| Bu benim bazı tuzaklarıma takılan dev beyaz köpekbalığı. | TED | هذا هو القرش الأبيض الكبير الذي أكل البعض من شراكي. |
| Bir büyük beyaz köpekbalığı Amity Adası çevresine dadandı. | Open Subtitles | القرش الأبيض العظيم راهن علي الإدّعاء في مياهِ جزيرةِ اميتي |
| Wall sokağının büyük beyaz köpekbalığı esarette bile ısrarcı olabiliyor. | Open Subtitles | القرش الأبيض الكبير لسوق المال يمكن أن يستمر، حتى في الأسر |
| Brisbane'e gitmem gerekmiyor, burada bir büyük beyaz köpekbalığı var. | Open Subtitles | أنا لَستُ بِحاجةٍ إلى أَنْ أَجيءَ إلى بريسبان. . عندما يكون عِنْدي قرش أبيض عظيم هنا. |
| 19 yaşında bir sörfçü bugün büyük beyaz köpekbalığı tarafından ölümcül bir saldırıya uğradı. | Open Subtitles | هوجم فتى في التاسعة عشر من العمر من قبل قرش أبيض |
| Ama biz, büyük beyaz köpekbalığı'nın yaşamı hakkındaki bazı gerçekleri ortaya çıkarmak için kafesin dışına çıkma riskini göze alacağız. | Open Subtitles | سنغامر نحن في هذا الفلم الى ما بعد تلك الأقفاصِ لنكتشف شيئا من حياة القرش الابيض العظيم |
| Sana güvenim var. büyük beyaz köpekbalığı ile suya sokman için. | Open Subtitles | وأنا أثق بك لتضعيني بالماء مع القرش الأبيض الهائل |
| Hadi ama dostum. Sen büyük beyaz köpekbalığı gibi takılırken biz de yanında yüzüp artıklarınla beslenen küçük ve azimli malta palamutları oluruz. | Open Subtitles | هيّا يل رجل، يمكنك أن تكون مثل القرش الأبيض ونحن سنكون الأسماء الصّغيرة الجريئة |
| Çoğu köpek balığı soğukkanlıdır ama büyük beyaz köpekbalığı tıpkı buradaki dostumuz gibi, yarı sıcakkanlıdır. | Open Subtitles | معظم أسماك القرش هي دم بارد، ولكن القرش الأبيض الكبير، مثل صديقنا في هناك، هو الدم الحار جزئيا. |
| Çoğu köpek balığı soğukkanlıdır ama büyük beyaz köpekbalığı tıpkı buradaki dostumuz gibi, yarı sıcakkanlıdır. | Open Subtitles | معظم القروش من ذوات الدم البارد ولكن القرش الأبيض العظيم مثل صديقنا في الداخل هو جزئيًا من ذوات الدم الحار |
| Şimdi hemen Monterrey’in yanında yukarıda Farrolone’de Scott Anderson ve Sal Jorgenson’un liderlik ettiği bir beyaz köpekbalığı takımı var. | TED | الآن بالضبط خلف الباب في مونتيرري وفي الأعلى عند الفارالونز هم فريق القرش الأبيض بقيادة سكوت أندرسون هناك و سال جورجنسن |
| Bir beyaz köpekbalığı dişiydi. | Open Subtitles | هو كَانَ سنَّ القرش الأبيض العظيم. |
| Calvin, o beyaz köpekbalığı idi. | Open Subtitles | كالفين،هو كَانَ القرش الأبيض العظيم |
| En iyisi Büyük beyaz köpekbalığı'ydı. | Open Subtitles | أفضل مجموعة هي طوابع سمك القرش الأبيض |
| Büyük beyaz köpekbalığı. | Open Subtitles | القرش الأبيض العظيم |
| '... altı nolu havuzda bir beyaz köpekbalığı var. | Open Subtitles | قرش أبيض عظيم محتجز في البركةِ السادسة |
| Kaptan Amerika mı büyük beyaz köpekbalığı mı? | Open Subtitles | كابتن أميركا أو قرش أبيض رائع ? |
| Görüyor musun? Büyük, beyaz. Köpekbalığı mı? | Open Subtitles | إنه قرش أبيض قاتل كبير - قرش ؟ |
| Bu, efsanevi Büyük beyaz köpekbalığı. | Open Subtitles | هذا القرش الابيض العظيم من خرافة وأسطورة |
| Büyük beyaz köpekbalığı bir şekilde bilinçaltımıza yerleşmiş. | Open Subtitles | القرش الابيض العظيم هو حيوان وأظنه وبطريقة ما في داخلنا |
| beyaz köpekbalığı Araştırma Birimi'nden Craig Ferreria bölgedeki büyük beyaz nüfusunu araştıran bilim adamlarına destek veriyor. | Open Subtitles | "كريج فيريرا" من وحدة أبحاث القرش الابيض يساعد المتخصصين لدراسة مجتمع القرش الابيض على طول هذا الساحل |