| Bak, bu anının ne kadar doğru olduğunu bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | إنظري ، نحن لا نعرف حتى مدى دقة هذه الذاكرة |
| Ama bilim insanları olarak bugün kaç hücre tipi olduğunu bile bilmiyoruz ve çoğu konuşma başlığı ne olurdu, onu da bilmiyoruz. | TED | لكن كعلماء، لا نعرف حتى الآن عدد أنواع الخلية الموجودة ولا نعرفُ ما ستكون عناوين معظم تلك المحادثات. |
| Şimdi marmeladı nerede bulacağımızı bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | إننا الآن لا نعرف حتى أين توجد مربى البرتقال |
| CO: Evet, ama şu noktada hangi evlerin yardıma ihtiyacı olduğunu bile bilmiyoruz ki! | TED | كايتريا أونيل: نعم، ولكننا لا نعلم حتى اي من المنازل تقدم المساعدة في هذه المرحلة. |
| - Katilin kim olduğunu bile bilmiyoruz. - Bir şeyler yapmak zorundayız. | Open Subtitles | اننا حتى لا نعرف من يكون القاتل يجب علينا ان نفعل شيئا |
| Bak dostum, kendi birliğimiz nerede, onu bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | إنظر يا صديقي نحن لا نعرف حتى اين باقي فرقتنا |
| Uçup uçmadığını bile bilmiyoruz! | Open Subtitles | نحن لا نعرف حتى اذا كانت قادرة على الاقلاع |
| Uçabilir mi, onu bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نعرف حتى اذا كانت قادرة على الاقلاع |
| Onu güvenle saklayabilecekleri kapasitede olup olmadıklarını bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعرف حتى إذا كانت لديهم الإمكانيّة لحفظه بأمان. |
| Hayatta olup olmadığını bile bilmiyoruz. Telesekreterine girmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | نحن لا نعرف حتى اذا ما زال حياً ونحاول الدخول الى حساب بريده الصوتي |
| Savaş Dünyası'nın nerde olduğunu bilmiyoruz, ve Dünya'ya nasıl geri döneceğimizi bile bilmiyoruz | Open Subtitles | نحن لا نعرف أين الحرب العالمية هو، ونحن لا نعرف حتى كيفية العودة إلى الأرض. |
| Nasıl bulacağımızdan vazgeçtim, hayatta olup olmadığını bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعلم حتى ما إذا كان حياً , فكيف إذاً سنجده ؟ |
| Daha neden geldiğini bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | سيتعاملون بشكل مبالغ فيه نحن لا نعلم حتى لماذا يزورنا |
| Sarkıntılık edip etmediğini bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | إننا حتى لا نعرف إن كان قد وكزهن أو أى شئ |
| Kadının sağ olup olmadığını bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نَعْرفُ حتى إذا الإمرأةِ ما زالَ حيّةَ. |
| Kozmik bir hız sınırının neden var olduğunu bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لانعرف حتى لماذا يُوجد حد للسرعة الكونية |
| Gitme. Binalarını aramak için ismini bile bilmiyoruz daha. | Open Subtitles | لا تذهب ، نحن حتى لا نعلم إسمك لنبحث عن مبانيك |
| Nereden geldiklerini bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | أعني نحن حتى لانعرف من أين أتوا |
| O kadar büyükki o evren varlığını bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | ذلك الشئ الضخم الذي لا نعرف حتي انه موجود |
| Hidetora'yı nasıl teslim edeceğiz, daha nerede olduğunu bile bilmiyoruz? | Open Subtitles | ،حتى لو أردنا تسليم والدك نحن لا نعلم أين هو |
| Kızların o kabileyle olup olmadığını bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن ةحتى لا نعرف إن كانت ديبي و لوسي مع تلك المجموعة |
| Hem sapık mektupları sahte. Hezeyan içinde olup olmadığını bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | بالإضافة أن رسائل المترصد مزوّرة، لا نعلم حتّى إن كان متوهما. |
| Doğru yöne gidip gitmediğimizi bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لانعلم حتى إن كنا ذاهبين في الإتجاه الصحيح بعد الآن. |
| Fahişenin hala yaşayıp yaşamadığını bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا فلم نجد أثراً لها حتّى الآن إذن فنحن لا نعرف إن كانت هذة الفتاة حية أو ميتة |
| Evet de mail olup olmadığını bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | أجل، ولكن لا نعرف حتّى إذا كانت هناك رسالة |