bir şey yapmaz ki! Herif revizyon parasını cebe indirmiş. | Open Subtitles | هو لن يفعل اي شيء هو قام بسلب اموال الترميم. |
Dinle Chris, kafanda birkaç tahtanın eksik olduğunu biliyorum ama herif bunu yapmışken "Ed öyle bir şey yapmaz." deme lan bana! | Open Subtitles | استمع ،كريس ،اعرف ان هنالك شيء ما في راسك لكن رجاءا لا تقل ايد لن يفعل هذا بينما انه فعل هذا لتوه |
O şeye hiç güvenmemiştim zaten. Rom asla böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | كنت أعرف أنّه لا تجدر الثقة بهذا الشيء، فالرمّ ما كان ليفعل ذلك أبداً |
Asla CIA'yi tehlikeye atacak bir şey yapmaz. | Open Subtitles | و هو لن يفعل أي شيء لتعريض الاستخبارات للخطر |
Çok büyük bir özsaygısı vardır. Böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | انه يعيش على كرامته، لن يفعل شيئاً كهذا |
Kahlan, asla beni incitecek bir şey yapmaz ve onu sevmem için sihir de gerekmez. | Open Subtitles | .كالين" لم تكن لتفعل اي شيء لإذائي" و هي لم تكن تحتاج للسحر .أبداً لتجعلني احبها |
Hayır, hayır, asla bu kadar hayal kırıklığına uğratıcı bir şey yapmaz. | Open Subtitles | لا ، لا ماكان ليفعل أبدا هذا الأمر المخيب للآمال |
Bir yanlışınız olmalı. Dahi Floop asla böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | لابد من وجود خطأ فلوب المذهل لن يفعل هذا أبداً |
Hayır, asla böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | حالاً، الآن كلاّ، لن يفعل ذلك أبداً سوف يغفِر لي فحسب |
O böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | ما كان ليفعل ذلك |
- Böyle bir şey yapmaz. - Yaptı. | Open Subtitles | ما كان ليفعل ذلك - بلى ، لقد فعل - |
Masum olsa böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | ما كان ليفعل ذلك لو كان بريئا |
Kötü bir şey yapmaz. Sadece büyümesi gerekiyor. | Open Subtitles | لم يفعل أي شيء غير صحيح هو فقط يحتاج لكي يكبر |
Hiç kimse karşılıksız bir şey yapmaz. | Open Subtitles | ولا أحد يفعل أي شيء من أجل لا شيء. |
Anlamalısınız, geldiğim yerde kimse karşılığında bir şey almadan bir şey yapmaz. | Open Subtitles | يجبأننفهم،أين أنا من... ... لا أحد يفعل أي شيء لأي سبب آخر من الحصول على شيء في المقابل. |
Kimse yardım etmek için böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | لا أحد يفعل شيئاً لانه يريد المساعدة |
Hayır Fletch öyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | لا , فليتشر لن يفعل شيئاً كهذا ابداً |
Kurtulmuş olsa bile, böyle bir şey yapmaz. Emma'yı hedef almaz. | Open Subtitles | وحتى لو نجا، هو لن يفعل شيئاً (كهذا، لن يستهدف (إيما. |
Ama o asla böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | لكنها لم تكن لتفعل أي شيء مثل هذا |
RJ böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | عار عليك يا (فيرن)ـ ـ(أر جى) ماكان ليفعل ذلك |
- Çok eğleniyor ve unutmuş olabilir mi? - Öyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | ألا يمكن أنّه يستمتع بوقته ونسي أن يتصل لم يكن ليفعل هذا أبدا |
Polisleri dövdüğün iddia edilmeseydi çünkü senin gibi iyi bir Hıristiyan öyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | انعميزعمونانكضربتالشرطةولكن... ... رجل مسيحي مثلك لن يقوم بفعل ذلك ابدا... |
Becky bana hayatta böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | أعرف أنه من المستحيل أن تفعل هذا بي. مستحيل. |
Bana söylemeden böyle bir şey yapmaz. | Open Subtitles | لن يقدم على شيء كهذا بدون ان يحدثني اولا |
Karteller böyle bir şey yapmaz. Asla adam tutmazlar. | Open Subtitles | اعرف ان هذا العمل من منظمة اخرى هذا لا يتم بعشوائية |