"beyaz şarap" - Translation from Turkish to Arabic

    • النبيذ الأبيض
        
    • نبيذ أبيض
        
    • نبيذ ابيض
        
    • نبيذٌ أبيض
        
    • النبيذ البيضاء
        
    • ونبيذ أبيض
        
    • النبيذِ الأبيضِ
        
    • شراب ابيض
        
    • شاردونيه
        
    Tamam, hafif salata... zayıf somon ve bir bardak beyaz şarap. Open Subtitles اذاً .. سلطة خفيفة سلمون طري و كأس من النبيذ الأبيض
    Değil mi? Çok daha uçucu kahverengi hardal tohumu, biraz beyaz şarap , azıcık, TED اليس كذلك؟ بمزيد من الخردل الأسمر الفواح, وبعض النبيذ الأبيض, يداعب الأنف
    Neyse, hafif bir salata yağsız bir somon ve yanında bir bardak beyaz şarap. Open Subtitles اذاً .. سلطة خفيفة سلمون طري و كأس من النبيذ الأبيض
    - Bir bardak buzlu su. - Bir beyaz şarap. Open Subtitles كوب من الماء المثلج بيرة لاجر ، نبيذ أبيض
    Sanırım hindi ile beyaz şarap alabiliriz. Open Subtitles أفترض بأنّنا سيكون عندنا نبيذ أبيض بالديك الرومي.
    Ben hindiyle beyaz şarap alırız diye düşünmüştüm. Open Subtitles أفترض بأنّنا سيكون عندنا نبيذ أبيض بالديك الرومي.
    Merhaba! Ben beyaz şarap lütfen Open Subtitles مرحبا هلّ بالإمكان أن احصل على نبيذ ابيض رجاء؟
    Duble viski. Ve bir bardak beyaz şarap. Open Subtitles ــ كأساً مزدوجة من الويسكي ــ وكأساً من النبيذ الأبيض رجاءً
    - Biraz beyaz şarap dökeyim de kırmızıyı alsın. Open Subtitles عرفت سأمزج النبيذ الأحمر مع النبيذ الأبيض
    Ben de beyaz şarap içerek bırakıyorum. Open Subtitles أنا أتجنّب العربة بواسطة إحتساء النبيذ الأبيض.
    beyaz şarap partisi değildi, hapishaneydi. Open Subtitles ولم يكن هذا النبيذ الأبيض حديقة السياسي ،وكان هذا السجن
    Bekar bir gencim sonuçta, beyaz şarap ve avokado ile yaşıyorum. Sağ ol. Bence sen George'a çok benziyorsun. Open Subtitles كـ شاب أعزب, أنا أعيش على النبيذ الأبيض والأفوكادو رائع أتعرفين, انتي تشبهين جورج كثيراً
    beyaz şarap, belgeseller, temiz çarşaflar. Open Subtitles النبيذ الأبيض, الوثائقيات الملاءات النظيفة أعتقد أنك تحب ذلك
    beyaz şarap gibi olan zombi annelerden mi seninki de? Open Subtitles بخصوصها بعدَ الآن هل معكَ واحدة من ذلكَ النبيذ الأبيض الذي شعاره صورة أم زومبي؟
    Sadece beyaz şarap, sarılıp yatmalar ve sürekli History Channel izlemek. Open Subtitles مجرد نبيذ أبيض وأحضان وكمية كبيرة من الأفلام الوثائقية التاريخية
    Biliyor musun, eşim Jeffrey evde yok ve biraz bruschetta yapıp beyaz şarap açmıştım. Open Subtitles لدي فواتح شهية, وزجاجة نبيذ أبيض مفتوحة.
    Çantamda beş şişe beyaz şarap vardı ama hepsini aldılar. Open Subtitles لدي , حوالي , خمس زجاجات نبيذ أبيض و لقد قاموا بإقتطاعها مني
    Ne ikram edeyim? beyaz şarap mı şampanya mı? Open Subtitles ماذا تريد أن تشرب ، نبيذ أبيض ، شمبانيا ؟
    Ayrıca, beyaz şarap ve köpüklü şaraplar da vardır. Open Subtitles هناك أيضاً نبيذ أبيض ونبيذ فوّار.
    - Bo? - Sıcak beyaz şarap ha. - Yani,beyaz şarap! Open Subtitles نبيذ ابيض دافىء اقصد نبيذ ابيض دافىء
    beyaz şarap, lütfen. Open Subtitles . نبيذٌ أبيض , رجاءً
    beyaz şarap soslu ıstakoz güveç. Open Subtitles سرطان بحر في صلصة النبيذ البيضاء
    Pekâlâ, 2 tane bira ve prenses için de yarım buzlu beyaz şarap. Open Subtitles حسناً ، كوبان من الجعة ، ونبيذ أبيض مع نصف نصف معكب ثلج للأميرة
    Dolapta biraz beyaz şarap olacaktı. Open Subtitles هناك بَعْض النبيذِ الأبيضِ .في
    beyaz şarap ve duygular-- O çok şanslı bir adam. Open Subtitles شراب ابيض ومشاعر انه رجل محظوظ
    Evet. Bay beyaz şarap ve Bayan Esrar ile sanırım. Open Subtitles نعم ، مع السيد شاردونيه و السيدة كانابيه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more