Aranızda böcekler dışında bir şeyden korkan biri var mı? | Open Subtitles | هل يوجد هنا من يخاف من شيء اخر غير الحشرات؟ |
Yani çekirdek nikel ve demirden çok daha ağır bir şeyden oluşuyor olmalı. | Open Subtitles | لذا الصميم يجب أن يكون مصنوع من شيء ما أثقل من النيكل والحديد |
Böyle bir şeyden evrildiğimiz için modern insanın arka bacakları şempaze gibi. | Open Subtitles | حين تطورنا من شيء يشبه الشامبانزي على أربعة أقدام، إلى بشر حديثين. |
Burda daha elle tutulur bir şeyden bahsediyoruz, Dr. Randall. | Open Subtitles | نحن نتكلم عن شيء أكثر موضوعية بقليل أيتها الطبيبة راندال |
Shelagh Rendell bir şeyden korkuyor ama ne olduğunu anlamadım. | Open Subtitles | شيلا رايندل خائفة من شئ ما ,ولكنى لم اكتشفه بعد. |
Eğer Jim Williams bir şeyden suçluysa yanlış dostluktan suçlu. | Open Subtitles | الأن لو أن جيم ويليامز مذنب بأي شيء هو مذنب بالتواصل السيء |
Deneyimlerime göre böyle bir şeyden şüpheleniyorsan onda dokuz haklısındır. | Open Subtitles | حسنا حسب خبرتي إذا كنتي تشكين بشئ كهذا فبنسبة 9 من 10 أنتي محقه |
Ya kötü adamın peşindesin ya da bir şeyden kaçıyorsun. | Open Subtitles | .. أأنت تطارد رجلاً سيئاً أم تهرب من شيء ؟ |
Yaratık saldırısından da kaynaklı olabilir başka bir şeyden de. | Open Subtitles | من المحتمل أنه من هجوم المخلوق وربما من شيء آخر |
Artık tamamen yeni bir şeyden neredeyse anında, duygu yüklü semboller yapabiliyoruz. | TED | يمكننا الآن خلق رموز مشحونة عاطفيا بشكل شبه لحظي من شيء جديد كليا. |
yapmak zorundaydık. Ancak bir şeyden 900 tane olunca sorun şu ki her adımı 900 kez yapmanız gerekiyor. | TED | وبذلك فمشكلة الحصول على 900 من شيء ما هو أنه عليك القيام بكل خطوة 900 مرة. |
Şişebilir malzeme denen bir şeyden yapılmışlar. | TED | لقد تمت صناعتها من شيء يسمى بالمادة القادرة على الانتفاخ. |
Ufacık bir şeyden kocaman bir şey yaratmak istiyorum. | Open Subtitles | أريدُ أن أبتكر، أن أصنع شيئاً عظيم من شيء بسيط |
- Muhtemelen şu anda bile aklında olan bir şeyden. | Open Subtitles | أنا أتحدث عن شيء ما ربما تومئ لك ونحن نتكلم. |
Neden binlerce yıl önce olmuş bir şeyden bahsedeyim ki? | Open Subtitles | لماذا علي التحدث عن شيء حدث منذ ألف سنة ؟ |
Bastonun başı kemik ağırlığına eşdeğer veya daha büyük bir şeyden yapılmış. | Open Subtitles | رأس العكاز كان مصنوعاً من شئ مشابه أو أشد كثافةً من العظم |
bir şeyden gerçekten çok hoşlanırsan, onun peşinden gidersin. | Open Subtitles | ان كنت حقا تحب شيئا ما فأنت غالبا تضع حدا للتجاوزات التي تتعلق بأي شيء آخر هل هذا صحيح ؟ |
Oh, evet-- o yaşayacak, ama doktorlar perikard iltihabı diye bir şeyden korkuyorlar. | Open Subtitles | نعم، س.. سيعيش، لكن الطبيب "يقول أن حياته مهددة بشئ يسمى "التهاب التأمور |
Bilgisayarlar gelmiş geçmiş her bir şeyden daha hızlı şekilde ileriye gidiyor. | TED | تتحسن أجهزة الكمبيوتر أسرع من أي شيء آخر من أي وقت مضى. |
Curtis tek bir şeyden bahsediyor olabilir. Nanite'lar. | Open Subtitles | فهناك شئ واحد ممكن أن يعنيه كلام ، كورتيس |
bir şeyden endişelenme | Open Subtitles | لا تقلقي بأي شأن |
bir şeyden vazgeçeceğiz ama ona aynı zamanda sahip olacağız. | Open Subtitles | عندما تحمي السيئين ولكن أتعرفون الماذا؟ سوف نتنازل عن شئ |
David, bana söylemek üzere olduğu bir şeyden ötürü öldürüldü. | Open Subtitles | بسبب أمر ما كان سيخبرني به قال أنه بشأن الأمن القومي |
Albümünü yayınlamak istiyor ve sen bambaşka bir şeyden bahsediyorsun. | Open Subtitles | ويريد أن يسجل موسيقتكم وانت تتحدث عن شيء أخر |
Aklımı oynatmak üzereydim ve tek bir şeyden emindim. | Open Subtitles | ذهني كان يسرع ميل في الدقيقة أنا عرفت شيئاً واحداً فقط |
Kaçımız halen başkalarının yanında soyunmaktan çekiniyor ve korkuyoruz ve bu korkunun bizi fiziksel egzersiz kadar önemli bir şeyden uzak tutmasına izin veriyoruz? | TED | كم منا لا يزال يشعر بالخجل أو الخوف من خلع ملابسنا أمام أقراننا، وكم منَّا يسمح لذلك الخوف بحرماننا من شيئ مهم كالتمارين الرياضية؟ |
Laura sevimliliğini kullanarak böyle bir şeyden yakasını sıyırmayı iyi bilir. | Open Subtitles | طريقة لورا حلوة جدا للحصول على المحاصرين في شيء من هذا القبيل. |
Belki de öyledir ama burada başka bir şeyden bahsediyoruz. | Open Subtitles | ربما هي كذلك ولكننا الآن نعقد إتفاق عن أمر آخر |