"bir atış" - Translation from Turkish to Arabic

• طلقة واحدة
• اطلاق نار
• طلقه
• رصاصة واحدة
• هناك طلقة
• يصدها
• كانت طلقة
• لطلقة واحدة
• لها من إلتقاطة
• على طلقة
• إنعطفت بشدة
• القرص حر
• رمية واحدة

Bir atış köprücükkemiğinin oraya, ve diğeri koşarak uzaklaştığı sırada direk arkadan.
طلقة واحدة عبر الترقوة وطلقتين على ظهره مباشرة حينما كان يركض هارباً

Sahadayken keskin nişancılar tek Bir atış yapabilmek için saatlerce, hatta günlerce beklerler.
في الميدان قد يمضي القناصون ساعات بعض الأحيان أياماً فقط ليطلقوا طلقة واحدة

Pruvasına Bir atış yapın. 1-8-0 sağa gel.
أطلق، طلقة واحدة فوق مقدمته تحرك مباشرة عند 1

Rastgele Bir atış mıydı yoksa birisi onları nişan mı almıştı?
لكن هل كان اطلاق نار عشوائي أم كان شخص ما يقصدهما؟

O mesafeden yapılan Bir atış için ne gerekir biliyor musunuz?
اتريد ان تعرف ما قد ينجح طلقه بهذا المدي ؟

Yeni bir suikastçı düşünün, tek Bir atış yapmadan ve hatta aynı ülkede bile olmadan suç işleyebilecek bir suikastçı.
تخيل نوع جديد من السفاحين نوع بإمكانه ارتكاب جريمة بدون إطلاق رصاصة واحدة ولا يلزمه حتى التواجد بنفس البلد.

Sihirli merminin... yedi yarayı da açamayacağı sonucuna vardınız mı... dördüncü Bir atış ve ikinci bir tetikçi olduğunu kabul etmek zorundasınız.
أريدكم أن تستنتجوا أن الرصاصة السحرية لا يمكن أن تحدث كل الجروح السبعة وأن تستنتجوا أن هناك طلقة رابعة ورامي ثاني

Bir atış! Patterson yine geceleri güvenli yaptı.
طلقة واحدة يا باترسون اعادت الامان الى الليل

Bir atış... ve replay butonu her atışı aynı yere gönderiyor.
طلقة واحدة وإعادة كلّ طلقة تالية مرسلة إلى نفس الموقع

Ve unutmayın, tek Bir atış yapma şansınız olacak.
وتذكر انك لا تملك تقريباً الا طلقة واحدة

En düşük ayarda tek Bir atış yaptığında kendi adlarını bile hatırlayamazlar.
طلقة واحدة من هذا على الضبط الأدنى فلن يتذكّروا حتى أسماءهم

Bu çok tehlikeli. Bir atış, ve savaşta oluruz.
هذا موقف حرج، طلقة واحدة وسنكون في حالة حرب

Dan Petrol'de Bir atış oldu. Bir ölü var.
كان هناك اطلاق نار في "دان" النفط لقي أحدهم مصرعه

Ah, bak, dinle çocuklar... 26'da ve King'de Bir atış var.
اسمعوا يا جماعة حدث اطلاق نار في زقاق 26 و (كينغ)

Temiz Bir atış bu, dostum. Adam iyileşecek. Bunu plânlamıştı.
إنها طلقه دقيقة يا صاح، سوف يكون بخير لقد خططت لذلك

Eğer savunmanı indirirsen, temiz Bir atış yapar ve bizi vurur.
إذا كنت خفض الحرس الخاص بك, وقال انه سوف يكون رصاصة واحدة نظيفة وانه سوف أعتبر.

Şurada temiz Bir atış yapabilmek için bir yer var. Metal gövde iyi bir paravan olur.
هناك طلقة واضحة من تلك سقيفة مرفق معدنية.

Milli takım kalesine Bir atış, Craig tarafından engelleniyor.
أمام الشبكة الأمريكية ضربة يصدها (كريغ)

Çünkü o tüfekle o mesafeden kolayca öldürücü Bir atış yapılabilirdi.
لأنه بتلك البندقية من ذاك المدى فقد كانت طلقة قتلٍ سهلة

Yangın söndürme köpüğü bitmek üzere, ama borularda son Bir atış yapacak kadar kalmış olması lazım.
رغوة قمع النار إنتهت تقريباً ولكن يجب أن يتبقي ما يكفي في الأنابيب لطلقة واحدة

Ne iyi Bir atış!
يا لها من إلتقاطة جيدة!

10 metre. Biliyorum. Oldukça zorlu Bir atış.
أربعة وثلاثون اعرف تلك مسافة طويلة على طلقة

Açılı Bir atış kalmıştı, ben de kancamı kullandım.
إنعطفت بشدة إلى اليسار، لذا فقد لعبت بالمضرب

Köşede boş Bir atış, Krutof peşine düşüyor. Schneider tam onun arkasında mücadele ediyor.
القرص حر في الركن يتنازعه (كروتوف) و(شنايدر)

Yapma, alt tarafı iki basamak düştün. Bir atış yapar beş basamak yükselirsin.
لم تخسر سوى نقطتين بعد رمية واحدة ستصعد 5 نقاط