كان يأتي اليه رجلُ أبيض لزيارته كُلّ إسبوع كان فيه هنا فى كل سنه بدون تقصير
    Lanet olsun, bir öküz kadar iri olsa da umrumda değil, hiç bir zenci bir beyazın yarısı kadar sporcu değildir. Open Subtitles تباً، لا أبالي إن كان ضخم كالثور، لا يوجد زنجي يحمل نصف لياقة أي رجل أبيض.
    Elijah Muhammad çılgın bir beyazın takımında oynamadı. Open Subtitles يارجل.المسلمون السود ما كان ليلعبوا لرجل أبيض مجنون.
    beyazın teki bana kölesin dedi. Bir diğeri de özgür olduğumu. Open Subtitles رجل أبيض يخبرني بأنّي عبد، وآخر يقول بأنّي حُر
    Birkaç yıl önce, eski dostum, Jumbo Smelt orada yüzüyordu ve bir büyük beyazın saldırısına uğradı. Open Subtitles قبل سنوات هذا الرجلِ الكبير السنِ جمبو إشتمّتْ ' كَانَ يَسْبحُ هناك وهوجم مِن قِبل أبيض عظيم.
    Ve sana onu bir beyazın öldürmediğini söylüyorum. Open Subtitles و أقول لكم أن لم يقتله رجل أبيض أبدا
    beyazın beni şişman göstereceğini biliyordum. Open Subtitles أخبرته أنني أبدو بديناً في اللون الأبيض.
    Bir beyazın siyahların tarihini öğrettiği nerede görülmüş? Open Subtitles تعليم الرجل الأبيض تأريخ أسود . بأي حال ذلك بعض الكلام الفارغ
    beyazın üstüne kırmızı çok güzel duruyordu. O düşündü ki... Open Subtitles الأحمر على الأبيض يبدو جميل جدا لهذا فكرت
    Telsizden beyazın yerini bulduklarını öğrendim. Kim? Open Subtitles لقد ظهرت صورته امامي علي الماسح الضوئي لقد وجدوا الولد الأبيض
    Burada, beyazın saltanatlığında ölürler ve silinirler. Open Subtitles هنا .. الابيض يسود ويحكم .. ومن يموت
    Bu neye benzediğini gösteriyor, beyazın böyle çakması gibi. Open Subtitles هكذا هي تبدو، كهذا الوميض الابيض
    Siyah ve beyazın ortak bir değeri var. Open Subtitles الأسود والأبيض لَهُما a قيمة مشتركة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more