"bir arkadaşım vardı" - Translation from Turkish to Arabic

    • كان لدي صديق
        
    • كانت لدي صديقة
        
    • كان لديّ صديق وقد
        
    • كان لي صديق
        
    • كان عندي صديق
        
    • كان لدى صديق
        
    • كان لدى صديقة
        
    • كان لدي صديقة
        
    • كان لى صديق
        
    • لدى صديق فى
        
    • عندي صديقة
        
    • كَانَ عِنْدي صديق
        
    Eskiden bir arkadaşım vardı. Salonuna yolda ölen hayvanları asardı. Open Subtitles كان لدي صديق يقوم يتعليق ما يصطاده في غرفة المعيشة
    Ben küçükken böyle bir arkadaşım vardı, beni çılgına çevirirdi. Open Subtitles عندما كنت صغيرة كان لدي صديق مثلك كان يدفعني للجنون
    Senin yaşındayken benim de tıpkı Carly gibi benden önce ergenliğe girmiş bir arkadaşım vardı. Open Subtitles عندما كنت في عمرك , كانت لدي صديقة تماما مثل كارلي التي .. أتعلمي ..
    Ben çocukken annesinin babasını hiç sevmediğini öğrenen bir arkadaşım vardı. Open Subtitles أثناء نشأتي، كان لديّ صديق وقد علِم أن والدته لم تُحب والده ابدًا
    bir arkadaşım vardı. Bir abi gibiydi. Open Subtitles لقد كان لي صديق في فيتنام كان كالأخ الأكبر لي
    Çöl Fırtınası'nda bir arkadaşım vardı. Open Subtitles لم تفهم كان لدي صديق كان في عاصفة الصحراء.. كان في مشاة البحرية أيضاً
    Bazen bu ismi kullanan bir arkadaşım vardı. Open Subtitles كان لدي صديق يدعو نفسه بهذا الاسم أحياناً
    Çok doğru. Nişanlısını çok seven astronot bir arkadaşım vardı. Open Subtitles ذلك صحيح ، كان لدي صديق يعمل كرائد فضاء وهو يحب خطيبته بجنون
    Benim de böyle bir arkadaşım vardı ama keçileri kaçırıp, köpeğimin kıllarıyla fıstık ezmesi saklamaca oynamaya başladı. Open Subtitles عندما كنت صغير كان لدي صديق مثل ذالك إيضاً ما عدا أن عضني وبدأ اللعب "أخف زبدة الفستق" بكلبي
    Benim de böyle bir arkadaşım vardı ama keçileri kaçırıp, köpeğimin kıllarıyla fıstık ezmesi saklamaca oynamaya başladı. Open Subtitles عندما كنت صغيرة كان لدي صديق مثلك كان يدفعني للجنون عندما كنت صغير كان لدي صديق مثل ذالك إيضاً ما عدا أن عضني وبدأ اللعب
    Ama ben küçükken, - Hayali bir arkadaşım vardı. Open Subtitles حين كنت طفلةً, كان لدي صديق وهمي
    bir arkadaşım vardı, kızı onu 70. doğum gününde Florida gezisine çıkarmıştı. Bana dedi ki... Open Subtitles كانت لدي صديقة ذهبت إلى عند ابنتها إلى "فلوريدا" من أجل عيد ميلادها السبعين
    Bol vakti olan bir arkadaşım vardı. Open Subtitles كانت لدي صديقة سخية بوقتها
    Ben çocukken annesinin babasını hiç sevmediğini öğrenen bir arkadaşım vardı. Open Subtitles أثناء نشأتي، كان لديّ صديق وقد علِم أن والدته لم تُحب والده ابدًا
    Ben çocukken annesinin babasını hiç sevmediğini öğrenen bir arkadaşım vardı. Open Subtitles أثناء نشأتي، كان لديّ صديق وقد علِم أن والدته لم تُحب والده ابدًا
    - Bunu şehir meclisinden geçirecek bir arkadaşım vardı. Open Subtitles كان لي صديق في مجلس المدينة دفع من خلال.
    Benim kumar oynamayı seven bir arkadaşım vardı. Open Subtitles جيد لك كان عندي صديق مرة , وكان يحب المقامرة
    Yıllar önce bir arkadaşım vardı, hem de sıkı bir arkadaş. Open Subtitles منذ سنوات عديدة مضت كان لدى صديق , صديق عزيز
    Çok erken yaşta evlenen bir arkadaşım vardı. Open Subtitles كان لدى صديقة تزوجت وهى صغيرة جداً
    Biliyor musun ikinci sınıfta, Tasha isminde bir arkadaşım vardı. Open Subtitles " أتعلمين في الصف الثاني كان لدي صديقة تسمى " تاشا
    Biliyor musun, bir aralar bu adreste oturan bir arkadaşım vardı. Open Subtitles . كان لى صديق يقيم فى ذلك العنوان
    Rommel'in personelinden bir arkadaşım vardı. Open Subtitles انا لدى صديق فى رئاسه اركان روميل ربما يمكنه المساعده
    Çünkü sadece bir arkadaşım vardı. Open Subtitles لانه كان دائما عندي صديقة هو انتي
    Rus bir arkadaşım vardı. O söylemişti. Open Subtitles كَانَ عِنْدي صديق روسي ، اسمه نيقولاي.أخبرَني بذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more