"bir öykü" - Translation from Turkish to Arabic

    • قصة
        
    • قصه
        
    • هناك قصّة
        
    Geriye dönüş veya dönüşümle ilgili kişisel bir öykü paylaşmak istiyorum. TED لذلك أريد أن أشارككم قصة شخصية حول التحول أو التحويل.
    Terence bana uzun zaman önceki o gece bir öykü anlatmıştı ve buna inanmıştım. TED اخبرني تيرانس قصة في ليلة منذ زمن بعيد وصدقت تلك القصة
    Bunun benim için neden çok önemli olduğu hakkında kişisel bir öykü anlatmak istiyorum. TED أريد أن أروي لكم قصة شخصية حول أهتمامي الكبير بهذا الموضوع
    - Bize korsanlarla ilgili bir öykü anlat. Open Subtitles مم همم. احكى لنا قصه عن القراصنه يا ابى.
    Büyükbabam bir öykü anlatırdı şimdiye kadar hiç kimse böyle bir şey duymadı dönen birkaçı hakkındaydı. Open Subtitles جدى اعتاد ان يحكى قصه, لم يسمع عنها احد من قبل عن القلائل الذين عادوا.
    Benim hakkımda da bir öykü olsun isterdim. Open Subtitles أَتمنّى لو كانت هناك قصّة عنيّ.
    Burada sahnelenen bütün bir öykü var bu öykü hakkında, yeni kamera teknolojisi sayesinde ancak fikir edinmeye başlıyoruz. TED توجد قصة تجري هنا إنها مجرد البداية ليكون لديكم فكرة بسبب هذه التقنيات الحديثة لآلة التصوير.
    Denizlerde, denizin sularında, deniz tabanındaki çökeltilerde ve kayalarda anlatılan bir öykü var. TED هناك قصة في البحر ، في مياه البحر ، في الرسوبيات والصخور في قاع البحر.
    Sen bize, bu trajik silahlanma yarışında bambaşka bir öykü anlattın. Belki de tüm ekosistemin ortadan kalkacağı gerçeğini aktardın. TED لقد أخبرتنا للتو قصة مختلفة عن سباق التسلح التراجيدي الذي يحدث الآن، وربما اختفت للأبد نظم بيئية بأكملها.
    Sanki bunlar bariz gerçeklermiş gibi görünüyor, ama şimdi ufak bir öykü anlatacağım. TED وهناك شعور يوحي بهذا، لكن دعوني أقص عليكم قصة قصيرة.
    Sanat tarihiyle ilgili yeni bir öykü, dünyada henüz benzeri olmayan yeni bir anlatı meydana çıkarabileceğim fikriyle yakında ilgileniyordum. TED كنت مهتمة بفكرة لماذا وكيف يمكن أن أكتب قصة جديدة في السرد الجديد في تاريخ الفن و رواية جديدة في العالم.
    Ve daha bütünlüklü bir öykü anlatabilmek için, fotoğraf makinamı bu sorunlara çevirmek zorunda kaldım. TED ولقد اضطررت لتشغيل الكاميرا تجاه هذه القضايا لتحكي قصة أكثر اكتمالا
    Bu öyküden daha hüzünlü bir öykü yoktu. Open Subtitles ونعود انسانيون مرة أخرى لم تكن هناك قصة أجمل من قصة
    lrkımın başarıları bir öykü gibi anlatılacak. Open Subtitles انتصارات جنسي العظيم ليست الآن سوى قصة تُحكى
    Sert bir öykü, masum bir kadının öldüğü bir trajedi. Open Subtitles بل قصة قاسية، مأساة، حيث تموت إمرأة بريئة
    Bilmiyorum. Sıcak bir öykü. Ama o saçmalık nedir, yıldızlar yokmuş? Open Subtitles لست أعرف، إنها قصة شيقة، لكن ما ذلك الهراء عن عدم وجود نجوم؟
    - İşteydim. Geceleyin boya temizlemek için dışarı çıkmak ne ilginç bir öykü. Open Subtitles تسللت خارج المنزل فى منتصف الليل لتنظف رسوماتك ، هذه قصة مدهشة
    Ailen hakkında, kısa bir öykü yazmayacak mıydın? Open Subtitles اليس من المفترض أن تكتبى قصه قصيره؟
    Mektupta da göreceğiniz gibi, çok üzücü bir öykü. Open Subtitles أنها قصه محزنه كما ستقرأ فى الرساله
    Sanırım bunun kökeninde de üzücü bir öykü olmalı. Open Subtitles وأنا متأكده أنه يوجد قصه حزينه وراء هذا
    Bu tamamiyle bir öykü, evlat. Open Subtitles هذه قصه حقاً يا فتى
    Bilirsiniz, bu komik bir öykü. Open Subtitles هناك قصّة طريفة حول هذا الموضوع.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more