"bir şeymiş gibi" - Translation from Turkish to Arabic

    • وكأنه شيء
        
    • وكأنه أمر
        
    • وكأنها أمر
        
    • كأنه شيء
        
    • كما لو كان
        
    • كأنه أمر
        
    • كأنها شيء
        
    • كشيء
        
    • مثلما قد تكون
        
    • مثل شيء قد
        
    • تجعل الأمر يبدو كما لو
        
    Ve bunca zaman, bana sanki açıklama gerektiren bir şeymiş gibi neden Cumhuriyetçi olduğumu sorup durdunuz. Open Subtitles أنتما الإثنان تسألآنني طوال الوقت عن سبب كوني جمهورياً وكأنه شيء يحتاج إلى تفسير؟
    Neden bu kadar kötü bir şeymiş gibi bahsediyorsun? Open Subtitles ولكن لماذا تقولها وكأنه شيء سيء؟
    Bunu kötü bir şeymiş gibi söyledin, geride bıraktığımız sistemi özlemem gerekirmiş gibi. Open Subtitles لقد قلتي هذا وكأنه أمر سيء وكانه يجب ان ننسى النظام الذي تركناه خلفنـا
    Neden sanki iyi bir şeymiş gibi kokulu mumlardan bahsediyorsun? Open Subtitles لم تقول شموع معطرة وكأنها أمر جيّد؟
    Sanki bu, ikisinin arasındaki küçük bir şeymiş gibi - Open Subtitles هل تصدق... أتعرف، كأنه شيء ما ضئيل بين اثنين من...
    Sanki silaha, mutlaka sahip olması gerektiği bir şeymiş gibi davranıyordu. Open Subtitles انه كما لو كان المسدس شيئا يمكن ان يحوزه ببساطة
    - Kötü bir şeymiş gibi söyledin. Open Subtitles تجعل من كلامك يبدو و كأنه أمر سيء.
    Soruyu sanki canlı bir şeymiş gibi... zihninde zarif bir şekilde tut. Open Subtitles إجعلي الأسئلة في خيالك وبهدوء كأنها شيء حي.
    Aşkı sadece kendi kontrolüm ve rızam dışında başıma gelen bir şeydense, hayran olduğum biriyle ulaşacağım bir şeymiş gibi, farklı bir çerçeveye oturtmak, bana güç veriyor. TED إعادة صياغة الحب كشيء أتمكّن من خلقه مع شخص معجبة به، وليس كشيءٍ يحدث لي دون إرادتي أو موافقتي، هو شيءٌ مشجع.
    Neden romantik kelimesini ayıp bir şeymiş gibi söylüyorsun? Open Subtitles لما قلتِ "رومانسيًا"... مثلما قد تكون كلمة بذيئة؟
    Neden bana bir çöpmüşüm gibi davrandın sokağa fırlatacağın bir şeymiş gibi? Open Subtitles لماذا كنت تعامل لي مثل القمامة... ... وكأنه شيء كنت مجرد رمي في الشارع؟
    - Zaman yolculuğu. Gerçek bir şeymiş gibi bahsettiğimize inanamıyorum. Open Subtitles لا أصدق أنك تتحدثين عنه وكأنه شيء حقيقي
    Bunu sanki kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun. Open Subtitles تقولين ذلك الأمر وكأنه شيء سيء
    Normal bir şeymiş gibi yedek konserve deme. Open Subtitles ولا تقولي قنينة احتياطية وكأنه أمر منتظم
    Kötü bir şeymiş gibi söyledin. Open Subtitles تقولين هكذا وكأنه أمر سيء
    -Kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun. Open Subtitles أنظر، تقولها وكأنه أمر سيء
    Başkan bu yeni plânı Gotham için iyi bir şeymiş gibi tanıtıyor. Open Subtitles العمدة يُظهِر هذه الخطة الجديدة وكأنها أمر جيد لـ"جوثام"
    Kötü bir şeymiş gibi söyledin. Open Subtitles تقولينها وكأنها أمر سيء
    - O, bir keş. - Sanki kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun, dostum. Open Subtitles إنه مدمن - حسناً ، أنت تقول هذا ، كأنه شيء سيء -
    Sonra da kabul edilebilir ya da normal bir şeymiş gibi seni büyütüyordu. Open Subtitles ثم أنجبتك كما لو أنه مقبول ، كما لو كان هذا طبيعي
    - Bu çok daha farklı bir şeymiş gibi hissettirmiyor mu? Open Subtitles ألا يبدو هذا كأنه أمر مختلف تماماً؟
    Soruyu kafanın içinde tut, ama hafifçe, sanki canlı bir şeymiş gibi. Open Subtitles إجعلي الأسئلة في خيالك وبهدوء كأنها شيء حي.
    Kaybettiğin insanlarla konuşmak bana harika bir şeymiş gibi geliyor. Open Subtitles ‫حسناً، تستطيع التحدث ‫مع من فقدتهم من الناس ‫يبدو ذلك كشيء رائع بالنسبة إليّ
    Neden romantik kelimesini ayıp bir şeymiş gibi söylüyorsun? Open Subtitles لما قلتِ "رومانسيًا"... مثلما قد تكون كلمة بذيئة؟
    Uyandığımda ve birisi bana ne yaptıklarımı anlattığında bu benmişim gibi ya da benim yapacağım bir şeymiş gibi gelmiyor. Open Subtitles حسنا، عندما أستيقظ، وعندما شخص ما يقول لي ما قمت به انه فقط انني لا أشعر بأنه أنا أو مثل شيء قد أفعله
    Kötü bir şeymiş gibi söyledin. Open Subtitles ماذا؟ ، تجعل الأمر يبدو كما لو أنّه أمر سيئ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more