Bu durum sanatsal bir bakış açısından bakılınca ilginç. | TED | ويعتبر هذا مثيرا للاهتمام من وجهة نظر فنية. |
Ama şu anda bütün öyküler bir huniden geçirilip, tek bir bakış açısından bize sunuluyor. | TED | وفي الوقت الحالي، كل شيء يصل إلينا من وجهة نظر واحدة، |
Başka bir bakış açısından anlatıldığında bir hikâye tamamen değişebilir. | TED | إذا رُويت القصة من وجهة نظر مختلفة، فيمكن أن تختلف بشكلٍ تام. |
Tamamen ekonomik bir bakış açısından bakarsak eğer anlık teşvikleri kullanmazsak öğrenci çıktılarına az yatırım yapıyoruz. | TED | لذلك، من وجهة نظر اقتصادية بحتة: إذا لم نستخدم محفزات عاجلة، فنحن نحد من استثمارنا في ناتج الطلاب. |
oldukça basit tıbbi bir bakış açısından. | Open Subtitles | بمنتهى العدل والاستقامة من وجهة نظر طبية. |
Bugün size anlatmaya çalıştığım şey, bir kum tanesi kadar sıradan şeyler bile, daha yakından ve daha farklı ve yeni bir bakış açısından bakarsanız gerçekten de sıra dışı olabilir. | TED | ما كنت أحاول أن أقول لكم اليوم هو أنه حتى الأشياء العادية كحبة رمل يمكن أن تكون استثنائية حقاً إذا كنت تبحث عن كثب وإذا نظرتم من وجهة نظر مختلفة و جديدة. |
Sadece herşeye yeni bir bakış açısından bakıyoruz | Open Subtitles | الا اننا نرى الأمور من وجهة نظر مختلفة |
Bilimsel bir bakış açısından tabii. | Open Subtitles | من وجهة نظر علمية. |