"bir şey bulmuş" - Translation from Turkish to Arabic

    • وجد شيئاً
        
    • وجدت شيئاً
        
    • وجدت شيئا
        
    • وجدتُ شيئاً
        
    • لديها شيء لنا
        
    • توصلت إلى شيء
        
    • وجدت شيء
        
    • وجدنا شيئاً
        
    • وجد شيئًا
        
    • اكتشفت شيئاً
        
    Aslında bulmuş, değil mi? Küçük bir şey bulmuş. Open Subtitles حسنا، في الواقع، لقد وجد شيئاً أليس كذلك؟
    Çalıntı birimi, kayıp parçalarla ilgili bir şey bulmuş. Open Subtitles قسم السيّارات المسروقة وجد شيئاً حول قطع السيارة المسروقة
    Bomba imha ekibi hedeflerin birinde bir şey bulmuş. Open Subtitles فرقة مُكافحة القنابل قد وجدت شيئاً في موقع آخر من أهدافه.
    Hayrınıza olmayan bir şey bulmuş olmalısınız. Open Subtitles من المؤكد بانك وجدت شيئاً لم يكن جيدا بالنسبة لك
    Yalan söyleyecektim, bir şey bulmuş gibi yapacaktım. Open Subtitles كنت سأكذب بإدعائي أني وجدت شيئا جديدا
    Aslında, bir şey bulmuş olabilirim, kanıt olarak, kullanılan bir bilgisayar varmış. Open Subtitles في الحقيقة، ربما أكونُ قد وجدتُ شيئاً دليلٌ على أن حاسوب كان يستخدم هناك
    Garajdakiler bir şey bulmuş. Open Subtitles الورشة لديها شيء لنا.
    bir şey bulmuş olabilirim ama bilmiyorum. Open Subtitles أظنني توصلت إلى شيء لكنني لست واثقة بعد
    İnternette dolanırken izlemekten daha çok hoşlanacağımız bir şey bulmuş olabilirim. Open Subtitles حسناً، كنت أبحث في الإنترنت، و وجدت شيء سنستمتع بمشاهدته أكثر من هذا.
    Onlara, çok büyük bir şey bulmuş olabileceğimizi söyleyeceğim. Open Subtitles سأخبرهم أننا وجدنا شيئاً هام جداً
    Tadilat yapan müteahhit kilise sırasının arkasında bir şey bulmuş. Open Subtitles المقاول الذي يرمم وجد شيئاً تحت المقاعد الخلفيه
    Ama yetenekli. Gerçekten inandığı bir şey bulmuş durumda. Open Subtitles لكنه موهوب، وأخيراً وجد شيئاً يؤمن به
    Leroy bir şey bulmuş sonra da bodrumuna koymuş olabilir mi? Open Subtitles أتسائل إن كان وجد شيئاً وأخذه إلى منزله
    Daha iyi bir şey bulmuş olabilirim fakat açmak için yeteneklerine ihtiyacım var. Open Subtitles أعتقد أنني وجدت شيئاً أفضل منه لكنني بحاجة إلى مواهبكِ لفتحه أنا لا أصطنع ذلك
    Mona, Elliot'un kullan at telefonunda bir şey bulmuş. Open Subtitles قالت أن مونا وجدت شيئاً على هاتف إليوت المؤقت.
    Sandığında bulmamam gereken... bir şey bulmuş olabilirim. Open Subtitles أظنّني وجدت شيئاً في صندوق البحر ما كان يفترض أنْ أجده
    - İyi bari, yiyecek bir şey bulmuş. Open Subtitles من الجيد انها وجدت شيئا لتاكله
    Sanırım ben yararı olacak bir şey bulmuş olabilirim. Open Subtitles أعتقد أنّي وجدتُ شيئاً قد يُساعدنا.
    Lanie bir şey bulmuş. Open Subtitles (ليني) لديها شيء لنا.
    Hennessey bir şey bulmuş olabileceğini söyledi. Open Subtitles هينسي, أخبرني بأنك توصلت إلى شيء ما
    Sanırım bir şey bulmuş olabilirim. Open Subtitles اعتقد أنني ربما وجدت شيء
    Onlara, çok büyük bir şey bulmuş olabileceğimizi söyleyeceğim. Open Subtitles سأخبرهم أننا وجدنا شيئاً هام جداً
    Emin değilim ama köpeğimiz davayla ilgili bir şey bulmuş olabilir. Open Subtitles فقط .. أعتقد بأن كلبي وجد شيئًا ذو صلة
    bir şey bulmuş olabilirim. Open Subtitles أظنني اكتشفت شيئاً بذلك الشأن.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more