"bir şey yapmadık" dedim. O da "ama yapabilirdiniz" dedi. | Open Subtitles | و قد قلت لها ٌ لم نفعل أي شيء ٌ و قالت ٌ بإمكانكم القيام بذلك ُ |
Bunun ne olduğunu bilmiyorum ama biz yanlış bir şey yapmadık. | Open Subtitles | لا أدري ما تكون ولكننا لم نفعل أي شيء خطأ |
Yanlış bir şey yapmadık ki. Neden ayrılalım? | Open Subtitles | نحن لم نفعل شيئاً لماذا نتوقف عن اللقاء مع بعضنا |
Biz yanlış bir şey yapmadık. Sadece onu görmek istedik. | Open Subtitles | نحن لم نفعل شيئا خطأ فقط أردنا أن نراها. |
Buraya neden geldiniz bilmiyorum ama biz bir şey yapmadık. | Open Subtitles | لا أعرف ما تفعلونه هنا، ولكننا لم نفعل أيّ شيء. |
Bundan bahsettiğimizi biliyorum ama çok bir şey yapmadık. | Open Subtitles | أعرف أننا تحدثنا عن الأمر لكننا لم نفعل شيء |
Biz bir şey yapmadık... suçlu değilsin. | Open Subtitles | نحن لم نفعل أي شئ. أنت الذي علية اللوم؛ أنت الذي أثرتني. |
Aslında, bunu hak edecek bir şey yapmadık. | Open Subtitles | في الواقع، لم نفعل أي شيء لنستحقّ هذا |
Yanlış bir şey yapmadık. | Open Subtitles | لم نفعل أي شيء خطأ لم نفعل أي شيء خطأ |
Biz bir şey yapmadık, efendim. Kendi kendini iyileştirdi. | Open Subtitles | نحن لم نفعل أي شيء سيدي لقد أنعشت نفسها |
Biri görmüş olsa bile, biz yanlış bir şey yapmadık. | Open Subtitles | نحن ندافع عن أنفسنا حتى لو شخصاً ما رآى شيئاً نحن لم نفعل شيئاً خاطئ |
Biz yanlış bir şey yapmadık. | Open Subtitles | نحن لم نفعل شيئاً خاطئاً نحن لم نفعل شيئاً خاطئاً |
Yanlış bir şey yapmadık, anne. Sadece öpüştük. | Open Subtitles | لم نكن نفعل شيئا مجنون, أمي , فقط تقبيل. |
İddiaya girerdim, bir ay içinde, şöyle olacak, "Pekala, Üniversitede bir oda arkadaşım vardı, ve birbirimize karşı bir şeyler hissediyorduk ama hiç bir şey yapmadık." | Open Subtitles | خلال شهر واحد هو سوف يقول لقد كان معي شريك السكن الجامعي ولقد كان لدينا مشاعر نحو بعضنا البعض لكننا لم نفعل شيئا |
İnsanlar, gelip bize takımla ilgili neden bir şey yapmadık diye sorduklarında, biz yaptık. | Open Subtitles | وعندما يأتي الناس و يسألوننا لما لم نفعل أيّ شيء بشأن الفريق، فعلناَ |
Biz bir şey yapmadık, Hoca'ya dua edin. | Open Subtitles | نحن لم نفعل شيء ادع لمولانا الشيخ |
Kim olduğumuzu kimse bilmiyor ve yanlış bir şey yapmadık. | Open Subtitles | ولا أحد يعرف عنا أي شئ ونحن لم نفعل أي شئ |
- Biz yanlış bir şey yapmadık. - Bizler küçük kızlarız. | Open Subtitles | نحن لم نفعل أى شئ خطأ نحن مجرد فتاتان صغيرتان |
Onu ben vurmadım, aileyi de biz öldürmedik biz hiç bir şey yapmadık. | Open Subtitles | لم نقتل الشرطي لم نقتل تلك العائلة لم نفعل اي شئ |
O kendi yolunu seçti. Biz yanlış bir şey yapmadık. | Open Subtitles | لقد إختار طريقهُ الخاص .نحنُ لم نفعل شيئًا خاطئًا |
- Peter, vallahi bir şey yapmadık. | Open Subtitles | -بيتر" ,صدقني لم نكن نسرق" |
Uyuyan bir devi uyandırmaktan başka bir şey yapmadık. | Open Subtitles | أخشي ان كل ما فعلناه هو إيقاظ المارد النائم |
Bizi neden görmek istiyor? Biz yanlış bir şey yapmadık, değil mi? | Open Subtitles | ولماذا يريد رؤيتنا لن نفعل اي شيئ خطأ , مفهوم |
Ama yine de, gerçek şu ki rotamızı değiştirmek için neredeyse hiç bir şey yapmadık. | TED | ومع ذلك، الحقيقة أنه لم نقم بأي شيء أبدا لتغيير المسار. |
Kesin şunu. Buna hakkınız yok. Yanlış bir şey yapmadık. | Open Subtitles | توقفوا عن هذا , ليس لكم حق لم نفعل أي شيئ خطأ |
İlk randevuda bunu kullanayım dedim, ama biz bir şey yapmadık | Open Subtitles | لقد اعتدت ان اتغزل به لكننا لم نفعل اي شيء |