"bir başkasını" - Translation from Turkish to Arabic

• شخصا آخر
• على شخص آخر
• أحداً غيرك
• شخصاً آخر
• احدا اخر
• اي شخص أخر إلى تلك
• شخصا اخر

Sırrı birine söylemeye çalışırsanız bir başkasını incitme riskiyle karşılaşırsınız.
تحاول تمريرها وتخشى أن تؤذي شخصا آخر بها

- Onu sevmediğimi söylesem bile bir başkasını sevdiğimi söylesem bile...
حتى لو أنا قلت أنني لا أحبه ماذا إذا قلت أنني أحب شخصا آخر

-Hayır, bir başkasını.
ـ لا يا رجل , شخصا آخر ـ هل تمزح ؟

Hayır, bence, oyun oynamak için bir başkasını bulmalısınız.
كلا، أنت بحاجة إلى العثور على شخص آخر لتلعب معه الألعاب

Başkasını sevmeyeceğim. - bir başkasını asla.
*ولن أحب أحداً غيرك* - *ولن أحب أحداً غيرك* -

Bu yüzden bir başkasını tutuklayacağız acınası ve değersiz birisini... ..böylece o destansı hikâyesi de yerle bir olacak.
لذا سنعتقل شخصاً آخر بتهمة جرائم القتل، شخص مثير للشفقة وغير جدير، وبالتالي فإنّها ستدمّر أساطيره بضربة واحدة مُميتة.

Belki de işlerime bakması için bir başkasını yetkili kılmalıydım.
ربما كان علي ترك احدا اخر ليقوم بالمسؤليات

Bence durumu tam olarak öğrenmeden bölgeye bir başkasını göndermek doğru olmaz efendim.
لا أعتقد انه من الحكيم أرسال اي شخص أخر إلى تلك المنطقة حتى تكون لدينا فكرة أفضل عن الوضع، سيدي

Yani demek istediğim; seni birinin bir başkasını, onsuz yapamayacağı şekilde sevdiği gibi seviyorum.
اعني احبك كما يحب شخص شخصا اخر وهو ببساطة يضيع بدونه

James, teselli olur mu bilmem ama, bir başkasını göndermelerini istemiştim.
اسمع (جايمس) ، إذا كان هذا أي نوع من العزاء ، فأنا سوف اطلب منهم بأن يرسلوا شخصا آخر

Seni değil bir başkasını görmeye geldim.
ليس أنت جئت لأرى شخصا آخر

Evet. bir başkasını yaratıyor.
إنه ينشأ شخصا آخر.

bir başkasını sevdiğimi söylesem bile...
ماذا لو قلت أنني أحب شخصا آخر

Sana ihtiyaçları yok. Her an bir başkasını bulabilirler.
إنهم لايحتاجونك، بإمكانهم الحصول على شخص آخر متى ما أرادوا

bir başkasını asla.
*ولن أحب أحداً غيرك*

Bak, seninle ayrıIdığımı söylemek için aradım çünkü bir başkasını buldum.
انظري, أنا أتصل لأخبرك بأني قابلت شخصاً آخر لذا أنا سأهجرك

En azından bir başkasını bulmayı denedin mi hiç?
هل حاولت انت تقابل احدا اخر ؟

Sandeep, başbakanla birlikte Japonya'ya bir başkasını göndermek zorundasın.
سانديب، عليك ان ترسل شخصا اخر لمرافقة رئيس الوزراء الى اليابان