"bilincinin" - Translation from Turkish to Arabic

    • الوعي
        
    • وعي
        
    • وعيه
        
    • وعيك
        
    • اللاوعي
        
    • وعيهُ
        
    • واعيه
        
    Ve işte buradaydı, insan bilincinin oturduğu koltuk, insan bedeninin enerji evi, işte ellerimdeydi. TED وكان هناك، مقر الوعي البشري، مركز نفوذ الجسم البشري، يجلس على راحة يديا
    Ve üçüncü olarak, bu endüstrideki potansiyel üreticilerin de bilincinin artırılması gerek. TED وثالثا، أيضا لزيادة الوعي لدى المزارعين لإمكانات هذه الصناعة.
    Şimdi yetişkin bilincinin nasıl çalıştığına dair bildiklerimiz bunlar. TED والآن إليكم ما نعرفه عن كيف يعمل وعي الشخص البالغ.
    Bu sembolik. Gerçek insan bilincinin bundan daha fazlası olduğunu biliyoruz. TED نحن نعلم أن وعي الإنسان الحقيقي عبارة عن ما هو أكثر من ذلك
    - Polise verdiği ifadede bilincinin yerinde olduğundan emin. Open Subtitles في أفادته للشرطة، أكّد أنه لم يفقد وعيه أبداً.
    bilincinin yerine gelmesini bekliyoruz. Ne zaman bilincini kazanacağına dair hastane bir bilgi verdi mi? Open Subtitles لقد خرج لتوه من عمليةٍ جراحية إننا ننتظر حتى يسترد وعيه
    Jason, buradaki herkes ortak bilincinin birer parçası. Open Subtitles جايسون.. كل شخص هنا جزءا من وعيك الخاص
    Burası bilincinin ilk katı. Open Subtitles هذه هي الطبقة الأولى من اللاوعي الخاص بك.
    Kendi bilincinin farkında. Open Subtitles يُدركُ وعيهُ الخاص
    bilincinin büyük makineyi çalıştıracak gücü yoktu ama bilinçaltın yeterince güçlüydü. Open Subtitles في الوعي ما زال عاجزا عن تشغيل الآلة العظيمة لكن عقلك الباطن قد أصبح قويا بما يكفي
    bilincinin yerinde olmamasının sebebiyse, kafasında oluşmuş olan bir şüşlüktü. Open Subtitles كانت فاقدة الوعي لأنها .أخذت صدمه على الرأس
    Tipet'in ruhunun derinliklerine inmesinin, bilincinin sınırlarını zorlamasının, zayıf beyin kimyamızın anlamlandıramadığı yerlere ulaşmasının tek yolu sanrıya kapılmaya... Open Subtitles هالوسينوجينس كانت طريق تيبيت إلى أعماق الروح مرتفعات الوعي طائرات وجود بأنّ كيمياء دماغنا الضعيفة
    Henüz kendine gelememiş ama bilincinin açık olduğunu söylediler. Open Subtitles كانوا قادرين على جعل حالته تستقرّ ولكنه لا يزال فاقد الوعي
    Bu Cylon bilincinin insan ruhu ile aynı baskı ve zorlamalara duyarlı olduğunu gösteriyor aynı şekilde yönlendirilebilir. Open Subtitles .. ذلك يوضح أن وعي السيلونز فقط قابل لنفس الضغوط والتأثيرات كالنفس الإنسانية ويمكنها أن تعالج بنفس الأسلوب
    Daha büyük köy, yaşam tarzımızda evren bilincinin artması demektir. Open Subtitles القرية الأكبر تعني أنّ طريقة عيشنا تغدو وعي الكون
    İnsan bilincinin değişim isteği, dünya dışından da algılandı. Open Subtitles وعي الإنسان مليء بالضوضاء التي تسببها المؤثرات الخارجية
    Doktorlar, sisteminin çöktüğünü ve bilincinin açılmayacağını söylüyorlar. Open Subtitles الطبيب يقول أنّ جسده ميّت تماماً وأنّه لن يستعيد وعيه
    Diyor ki bir insanın ruhu ya da bilincinin o öldükten sonra da yaşamaya devam ettiği varsayılabilir. Open Subtitles يفترض هنا أنّ روح المرء أو وعيه تستمر بالتواجد حتى بعد وفاته
    Ve bilincinin dalgalarda sörf yapmasını sağlıyor. Open Subtitles وتجعل وعيك يركب تلك الموجة.
    bilincinin ikinci katına hoş geldin. Open Subtitles مرحبا بكم في الطبقة الثانية من اللاوعي الخاص بك.
    Kendi bilincinin farkında. Open Subtitles يُدركُ وعيهُ الخاص
    Karşımdakinin bilincinin yerinde olmasını tercih ederim. Open Subtitles فقط أٌفضل ذلك عندما تكون الفتاه واعيه تعلمين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more