Benim bir ilişkim olduğunu bildiğini biliyorum, ama benim hayatım hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | أعرف أنك تعرف بشأن العلاقة لكنك لا تعرف شيئاً عن حياتي |
Clay Bertrand'ın kim olduğunu bildiğini biliyorum. Yemeyi bırak da dinle. | Open Subtitles | وأنا أعلم أنك تعرف من هو كلاي برتراند توقف عن أكل لحم القبقب واستمع |
Haydi ama, hamile olduğumu bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | بربّك، أعلم أنك تعلم أنني حامل |
bildiğini biliyorum. Babamla görüşmem lazım ve ne yapmamızı istediğini öğrenmem lazım. | Open Subtitles | اعلم انك تعلم بذلك ، علي أن اتصل بابي لأرى مايجب فعله |
Adamım senden korkmuyorum. Şu numaraları bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا اعرف انك تعرف تلك اللعنه الصعبة |
Şifreyi bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنك تعرفين الرمز السري |
bildiğini biliyorum, ve büyük ihtimalle çıldırmışsındır bu yüzden açıklamak istedim. | Open Subtitles | أعلم أنكِ تعرفين و أنتِ مندهشة تماماً على الأرجح فأردت أن أشرح لكِ |
Dan'le beni bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | (أنظري، أعلم أنكِ تعلمين بشأني أنا و (دان |
bildiğini biliyorum, yine de söylüyorum. | Open Subtitles | أعرف أنك تعلم هذا ولكني أعطيك مثالاً |
Evet, tren olduğunu bildiğini biliyorum. Ne treni olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | نعم ، أعرف أنك تعرف أن هذا قطار هل تعرف أي قطار؟ |
Bir kargaşayla nasıI başa çıkılacağını bildiğini biliyorum. Daha önce de yaptın. | Open Subtitles | أعرف أنك تعرف كيف تتعامل مع الغوغاء فقد فعلتها من قبل |
Bişey bildiğini biliyorum ve sen konuşana kadar burdayım | Open Subtitles | أنا أعرف أنك تعرف شيء وأنا لا تترك حتى تتكلم، |
Aptalı oynama bana Jake. bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | كُف عن التظاهر بالبلاهة فأنا أعلم أنك تعرف |
Kim olduğunu bildiğini biliyorum, Bay Jeff Rutledge. | Open Subtitles | أنا أعلم أنك تعرف من هو. السيد جيف روتليدج. |
"Çık dışarı"'yı benim uydurduğumu bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك تعلم أنني من ابتكر "لنأخذها للخارج" |
Çünkü ek bir iş yapmanın federal şerif kurallarına aykırı bildiğini biliyorum... | Open Subtitles | -لأنني أعلم أنك تعلم أنه ضد سياسة القانون |
bildiğini biliyorum. Babamla görüşmem ve ne yapmamızı istediğini öğrenmem lazım. | Open Subtitles | اعلم انك تعلم بذلك ، علي أن اتصل بابي لأرى مايجب فعله |
İyi olduğumu biliyorsun. İyi olduğumu bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | أنت تعلم اننى جيد انا اعلم انك تعلم انى جيد. |
Çünkü bildiğini biliyorum sen her yerimdesin ve göstereceğin açık. | Open Subtitles | "لاني اعرف انك تعرف" "انت الان كليا لي " " وواضح انك سوف تظهر " |
Senin de bunu bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنك تعرفين ذلك |
Güzel gözlü şirin kızı oynama bana daha fazlasını bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | لا تتصرفي كأنكِ جاهلة أعلم أنكِ تعرفين الكثير |
Bunu sadece kendim için istediğimi bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنك تعلم بأنني أريد .هذه القضية لي |
Çok iyi bildiğini biliyorum. Çok iyi biliyor. | Open Subtitles | أَعْرفُ بأنّك تَعْرفُ بشكل أفضل انها تَعْرفُ أفضل |
- bildiğini biliyorum. - Telefonlara el koyuyor. | Open Subtitles | أعرف أنكِ تعرفين سـ يقوم بـ مصادرة الهواتف |
Patty hakkında çok şey bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنه يعلم الكثير من الأمور عنها |
Bunun nasıl bir his olduğunu bildiğini biliyorum | Open Subtitles | و أنا أعرف أنّك تعرف ماهية هذا الشعور |
bildiğini biliyorum. Bunu duy diye söylüyorum. | Open Subtitles | أعرف أنّك تعلم أقول كل هذا ليتسنّى لك أن تسمعه |
Ama bunu karşılayacağımı bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | لكنني أعرف بأنك تعرف أني مبدعةٌ بذلك. |