"biliyorsunuz ki" - Translation from Turkish to Arabic

    • كما تعلمون
        
    • تعرفون
        
    • أتعلمون
        
    • أنت تعلم أن
        
    • تعلمون أنه
        
    biliyorsunuz ki, belirli oranda ölçülebilirsiniz, burdaki herkes ölçülebilir. TED ولكن كما تعلمون أنه على الصعيد المحلي أنت تمر بمراحل تدريجية ,أي شخص في هذه القاعة مر بهذا التدرج
    Ama biliyorsunuz ki böyle büyük bir zafer kazandığınızda beraberinde kibir ve aşırı gurur gelir. TED لكن كما تعلمون عندما تحظى بنصر عظيم كهذا فإنه يقود أيضا الى الغطرسة و العجرفة
    Şimdi, hepiniz biliyorsunuz ki jeopolitik en iyi pinpon izlenerek takip ediliyor. TED أنتم تعرفون أن أفضل طريقة لمتابعة السياسة الجغرافية هي بمشاهدة البينج بونج.
    Muhtemelen hepiniz biliyorsunuz ki genler çift sarmallı DNA'dan oluşmuştur. TED و كما قد تعرفون جميعا الجينات هي خيطين مزدوج من خيوط الحامض النووي.
    biliyorsunuz ki, bu arada, Bangalore da iki milyon kişi var, ki bunlar 800 gecekondu mahallesinden birinde yaşamakta. TED أتعلمون بالمناسبة, هناك ٢ مليون شخص في بانجلور يعيشون في ٨٠٠ حي فقير
    - biliyorsunuz ki kurallara aykırı. Open Subtitles حسناً ، أنت تعلم أن هذا ضد القوانين
    Ve 1. Dünya savaşında da biliyorsunuz ki çok fazla ölüm ve ekonomik problem göreceğiz. TED و الحرب العالمية الأولى ، كما تعلمون ، سنرى فيها الكثير من القتل و المشاكل الإقتصادية هنا.
    Bakın, en az benim kadar iyi biliyorsunuz ki burayı terketmek zorundasınız. Open Subtitles اسمع ، كما تعلمون مثلي يجب أن ترحلوا من هنا
    Siz de iyi biliyorsunuz ki, ben milliyetçiliği hukuku ve düzeni, ve ekonomik refahı temsil ediyorum. Open Subtitles كما تعلمون جيدا انا ادعم القومية القانون و النظام الازدهار الاقتصادي
    biliyorsunuz ki kamu artık erkekler kulübü olmaktan çıktı. Open Subtitles .كما تعلمون ، الحكومه ليست مجرد نادي للبنين بعد الآن
    Belki bu iyi bir şeydir çünkü biliyorsunuz ki süper kahramanlar her zaman suçla savaşır. Open Subtitles لأنه ، كما تعلمون ، الأبطال الخارقين دائما ما يكافحون ضد الجريمه
    Ama sizde biliyorsunuz ki Tanrı kendini düşünen sıkıcı biridir. Open Subtitles لكن كما تعلمون ، السيد المسيح يسيل دماً ولا يهتم إلا بنفسه
    Siz hepiniz de biliyorsunuz ki hapishanenin sadece tek bir hücresi var, ayrıca onun kilidi de bozuk ve içinde de ben yatıyorum. Open Subtitles انتم تجميعا تعرفون هذا والسجن فيه خلية واحدة فقط والقفل مكسور وانا.. انام هناك ..
    biliyorsunuz ki yasal olarak devam eden bir mahkemenin, detayları üzerine yorum yapamam Open Subtitles تعرفون بأنّني قانونا لا أستطيع التعليق على؟ تفاصيل مجريات الامور بالمحكمة العسكرية
    Hepiniz biliyorsunuz ki bu askerlerin yeteneği hiç kimsede yok. Open Subtitles أنتم تعرفون هؤلاء الجنود، قدراتهم أفضل من أيّ شخص
    Majesteleri, biliyorsunuz ki, hastalığım dolayısıyla İspanya'ya geri çağrılmak için bir talebim olmuştu. Open Subtitles أصحاب الجلالة لابد أن تعرفون أنه بسبب عجزي فقد قدمت طلبا بإرجاعي الى أسبانيا
    Çünkü biliyorsunuz ki sınırın sizin tarafınızdaki her otuzbirci embesil güneş batar batmaz şu kapıya dayanacaklar. Open Subtitles .. لأنكم تعرفون أن كل وغد وحياة رخيصة , من هذا الجانب من العالم سيدخُل من هذا الباب , بمجرد غروب الشمس
    biliyorsunuz ki M.I.T. ilk asil olduğunuz zaman başvurunuza daha dikkatli bakıyor. Open Subtitles أتعلمون جامعة ماساتشوستس تبدو أكثر حذراً حول طلبك أن كنت في المقعد الأول
    Kes, kes, kes. Biliyorsunuz, hepiniz biliyorsunuz ki, ses gitti. Open Subtitles توقفوا،توقفوا،توقفوا.أتعلمون هذه الأصوات سيئة
    biliyorsunuz ki bu program kalitesini arttırmak için iyi bir fırsat. Open Subtitles أتعلمون, إنَّ هذه فرصة حقيقية كي نقوي مستوى برامج التلفاز
    biliyorsunuz ki Vakfım, Berlin'deki Müslümanlara sosyal yardımda bulunuyor. Open Subtitles أنت تعلم أن شركتي تقوم بحملات توعية (مع الطوائف المسلمة هنا في (برلين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more