"bir başkasının" - Translation from Turkish to Arabic

    • شخص آخر
        
    • لشخص آخر
        
    • شخص آخرِ
        
    • لشخص اخر
        
    • شخصا اخر
        
    12 yıl boyunca ödünç bir zaman ve bir başkasının hatıralarıyla yaşadın. Open Subtitles أنت عشت فى زمن مستعار و ذكريات شخص آخر قرابة 12 عاما
    Bu yüzden bir başkasının benim yerime geldiğini duyunca kendimi kötü hissettim. Open Subtitles لذا عندما اسمع ان شخص آخر ..كَانَ يَرْقصُفيمكانِي. ابدوا في حالة سيئة.
    Yani, seyahate çıkmak yerine, bir başkasının seyahat fotoğraflarına bakmak gibi. TED هي مثلًا، بدلًا من أن تسافر، تنظر إلى صور السفر لشخص آخر.
    Cesedi ertesi gün bir başkasının bulmasını planlar. Open Subtitles وهو يخطط ان يترك أمر اكتشاف الجثة لشخص آخر غيره فى الصباح
    Tanrım, bir başkasının tuvaletini nasıl temizlersin anlamıyorum. Open Subtitles يا الاهى، أنا لا أَفْهمُ كَيف يمكنك تنظّيفْ مرحاضَ شخص آخرِ.
    Biri benim fotoğrafımdı, diğeri de bir başkasının... bir erkek, gibi. Open Subtitles وحده كانت لي ولاخره كانت لشخص اخر صبي. من نوع ما
    Ama bu istek, bu hırs yüzünden bir başkasının hayatını mahvedemem. Open Subtitles بسبب ذلك الطمع لا يمكننى افساد حياه شخصا اخر بسبب ذلك
    Çünkü bir başkasının hayatını çaldığında bunun bir bedeli vardır. Open Subtitles لأنّكِ عندما تسرقين حياة شخص آخر دائماً ما يوجد ثمن
    Gücü, bir başkasının yalana inanmaya razı olması ile ortaya çıkar. TED وتتنامى قوتها عندما يتفق شخص آخر لتصديق الكذبة.
    Bebek doğduğunda annesinin sesini tanıyor ve bir başkasının sesi yerine kendi annesinin sesini duymayı tercih ediyor. TED فبمجرد ولادة الطفل، فإنه يتعرّف على صوتها ويفضل الاستماع إلى صوتها أكثر من أي شخص آخر.
    Hata kavramı şöyle işliyor: Bir jazz müzisyeninin bakış açısından, bir başkasının hatası hakkında konuşmak daha kolay. TED وبالتالي فكرة الخطأ: من وجهة نظر موسيقي جاز، من الأسهل أن تتحدث عن خطأ شخص آخر.
    Eğer bir başkasının gerçekliği ile mücadele etseydim benim için nasıl bir anlam ifade edeceğini bilemezdim. TED لم أعرف كيف سيبدو الأمر إن تحديت حقيقة شخص آخر.
    Bu bölge bir başkasının ne düşündüğü hakkında düşünürken aktıve oluyor. TED وهي تستجيب عندما تفكّر حول ما يفكّر فيه شخص آخر.
    Buradaki stajyerlerin tanımlayamadığı bir başkasının kalça kemiğinin, kırılmış bir parçasıymış. Open Subtitles إنّه جزء مُحطّم من عظم الفخذ لشخص آخر الذي لم يُحدّده المتدرّبين هنا
    bir başkasının sözlerinin tavan arandan, sen kafatası diyebilirsin sızmasına izin verdin ve bu da katili yakalamana yardımcı oldu. Open Subtitles استمعت لشخص آخر أصغيت لثرثرتها تلك الغرفة العلوية والتي هي الجمجمة وقد ساعدك ذلك للإمساك بالقاتل
    Herkes bir başkasının delisidir, bilirsin ya? Open Subtitles كل فرد هو مجنون بالنسبه لشخص آخر , انت تدرى؟
    O çocuğun giysileri üzerinde bir başkasının spermini buldular. Open Subtitles لقد وجدوا سائلا منويّاً لشخص آخر على ثياب ذلك الفتى
    Hadi ama Lisa, bir başkasının doğum günü yemeği için tek başına bekleyip duruyorsun. Open Subtitles هيا يا ليسا! لقد تركتِ لوحدكِ في عشاء ليوم ميلاد، تحاولين إقامته لشخص آخر.
    Bayanlar bir kenarda oturabilir ve bir başkasının geleceğinizi belirlemesine izin verirsiniz ya da sesinizi duyurabilir ve hayatınızın kontrolünü elinize alırsınız. Open Subtitles [يتنهد] هنا نذهب. الآن، يمكنك السيدات الجلوس على هامش والسماح لشخص آخر تملي العقود الآجلة الخاصة بك، أو يمكنك التحدث
    Her şeyi bir başkasının bedeninin yaşamasını nasıl karşılarım bilmiyordum ama bu kızı gerçekten sevdim. Open Subtitles أنا لَمْ أَعْرفْ كَمْ أنا أَشْعرُ حول جسمِ شخص آخرِ... ... مُروربكُلّشيءِ لَكنِّي أَحْبُّ هذه البنتِ حقاً.
    Ya Charlotte ve deneyi, aslında bir başkasının daha büyük bir deneyinin bir parçası ise? Open Subtitles ماذا اذا كانت شارلوت وتجربتها مجرد جزء من تجربه اكبر لشخص اخر ؟
    Bazen kafama böyle şarkı takılır ve kısa sürede bir başkasının da mırıldandığını duyarım. Open Subtitles أن يتردد لحن فى رأسك ثم قريبا أجد شخصا اخر يردده

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more