"bilseler" - Translation from Turkish to Arabic

    • عرفوا
        
    • لو علموا
        
    • إذا علموا
        
    • إن عرف
        
    • علموا انك
        
    • إذا كانوا يعرفون
        
    • اذا علموا
        
    Kriz geçirecekler. Odanda geceyi geçirdiğimi bilseler ne derlerdi? Open Subtitles ماذا سيقولوا إذا عرفوا بأننى نمت فى غرفتك ؟
    Bu insanlar o alelade hayatlarında canlı tutmak için neler yaptığını bir bilseler. Open Subtitles هؤلاء النّاس،إذا عرفوا ما الذي تواصِل فعله لكي تتركهم يعيشوا حياتهم الدّنيوية
    İnsanlar senin bir hahamla birlikte olduğunu bilseler ne düşünürler? Open Subtitles ماذا سيقول زملاؤك في العمل لو علموا أنك تقضين الليل مع حاخام
    İnsanlar senin bir hahamla birlikte olduğunu bilseler ne düşünürler? Open Subtitles ماذا سيقول زملاؤك في العمل لو علموا أنك تقضين الليل مع حاخام
    Böyle bir yerde yaşadığımı bilseler erkekler benimle ilgilenmezler. Open Subtitles الرجال لا يهتمون إذا علموا إنني أعيش في مكان كهذا
    İnsanlar, sizin burada olduğunuzu bilseler albüm satışlarına ne olur, biliyor musunuz? Open Subtitles أتعلمون ماذا الذّي سيحدث لمبيعات الألبوم إن عرف النّاس أنّكم هنا ؟
    Oğlunun kör olmaması için uğraştığını bilseler sana çok yardımcı olurdu bu. Open Subtitles لكن ألا ترين أنه سيساعدك إذا عرفوا أنك كنت تحاولين أن تنقذي ابنك من الإصابة بالعمى؟
    Sana bunları söylediğimi bilseler merkezdekiler beni öldürürlerdi. Open Subtitles مقر ذكر يقتلني إذا عرفوا بأنّني كنت يخبرونك هذا.
    İzinleri olmadan zehirli atık depoladığımızı bilseler kasaba halkının neler yapacağını biliyor musun? Open Subtitles انا احاول بقدر استطاعتى هل تعرف ماذا سيقول الناس أذا عرفوا
    UPS'li çocuğun işleriyle ilgilendiğimizi bilseler postanedekiler bozulurdu. Open Subtitles سوف يغضب موظفوا مكتب البريد لو عرفوا أننا نستلم أشياء من رجل البريد السريع
    Ama merak ediyorum kızlarıyla yattığımı bilseler ne kadar severler diye. Open Subtitles لكن لا أدري كم سيحبوني لو عرفوا أني أضاجع ابنتهم
    Şuan benimle konuştuğunu bilseler Toby, Daphne ve Bay nasıl kızardı biliyor musun? Open Subtitles هل تعلمين إلى أي درجة توبي ودافني وباي سوف يكونوا غاضبين لو علموا انك تتحدثين معي الان؟
    Çünkü onu çok ama çok derinlere sakladım, sevdiğim insanlara göstermedim çünkü gerçeği bilseler benden nefret ederlerdi. Open Subtitles شخصٌ أبقيتهُ عميقاً داخلي، ولم أريه لأحبائي، لأنّهم لو علموا الحقيقة لكرهوني
    Basit bir yönergeye bile uyamadığını bilseler vın turizmle kaçıp giderler buradan. Open Subtitles لو علموا أنكِ لا تستطيعين إتباع تعليمات بسيطة، فسيهربون كالرياح من هذا المكان.
    Eğer değerli cesetlerine bakmana izin verdiğimi bilseler ciğerlerimi söker atarlar. Open Subtitles كانوا ليأخذوا حياتي لو علموا بالامر سأجعلك تأتي لتلقي نظرة على جمثثهم الغالية
    Eğer benim ne iş yaptığımı bilseler ne yaprlar biliyor musun? Open Subtitles أتعرف ماذا كانوا سيفعلون بي إذا علموا ما أفعل؟
    Çipimi çalıp iki adamımı öldürdüğünü bilseler ne düşünürlerdi diye merak ediyorsun. Open Subtitles تتسائل ماذا يمكن أن يعتقدوا إذا علموا أنك سرقتي رقاقتي وقتلت اثنين من رجالي
    Hayır. Telefon ettiğimi bilseler beni öldürürler. Open Subtitles كلا، سيقتلوني إذا علموا أنني أستخدم الهاتف
    Sam, insanlar gerçekten senin ne kadar çılgın olduğunu bilseler seninle bir daha konuşmazlar mı sanıyorsun? Open Subtitles هل تعتقدين يا (سام) إن عرف الناس كم أنتِ مجنونة، لن يتحدث إليكِ أحد؟
    Senden ne istediğimi bilseler... Open Subtitles ...إن عرف أحد ما طلبت
    Eğer onlar nekadar çok sorunları olduğunu bilseler, şaşırırım. Open Subtitles أتساءل عما إذا كانوا يعرفون كم المتاعب التي تتواجد فيها
    Eğer hoşunuza gitmediğini bilseler, eminim ki-- Open Subtitles متاكد اذا علموا انكي لاتحبي ذلك , فانهم..

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more