Endişelendim. Onun yanında olmanın bende nasıl bir etki yaratacağını bilmiyordum. | TED | كنت قلقة. لم أكن أعرف كيف هي ردة فلعي لكونها بجانبي. |
Bir mercanın şans verilirse ne kadar gelişip büyüyebileceğini hiç bilmiyordum. | TED | لم أكن أعرف ما يمكن للمرجان فعله عندما أُعطى فرصة للأزدهار. |
Şimdi biliyorum çünkü bana söyledin, ama bir dakika önce bilmiyordum. | Open Subtitles | أعرف أسمك الآن لأنك أخبرتنى لكننى لم أكن أعرف منذ قليل |
İtiraf etmeliyim ki Pemberley'in bu kadar harika bir malikane olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | اعترف بانه لم تكن لدي ادنى فكرة بان بيمبرلي عقار بهذه الروعة |
Ama akım veya film hakkında herşeyi çok fazla bilmiyordum. | TED | ولم اكن اعلم كثيراً عن تلك الحركة .. او الفلم |
Çünkü bu bariz belliydi, ama neden mutsuz olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لأن ذلك كان واضح ولكننى لم اعرف لماذا كانت منزعجه |
Yılın bu zamanında Bodega Koyunda böyle çok karga olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم اعلم انه يوجد تلك الكميه من الغربان في خليج بوديجا |
Onun, orada olduğunu bilmiyordum. Bilmiş olsam bile ona elimi sürmezdim. | Open Subtitles | لم اكن اعرف أنها هناك و لو عرفت لم أكن لالمسها |
Orasının, senin çiftliğin olduğunu bilmiyordum, hiç kadın da görmedim. | Open Subtitles | لم أكن أعرف أنها مزرعتك و لم أرى أي امرأة. |
Dayak yemeyi seviyordu ve zavallı salak ben, neden olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | كانت تُحب ان تُضرب وأنا الأحمق لم أكن أعرف سبب هذا |
- bilmiyordum. İnan bana! - Mazeret bulup duruyorsun, seni orospu. | Open Subtitles | ـ أقسم أنني لم أكن أعرف ـ لقد خدعتني أيتها العاهرة |
Partiler için böyle yerlerin kiralandığını bilmiyordum. - Adın ne? | Open Subtitles | لم أكن أعرف هل يمكن استئجار الأماكن مثل هذه الأحزاب. |
Tanrım. Bu şehrin o zirkonyayı bu kadar çok sevdiğini bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف أن هذه المدينة تحب تلك الألماسة بذلك القدر |
Bu yumuşak yanını görmek için ölüme bu kadar yaklaşman gerektiğini bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف أن الأمر يتطلب لقاء مع الموت لرؤية جانبك اللين |
Bir Amerikan vatandaşı olarak görevlerini yerine getirmekten kaçtığını bilmiyordum. | Open Subtitles | ما كانت عندي فكرة انكى تتهربى من مسؤولياتك كمواطنة أمريكية |
Gerekli şeylerin toplanmasının bu kadar uzun sürdüğünü hiç bilmiyordum. | Open Subtitles | لم تكن لديّ فكرة بأن الضروريات تستغرق وقتاً طويلاً لحزمها |
tanrıya şükürler olsun, atletizm dünyasında bu kadar büyük bir adam olduğunu bilmiyordum. | TED | والحمد لله لذلك لانني لم اكن اعلم مدى عظمة هذا الرجل في العالم. |
Senin için önceden belirlenmiş sonuçlar için gelmemi istediğini bilmiyordum. | Open Subtitles | انا لم اعرف ان تريدنى ان اصل لاستنتاجات محددة مسبقا |
Bende seni aramak istiyordum. Ama görüşmek isteyip istemediğini bilmiyordum. | Open Subtitles | كنت اعني الإتصال ولكني لم اعلم إن اردتي السماع مني |
- Onu ben onarabilirim. - Bir klaksonu olduğunu bile bilmiyordum. | Open Subtitles | استطيع اصلاح هذا انني حتى لم اكن اعرف ان بها بوق |
Koruma köpeğinin senin kadar işe yaramaz olduğunu bilmiyordum, Turtle. | Open Subtitles | وأنا لم أدرك أن كلب حراستك عديم النفع أكثر منك |
Neyin peşinde olduklarını bilmiyordum ama bir daha böyle şeyler yapacaklarına şüpheliyim. | Open Subtitles | لا أدري ما كانا يخططان له ولكن أشكّ في أنهما سيعاودان الكرة |
Kapıya doğru koştum ama ne söyleyeceğimi bilmiyordum. Utanmıştım ve kafam karışmıştı. | Open Subtitles | وركظت نحو الباب، أنا لم أعرف ما أقول، أنا كنت محرجاً ومربكاً |
O bölümü çekerken nasıl bir şey olacağı konusunda bir fikrim yoktu. Tabii bu kadar etkili olacağını da bilmiyordum. | Open Subtitles | وأثناء تصويرها، كنتُ لا أزال أجهل إلى أين ستؤول بالطبع ولم أعرف أنّها ستكون قويّة |
Moon Il Seok, Jang Tae San'a neden yardım ediyor bilmiyordum. | Open Subtitles | أنا لا اعرف لما مون آيل سوك ساعد جانج تاي سان |
O kadar da kötü değildi dekan Halsey, Sadece burada olduğunuzu bilmiyordum. | Open Subtitles | ليس سيشا يا دين هالسي الامر انني لا اعلم اي شخص هنا |
Ben her zaman senin cesur biri olduğunu düşündüm ama şimdiye dek bu kadar zeki olduğunu bilmiyordum.. | Open Subtitles | لطالما ظننت أنك شجاع لكننى لم أعرف أنك ذكى غير الآن |
Mesela lastik değiştiren insanların bu işi en güzel elbiseleriyle yaptıklarını bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم أن كل الناس الذين يغيرون الإطارات يرتدون أفضل بدلاتهم. |