Yapacak bir şeylere ihtiyacım var hem de şu an yoksa M80 gibi patlayacağım ve burayı da patlatacağım. | Open Subtitles | أحتاج لشيء أعمله في هذا الوقت بالذات ،أو سأنفجر كقنبلة يدوية وأجرّ هذا المكان بأسره معي |
Diğer davayı da alacağım ama arada sırada dişimi geçirebileceğim bir şeylere ihtiyacım var. | Open Subtitles | سأخذ هذه القضية أيضا ولكني أحتاج لشيء أتمسك به بأسناني عليه كل فترة |
Gerçek bir şeylere ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاج شيئًا حقيقيّ. |
Ama bir şeylere ihtiyacım var, cevaplara. | Open Subtitles | لكنني أحتاج شيئًا... أجوبة |
Başım için bir şeylere ihtiyacım var. | Open Subtitles | . "أحتاج لشىء بحق يا "جيم . أحتاج شىء لرأسى |
Somut bir şeylere ihtiyacım var. | Open Subtitles | احتاج شيء ملموس |
bir şeylere ihtiyacım var bir şeylere, yoksa delireceğim. | Open Subtitles | أحتاج لشيء ما. شيء ما وإلا سأجن. |
(Gülüşmeler) Aslında, bir grup insanın oturmuş SAT'ye girmeleri gibi bir şey. Biri şakaklarını ovuşturmaya başladığında ortam gerçekten çok dramatik oluyor. Ben bir gazeteciyim, hakkında yazacak bir şeylere ihtiyacım var. | TED | (ضحك) حقاً، فإنها تبدو كمجموعة من الناس ملتفين ويختبرون إختبار قبول الجامعة أعني أنه عندما تصل أعلى حد من الدراما هو عندما يقوم أحدهم بتدليك جسده وأنا صحفي أحتاج لشيء أكتب عنه |
Benim şimdi bir şeylere ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاج لشيء الآن |
Sağlam bir şeylere ihtiyacım var. Ve buna Dent hareketini yapmadan ulaşmalıyım. | Open Subtitles | أحتاج لشيء أستند عليه، أريده قبل أن يقوم (دينت) بتحركه. |
Başım için bir şeylere ihtiyacım var. | Open Subtitles | . أحتاج شىء لرأسى |
Somut bir şeylere ihtiyacım var. | Open Subtitles | احتاج شيء ملموس |