"bilemeyeceksin" - Translation from Turkish to Arabic

    • لن تعرف
        
    • لن تعلمين
        
    • تعلم ابداً
        
    Bu ağır bir tedavi ama bundan sonra yeniden nasıl kaçacağını bilemeyeceksin. Open Subtitles انه علاج مؤلم, لكن بعد هذا لن تعرف كيف تهرب مرة أخرى
    Ben güçlü ve çekici bir kadınım Ama asla bilemeyeceksin. Open Subtitles أنا امرأةٌ قوية وجذابة مؤخرتها تجذب الكثيرين. لن تعرف أبداً.
    Yine de, Tanrı gibi hissetmenin ne demek olduğunu asla bilemeyeceksin. Open Subtitles لكن.. أظن أنك لن تعرف أبدًا، ما يعني أن تكون كالإله
    Galiba bunu gerçekleştirenin sen mi, kader mi olduğunu asla bilemeyeceksin. Open Subtitles أظنّ أنّك لن تعلمين أبداً ما إذا كان ذلك بسببك أو بسبب القدر
    Ne kadar zevkli olabileceğini bilemeyeceksin. Open Subtitles أنت لم تعلم ابداً كم من المتعة التي مررت بها
    Sürekli değil ama nerede ya da ne zaman olduğunu asla bilemeyeceksin. Open Subtitles ليس طوال الوقت لكنك لن تعرف أبدا متى وأين
    Ah, Cassiel, pizzamın tadını asla bilemeyeceksin. Open Subtitles آه يا كاسييل، سوف لن تعرف مذاق البيتزا التي أعملها
    Yerini ve zamanını bilemeyeceksin, ama bunu ödeyeceksin. Open Subtitles لن تعرف أين أو متى، لكن سأردها لك يوماً ما
    Eve yalnız dönen adamın o büyük acısını asla bilemeyeceksin. Open Subtitles لن تعرف أبدا الألم شديد الحساسية الذي يشعره الشاب الذي يعود إلى بيته وحيدا
    Nereye gideceğini bilemeyeceksin bu yüzden gitmeye çalışma. Open Subtitles لن تعرف الى أين ستذهب لذلك أرجوك الاّ تحاول الرحيل
    Nereye gideceğini bilemeyeceksin bu yüzden gitmeye çalışma. Open Subtitles لن تعرف الى أين ستذهب لذلك أرجوك الاّ تحاول الرحيل
    Üzerinde çalıştığın problemin, sıradışı biçimde zor mu yoksa temelden çözülemez mi olup olmadığını asla bilemeyeceksin. Open Subtitles لن تعرف إن كانت المشكلة التي تعمل عليها غاية في الصعوبة أو غير قابلة للبرهان من الأساس.
    Eve uğrarsan bir gün o plağın nasıl kaybolduğunu bilemeyeceksin. Open Subtitles لو مررتَ على البيت يوماً لن تعرف أبداً كيف فُقِدت تلك الاسطوانه
    Asla bilemeyeceksin. Oz'un her zaman bir planı vardır. Open Subtitles حسناً، أنت لن تعرف أبداً أوز دائماً ماتكون لديه خطه
    Ama denemeden de asla gerçeği bilemeyeceksin. Open Subtitles لكن لن تعرف أبداً .إذا كنت لن تذهب بعد ذلك
    Ama hiç bilemeyeceksin çünkü evren sana cevap veremeden oradan kaçmışsın. Open Subtitles لكنك لن تعرف أبدًا يا صديقي لأنك فررت هاربًا قبل أن يعطيك الكون الإجابة
    Ama kimlerin okuyup okumayacağını bilemeyeceksin. Open Subtitles - ولكن لن تعلمين من هم قراءك
    Onun eskiden nasıl bir kız olduğunu asla bilemeyeceksin. Open Subtitles لن تعلم ابداً الفتاة التي كانت عليها سابقاً
    Çünkü Samaritan'ın insanların hayatlarıyla ilgili endişeleri olup olmadığını asla bilemeyeceksin. Open Subtitles لأنك لن تعلم ابداً اذ كان لـ(السامري) اي قلق على الحياة الأنسانية. لجميع البشر الأحياء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more