"bir beyaz adam" - Translation from Turkish to Arabic

• رجل أبيض
• رجل ابيض

Elbisesinde işaretler olan bir beyaz adam cesedi bulmuşlar.
يقول إنهم عثروا على جثت رجل أبيض لديه شعار على جيبه

Bin dolarlık takım giymiş aptal bir beyaz adam kahraman mı olmak istiyor? Kahraman mı olmak istiyorsun ha?
رجل أبيض مغفل يرتدي بدلة ثمنها 2000 دولار يتذلل ليصبح بطلا ً في نشرة أخبار الحادية عشر

Altı tanesi bir araya gelene kadar yaltaklanırlar... ama sonra hiç bir beyaz adam güvende olmaz.
سيقتسمون الأمر بينهم حتى يغدو كل رجل أبيض مهدداً

Silahlı bir beyaz adam. Aynı bok 425 yıl önce halkıma aynen yapılmıştı.
رجل ابيض بيدية بندقية , نفس الهراء الذى يحدث لقومى منذ 425 سنة

Orada bir beyaz adam görüp görmediklerini sor.
اسألهم اذا كانوا قد شاهدوا رجل ابيض هناك

Dünya ırkçı saçmalıklarla dolu. Bir siyah ve bir beyaz adam burada... Şey, biz bu tüm saçmalıkları aştık.
في هذا العالم الذي يطفح بالعنصرية, ها هي الأخوة في أسمى معانيها تتجلى بين رجل أبيض و أسود

Beyaz şişko çirkin bir beyaz adam Greektown'ın dışında çalışıyordu.
سمين , رجل أبيض قبيح خرج من الحي اليوناني

Herhangi bir yerde gördüğün, herhangi bir beyaz adam benim babam olabilir.
أيّ رجل أبيض أراه بأيّ مكان يُمكن أن يكون أبـي.

Tek bir beyaz adam yaşamıyordu.
لم يترك آي رجل أبيض على قيد الحياة

Benim görebildiğim tek bir beyaz adam var burada.
هناك رجل أبيض واحد يمكنني رؤيته

Tüfekli bir beyaz adam var... sana nişan almış.
أنه رجل أبيض معه بندقية يصوبها نحوك

Şimdi, Shakespeare ölmüş bir beyaz adam
الآن، أَعْرفُ "شكسبير" رجل أبيض

Üç Çinli ve bir beyaz adam.
ثلاثة صينيين و رجل أبيض

Sıradan bir beyaz adam.
بصفة عامة هو رجل أبيض

Bir siyah adam. bir beyaz adam.
واحد رجل أسود واحد رجل أبيض

Yerde bir beyaz adam var.
رجل أبيض سقط!

Sapsarı dişleri olan, şişko bir beyaz adam hayal etmiştim.
كنت دائما اتخيل رجل ابيض سمين لديه اسنان سيئة

Seni olmuştur biliyorum Bir süre ücretsiz, ama inanamıyorum herhangi bir beyaz adam bakım gidiyor kelimeleri o aşağı koyuyor Bu kağıt üzerinde.
, أعرف بانك ِ كنت ِ حرة لفترة لكن لايمكنني التصديق بأن أي رجل ابيض سيهتم بالكلمات

Kendini Çinli sanan bir beyaz adam gidip de Moğolları uzak tutmak için duvar inşa ediyor.
رجل ابيض يظن نفسه صيني بني جدار ليبقي المنغوليين بعيدا

Bu beyaz adamla sorunu olan, yine bir beyaz adam. Onunla siz anlaşın.
انه رجل ابيض بمشاكل بيضاء تعامل معه